Ana Sayfa İç Gündem Ülke Gündemi Dünya Gündemi Kütüphane Etkinlik Kültür -Sanat- Bilim Haber - Analiz Caferider
İslam'da Mezhep
Namık Kemal Zeybek

 Mezheplerin doğması ve gelişmesinde ikinci etken Allah Elçisinin sözlerine ve işlerine bakışla ilgilidir. Yani “hadis”lerle… Hangi hadis gerçektir, hangisi uydurmadır ve gerçek hadislerden hangi anlamları çıkarmak gerekir sorularına verilen ayrı karşılıklarla, mezhepler gelişmiştir. İcma (ümmetin görüş birliği) veya Rey (kıyas) dinin kaynağı olabilir veya olamaz görüşü de yine mezhep ayrılıklarının etkenlerinden olmuştur. Bu konularda bilgiye dayalı olarak bildirenlere “müctehid” yapılan işe de “ictihad” denilmiştir. “İctihad” makbul görülmüştür. Yeter ki bilgiye dayalı olsun. İctihadında yanılanın bir, yanılmayanın iki derece sevap kazanacağı anlayışı mezhepler arasında hoşgörünün, müsamahanın da temeli olmuştur.

Mezheplerden inanç konularıyla ilgili olanlara itikadi mezhep, biçimle ilgili olanlara da fıkhi mezhepler denilmiştir.
Başlangıçta ilk ayrım Allah’ın Elçisinden sonra din ile ilgili bilgi ve yorumların kaynağı konusunda olmuştur. Ayetlere ve Hadislere dayanarak “Ali ve Ehlibeyt” diyenlerden Alevilik ve Şiilik; “Sahabe” diyenlerden Sünnilik başlamıştır, denilebilir.
 
Bu anlamda bugün, Caferilik ve Zeydilik şii mezhepler; Hanefilik, Şafilik, Malikilik, Hanbelilik ise Sünni mezhepler olarak değerlendirilir.
 
Zeydiliğin kurucusu sayılan Peygamber torunu Zeyd’in, Hanefiliğin adına kurulduğu kişi olan Ebu Hanife ile çok yakın dost olduğu; Caferiliğin kurucusu Caferi Sadık’ın hem Ebu Hanife hem imam Malike öğretmenlik yaptığı hatırlanırsa mezhepler arasındaki ayırımların çok da önemli olmadığı ortaya çıkar.
 
Birçoklarının sandığı gibi Şii, Alevi, Sünni ayrılığının Ali ve Muaviye çatışması ve Sıffın Savaşı ile ilgili olmadığını da hatırlatalım. O çatışma da Ali, saf ve gerçek İslam’ı temsil ediyordu. Muaviye ise siyaset ve saltanat mücadelesi veriyordu. Emevilerin Sünni olmadığını da belirtelim. Emevilerin ve sonra da Abbasilerin en önemli Sünni mezhep sayılan Hanefiliğin kurucusu Ebu Hanife’ye işkence ettiklerini hapislerde kırbaçlattırdıklarını; çünkü Ebu Hanife’nin de onlara “gasıp, baği ve zalim” dediğini de kaynaklarıyla okumak isteyenler “Diyanet İşlerince yayınlanan “Ebu Hanife” adlı kitaptan öğrenebilirler. Yazarı, Ezher hocalarından Prof. Dr. Muhammed Ebu Zehra’dır.
 
Malikiliğin kurucusu Malik de, Şafiliğin kurucusu Şafi de, Hanbeliliğin kurucusu Ahmet b.Hanbel de Abbasi Hükümdarları tarafından işkencelere uğratılmışlardır.
 
Abbasilerin Hanefiliği ise Ebu Hanife’nin öğrencisi Yusuf’un kadılığı kabul etmesi ve; öğretmenin görüşleriyle kendi yorumlarına dayalı bir mezhep kurması ve Abbasi hükümdarlarıyla bağdaşmasından sonra olmuştur.
 
Elbette ki hiçbir mezhep oluştuğu gündeki gibi kalmamış, yeni yorum ve uygulamalarla günümüze taşınmışlardır.
 
Günümüzde İslam Birliği temelinde “Mezheplerin Yakınlaştırılması” çalışmaları vardır. Çok doğru ve yararlı bir çalışmadır.
 
Müminler kardeştir, mezhepleri ne olursa olsun…
 
Dinleri ve inançları ne olursa olsun bütün insanların da birbirlerinin uzvu olduğunu ifade eden Müslümanların mezhep ayrımlarını çekişme, kavga, çatışma sebebi yapmaları ise; özünde inanç zayıflığı, bilgisizlik, mezhebi dinin üstüne çıkaran sapkınlıkla ilgili olduğunu hatırlatmalıyız.
 
Bu konuda sorulan bir soruya karşılık vererek bu yazıyı bağlayalım.
 
Soru şu: “Müslümanlık yetmiyor mu? Mezheplere ne gerek var?"
 
Cevap da şöyle: Müslümanlık elbette yeter ama uygulamayı nasıl yapmamız gerektiği hakkında bilginlere başvurmamız ve birisinin dediğine uymamız gerekir. Ama kendini içtihad yapacak derecede bilgiye erişen bir insanın başkasını taklidi de elbette gerekmez…
 
Mezhep gerekli ama mezhepçilik zararlı…
 
Peki mezhep ne demek? “Gidilen yol” demek ama bu sözlük anlamı… Kullanım anlamı ise bu yazıda özetlediğimiz.
Paylaşım :
Mail Yazdır Yorum Yaz 0 Yorum
12-10-2012 18:20 - 2430 Okunma
Namık Kemal Zeybek yazarın diğer yazıları [ Tümü ]
Osmanlı'da Alevi Katliamı 16-04-2014 tarihinde eklendi
İslam'ın Tek Mabedi Cami mi? 07-10-2013 tarihinde eklendi
Paket Maket 02-10-2013 tarihinde eklendi
Cami Cemevi 17-09-2013 tarihinde eklendi
Bugünün Türkiye'sinde Temel Çelişki 05-09-2013 tarihinde eklendi
Din İşleri Yüksek Kurumu kurulmalıdır 07-08-2013 tarihinde eklendi
Tarihimizle Yüzleşmek 18-07-2013 tarihinde eklendi
Yol geçen hanı 17-06-2013 tarihinde eklendi
Yavuz bir çelişki 08-06-2013 tarihinde eklendi
Reyhanlı 21-05-2013 tarihinde eklendi
Caferider Web TV
Video Galeri
Foto Galeri
Yazarlar Tümü
Şirali Bayat
ŞİA-CAFERİ AZERİ MİLLETİNİN YÜCELİŞ SERÜVENİ
Av. Sinan Kılıç
Selahattin Özgündüz’e neden saldırıyorlar?
İbrahim ŞEREN
ALLAH PEYGAMBERİNİ MUHATAP ALARAK YÜCE KURAN’DA ŞÖYLE BUYURUYOR
Mehdi AKSU
İRAN’DA SÜNNİLER!
Hamit Turan
ŞÎR-İ FIZZA
Çayan Uludağ
Mekteb-i Kerbela
Abdullah Turan
İmam Mehdi'nin Dünyaya Geldiğini İtiraf Eden Ehl-i Sünnet Âlimleri
Kasım Alcan
Hiç olmazsa dünyanızda özgür kişiler olun
Namık Kemal Zeybek
Osmanlı'da Alevi Katliamı
Orhan Kiverlioğlu
Biz büyük devlet iken
Seyyid Ahmedi Safi
Tüm Müslümanları ilgilendiren önemli sorun
Hüseyin Çaça
Kerbela Hadisesi-1-
Musa Ayaztekin
Muta Nikahı Nedir, Ne Değildir?
20-04-2024 | Ana Sayfa | Ana Sayfam Yap | Sitenize Ekleyin | Künye | Foto Galeri | Video Galeri | Yazarlar | İletişim | RSS
CaferiDer ® 2012  
Sitede bulunun içerikler ve analizler kaynak gösterilerek alıntılanabilir Tasarım & Yazılım : Network Yazılım