حضرت رسول الله (صلی الله و علیه و آله و سلم): أحسن الناس إیماناً أحسنهم خلقاً و ألطفهم باَهله، و اَنا اَلطفکم باَهلى
Hz. Resulullah (Allah'ın selamı O'na ve Ehl-i Beyt'ine olsun) şöyle buyurmuştur: Halkın iman acısından en hayırlısı, ailesine karşı en güzel ahlaklı olanıdır.
(Uyun'u Ahbar'i-r Rıza, c: 2,s: 38 )
|
حضرت رسول الله صلی الله و علیه وآله: لَئِن یَهدِی اللهُ بِکَ رَجُلاً واحِداً خَیرٌ لَکَ مِنَ الدُّنیا وَ ما فِیها
Hz. Resulullah (Allah'ın selamı O'na ve Ehl-i Beyt'ine olsun) şöyle buyurmuştur: Eğer yüce Allah senin vasıtanla bir insanı hidayete erdirirse, bu dünyadan ve dünyanın içindekilerden daha hayırlıdır.
(Bihar'ul Envar, c: 2,s: 2)
|
حضرت رسول الله (صلی الله و علیه و آله و سلم): اِذا رَاَیتُم الرَّجُل لایُبالی ما قال و لا ما قِیلَ لَهُ فَهُوَ شِرکُ الشَّیطان
Hz. Resulullah (Allah'ın selamı O'na ve Ehl-i Beyt'ine olsun) şöyle buyurmuştur: Ne söylediğine ve hakkında ne söylendiğine bakmayan kimse şeytanın şerikidir.
(Cihad'un Nefs, h: 687.)
|
حضرت رسول الله (صلی الله و علیه و آله و سلم): اَلعِبادَهُ سَبعونَ جُزء، اَفضَلُها جُزءً طَلَبُ الحَلالِ
Hz. Resulullah (Allah'ın selamı O'na ve Ehl-i Beyt'ine olsun) şöyle buyurmuştur: İbadet yetmiş kısımdır; en büyük ve en faziletli kısmı helal kazanç sağlamaktır.
(Sevab'ul Amal ve İgab'ul Amal)
|
حضرت رسول الله (صلی الله و علیه و آله و سلم): إیاک وَ اللَّجاجَةَ فَإنَّ أوَّلَها جَهلٌ وَ آخِرَها نَدامَةٌ.
Hz. Resulullah (Allah'ın selamı O'na ve Ehl-i Beyt'ine olsun) şöyle buyurmuştur: İnat etmekten sakın. Çünkü inatçılığın evveli cahillik, sonu ise pişmanlıktır.
(Tuheful Ukul, s: 14)
|
حضرت رسول الله صلی الله و علیه وآله: إنَّهُ لا یُدرکُ ما عِندَ الله إلّا بطاعَتِهِ
Hz. Resulullah (Allah'ın selamı O'na ve Ehl-i Beyt'ine olsun) şöyle buyurmuştur: Hiç şüphesiz Allah katında bulunan nimetlere; ona itaat etmeden, emir ve yasaklarını uygulamadan asla ulaşılamaz.
(Cihad Ba Nefs, h: 153 )
|
حضرت رسول الله (صلی الله و علیه و آله و سلم): إنَّ الدینارَ و الدِّرهَمَ أهلَکَا مَن کان قَبلَکُم و هُما مُهلِکاکُم
Hz. Resulullah (Allah'ın selamı O'na ve Ehl-i Beyt'ine olsun) şöyle buyurmuştur: Şüphesiz dinar ve dirhem sizden öncekilerin helaket sebebi olmuştur ve işte bu ikisi sizi de helak eder.
(Cihad ba Nefs, h: 643)
|
|
حضرت رسول الله (صلی الله و علیه و آله و سلم): مَثَلُ أهلِ بَیتی کَمَثَلِ سَفینَهِ نوحٍ مَن رَکِبَها فَقَد نَجی وَ مَن تَخَلَّفَ عَنها فَقَد هَلَکَ
Hz. Resulullah (Allah'ın selamı O'na ve Ehl-i Beyt'ine olsun) şöyle buyurmuştur: Benim Ehl-i Beyt'im Nuh'un gemisine benzer, ona binen kurtulur, ayrılan ise helak olur.
(Uyunu Ahbar-ı Rıza, c: 1,s: 211)
|
حضرت رسول الله (صلی الله و علیه و آله و سلم): شرُّ النّاس یَومَ القِیامَةِ الذَّینَ یُکرمُونَ اتِّقَاءَ شَرِّهِم
Hz. Resulullah (Allah'ın selamı O'na ve Ehl-i Beyt'ine olsun) şöyle buyurmuştur: Kıyamet gününde halkın en kötüsü, (bu dünyada) insanların ondan gelecek kötülükten korktuğu için saygı gösterdiği kimsedir.
(Cihad ba Nefs, h: 673)
|
حضرت رسول الله (صلی الله و علیه وآله و سلم ): مَن أرادَ اللّهُ بِهِ خَیرا رَزَقَهُ اللّهُ خَلیلاً صالحِا
Hz. Resulullah (Allah'ın selamı O'na ve Ehl-i Beyt'ine olsun) şöyle buyurmuştur: Yüce Allah kimin için bir hayır isteyecek olursa, ona iyi bir arkadaş nasip eder.
(Nehc'ül Fesahe, h: 3064)
|
حضرت رسول الله (صلی الله و علیه و آله و سلم): إنَّ أَعظَمَ النّاسِ مَنزِلَةً عِندَاللّهِ یومَ القیامَةِ أَمشاهُم فى أَرضِهِ بِالنَّصیحَةِ لِخَلقِهِ
Hz. Resulullah (Allah'ın selamı O'na ve Ehl-i Beyt'ine olsun) şöyle buyurmuştur: Kıyamet gününde Allah katındaki en üstün makama sahip olan kimse; yeryüzünde insanların iyiliği ve doğru yolu bulmaları için çalışan kimsedir.
(el-Kâfi, c: 2,s: 208,s: 5.)
|
قَالَ رَسُولُ اللَّهِ (صلی الله علیه و آله و سلم): طُوبَى لِمَنْ تَرَكَ شَهْوَةً حَاضِرَةً لِمَوْعِدٍ لَمْ يَرَهُ
Hz. Resulullah (Allah'ın selamı O'na ve Ehl-i Beyt'ine olsun) şöyle buyurmuştur: Ne mutlu peşin lezzetleri, vaat edilen ve daha görmediği azaplar dolayısıyla terk eden kimseye.
(Vesail'uş Şia, c: 15, s: 310)
|
|
قَالَ رَسُولُ اللَّهِ (صلی الله علیه و آله و سلم): التَّائِبُ مِنَ الذَّنْبِ كَمَنْ لَا ذَنْبَ لَهُ
Hz. Resulullah (Allah'ın selamı O'na ve Ehl-i Beyt'ine olsun) şöyle buyurmuştur: İşlemiş olduğu günahlardan tevbe eden, hiç günahı olmayan kimse gibidir.
(Vesail'uş Şia, c: 16, s: 76)
|
قَالَ رَسُولُ اللَّهِ (صلی الله علیه و آله و سلم): تُقْبِلُوا إِلَيَّ بِسِتِّ خِصَالٍ أَتَقَبَّلُ لَكُمْ بِالْجَنَّةِ إِذَا حَدَّثْتُمْ فَلَا تَكْذِبُوا وَ إِذَا وَعَدْتُمْ فَلَا تُخْلِفُوا وَ إِذَا ائْتُمِنْتُمْ فَلَا تَخُونُوا وَ غُضُّوا أَبْصَارَكُمْ وَ احْفَظُوا فُرُوجَكُمْ وَ كُفُّوا أَيْدِيَكُمْ وَ أَلْسِنَتَكُمْ
Hz. Resulullah (Allah'ın selamı O'na ve Ehl-i Beyt'ine olsun) şöyle buyurmuştur: Altı şeyi benim için kabul edin ben de sizin için cenneti kabul edeceğim: Konuştuğunuz zaman yalan söylemeyin, söz verdiğiniz zaman sözünüzde durun, size bir emanet verildiğinde emanete hıyanet etmeyin, gözlerinizi harama yumun, belinize hâkim olun ve elinizi, dilinizi haramdan uzak tutun.
(Bihar'ul Envar, c: 66,s: 371)
|
قَالَ رَسُولُ اللَّهِ (صلی الله علیه و آله و سلم): مَنْ لَمْ يُبَالِ مِنْ أَيْنَ اكْتَسَبَ الْمَالَ لَمْ يُبَالِ اللَّهُ مِنْ أَيْنَ أَدْخَلَهُ النَّارَ
Hz. Resulullah (Allah'ın selamı O'na ve Ehl-i Beyt'ine olsun) şöyle buyurmuştur: Kendisi için nasıl ve nereden mal kazandığı önemli olmayan kimse, Allah için de onun nereden cehenneme gireceği önemli olmaz.
(Bihar'ul Envar, c: 100,s: 13.)
|
قَالَ رَسُولُ اللَّهِ (صلی الله علیه و آله و سلم): أَنَّهُ قَالَ لِقَوْمٍ مِنْ أَصْحَابِهِ مَنْ أَكْيَسُ النَّاسِ قَالَ اللَّهُ وَ رَسُولُهُ أَعْلَمُ فَقَالَ أَكْثَرُهُمْ ذِكْراً لِلْمَوْتِ وَ أَشَدُّهُمُ اسْتِعْدَاداً لَهُ
Allah Resulü'ne (Allah'ın selamı O'na ve Ehl-i Beyt'ine olsun) şöyle soruldu: Müminlerin en uyanığı kimlerdir? Buyurdu: Ölümü çok anıp, ölüm için çok hazırlık yapan kimsedir.
(Bihar'ul Envar, c: 79,s: 168.)
|
سُئِلَ رَسُولُ اللَّهِ (صلی الله علیه و آله و سلم): أَيُّ الصَّدَقَةِ أَفْضَلُ قَالَ عَلَى ذِي الرَّحِمِ الْكَاشِحِ
Allah Resulü'ne ,(Allah'ın selamı O'na ve Ehl-i Beyt'ine olsun) hangi sadakanın daha faziletli olduğu sorulduğunda, şöyle buyurdular: En faziletli sadaka düşmanlığını gizleyen yakın akrabalara verilen sadakadır.
(el-Kâfi, c: 4,s: 10)
|
قَالَ رَسُولُ اللَّهِ (صلی الله علیه و آله و سلم)حَسَنٌ مِنِّي وَ أَنَا مِنْهُ أَحَبَّ اللَّهُ مَنْ أَحَبَّه
Hz. Resulullah (Allah'ın selamı O'na ve Ehl-i Beyt'ine olsun) şöyle buyurmuştur: Hasan bendendir ve ben de Hasan'danım, Allah onun dostlarını sever.
(Bihar'ul Envar, c: 43,s: 306)
|
قَالَ رَسُولُ اللَّهِ (صلی الله علیه و آله و سلم): يَا بَنِي عَبْدِ الْمُطَّلِبِ إِنَّكُمْ لَنْ تَسَعُوا النَّاسَ بِأَمْوَالِكُمْ فَالْقَوْهُمْ بِطَلَاقَةِ الْوَجْهِ وَ حُسْنِ الْبِشْرِ
Hz. Resulullah (Allah'ın selamı O'na ve Ehl-i Beyt'ine olsun) şöyle buyurmuştur: Sizler insanları malınızla hoşnut edemezsiniz, öyleyse onlara karşı güler yüzlü ve güzel ahlaklı olun.
(el-Kâfi, c: 2, s: 103 .)
|
قال رسول الله (صلی الله و علیه و آله و سلم) : عَلِيٌّ مَعَ الْقُرْآنِ وَ الْقُرْآنُ مَعَهُ لَا يَفْتَرِقَانِ حَتَّى يَرِدَا عَلَيَّ الْحَوْضَ
Hz. Resulullah (Allah'ın selamı O'na ve Ehl-i Beyt'ine olsun) şöyle buyurmuştur: Ali Kuran ile , Kuran da Ali iledir, bu ikisi Kevser havuzunun başında bana ulaşıncaya kadar asla birbirinden ayrılmaz.
(Bihar'ul Envar, c: 38,s: 38.)
|
قَالَ رَسُولُ اللَّهِ (صلی الله علیه و آله و سلم): إِنَّا أَهْلَ الْبَيْتِ شَجَرَةُ النُّبُوَّةِ وَ مَوْضِعُ الرِّسَالَةِ وَ مُخْتَلَفُ الْمَلَائِكَةِ وَ بَيْتُ الرَّحْمَةِ وَ مَعْدِنُ الْعِلْمِ
Hz. Resulullah (Allah'ın selamı O'na ve Ehl-i Beyt'ine olsun) şöyle buyurmuştur: Biz Allah'ın tertemiz kıldığı, nübüvvet ağacı, risalet yeri, meleklerin gelip gittiği yer ve ilmin madeni olan Ehl-i Beytiz.
(Bihar'ul Envar, c: 26,s: 246.)
|
قال رَسُولُ اللَّهِ (صلی الله علیه و آله و سلم) لِعَلِيِّ بْنِ أَبِي طَالِبٍ ( علیه السلام ): يَا عَلِيُّ أَنَا وَ أَنْتَ وَ ابْنَاكَ الْحَسَنُ وَ الْحُسَيْنُ وَ تِسْعَةٌ مِنْ وُلْدِ الْحُسَيْنِ أَرْكَانُ الدِّينِ وَ دَعَائِمُ الْإِسْلَامِ مَنْ تَبِعَنَا نَجَا وَ مَنْ تَخَلَّفَ عَنَّا فَإِلَى النَّارِ
Hz. Resulullah (Allah'ın selamı O'na ve Ehl-i Beyt'ine olsun) şöyle buyurmuştur: Ey Ali! Ben, sen, iki oğlun Hasan-Hüseyin ve Hüseyin'in dokuz evladı; dinin erkânı, İslam'ın temelleriyiz. Kim bize tabi olursa elbette kurtulacaktır ve bizden ayrılan cehenneme gidecektir.
(Bihar'ul Envar, c: 36,s: 272.)
|
قَال رَسُولِ اللَّهِ (صلی الله علیه و آله و سلم): نَحْنُ أَهْلُ بَيْتٍ لَا يُقَاسُ بِنَا أَحَدٌ مِنْ عِبَادِ اللَّه
Hz. Resulullah (Allah'ın selamı O'na ve Ehl-i Beyt'ine olsun) şöyle buyurmuştur: Biz öyle bir aileyiz ki hiç kimse bizimle kıyaslanamaz.
(Bihar'ul Envar, c: 65,s: 45.)
|
|