Sovyet askerleri, 1990 yılının 19 Ocak’ı 20 Ocak'a bağlayan gece, Azerbaycan'ın başkenti Bakü’ye girdi ve ardında bir katliam yaptı. 150'ye yakın Azerbaycanlı hayatını kaybetti. Bu tarih, Azerbaycan tarihine "Kara Yanvar" yani "Kara Ocak" olarak girdi, bağımsızlığın simgelerinden biri oldu. Her yıl Türk Dünyasının tarihine kara leke olarak geçen Kan ve Karanfille Yazılan Kahramanlık Destanı: "20 Yanvar" katliamı İstanbul Küçükçekmece’de yaşayan Azeri kökenli vatandaşlar ve Zehra Ana Derneği’ne bağlı Azerbaycan Okulu öğrencileri tarafından bir kez daha yad edildi.

 

20 Yanvar (Ocak) Katliamının 29. yılında Azerbaycan şehitleri Türkiye Caferileri Lideri Selahattin Özgündüz başta olmak üzere Zehra Ana Derneği Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Zehra Kaçan ve Zehra Ana Azerbaycan Okulu Müdürü Serdar Koca, Küçükçekmece Belediye Başkan Yardımcısı Besim Müftüoğlu,  Küçükçekmece Belediyesi Kültür şefi Halil İbrahim Sarp, Halkalı Bağlar Altı Bayazıt Camii İmamı Ömer Kurt, CABİR Âlimlerinden Ş. Hüseyin Çaça, Hidayetullah Kadiri, Zeynebiye Camii Derneği Başkanı Ali Şahintekin ve Azerbaycan İstanbul Konsolos vekili ve birçok sivil toplum kuruluşlarının başkan ve yardımcılarının katılımıyla Zeynebiye'de anıldı.

 

Sunuculuğunu Ümit Dermirtekin'in yaptığı program, Kur'an-ı Kerim tilavetinin ardından saygı duruşu ve Türkiye-Azerbaycan'ın milli marşlarının okunması ile başladı.

 

Sahneye ilk olarak Zehra Ana Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Zehra Kaçan davet edildi. Kaçan şunları söyledi: Bildiğiniz üzere Zehra Ana Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği 2006 yılında faaliyete geçtiğinden bu yana “dil, din, ırk ve mezhep” ayrımı yapmadan tüm mazlumlara umut olmaktadır. 

Zehra Ana Azerbaycan Okulu da bu anlayışla, ülkemizde kayıt dışı yaşamak zorunda kalan Azerbaycanlı ailelerin çocuklarını cehaletten kurtarmak amacı ile faaliyet göstermektedir. Okulumuzda tamamen Azerbaycan müfredatına yönelik eğitimler ve Azerbaycanlı eğitmenler tarafından verilmektedir. Azerbaycan ve Türkiye hükümetinin resmi makamlarına yaptığımız başvurular henüz sonuçlanmasa da bu okula resmiyet kazandırma çalışmalarımız devam etmektedir. Buradan devlet büyüklerimize bir kez daha seslenerek gelin birlikte evlatlarımıza sahip çıkalım. Pırıl pırıl aydın bir geleceğin elimizden kayıp gitmesine izin vermeyelim.

Burada toplanmamıza vesile olan 20 Yanvar şehitlerini ve tüm vatan şehitlerimizi rahmetle anarak, şehitler şahı Hz. Hüseyin (a.s)’a komşu olmalarını diliyorum. Hepinizi Allah’a emanet ediyorum.” dedi.

 

Öğrecilerin hazırladığı 20 Yanvar klibi salonda duygu dolu anlar yaşattı.

 

Küçükçekmece Belediye Başkan Yardımcısı Besim Müftüoğlu da bir konuşma yaptı. Müftüoğlu ise şunları söyledi; “Çok muhterem Türkiye Caferilerinin Lideri Selahattin Özgündüz sayın protokol, hanımefendiler, beyefendiler; ben kendim ve belediyemiz adına da Yirmi Yanvar şehitlerini anmak için toplandığımız bu günde hepinizi saygıyla selamlıyor, şehitlerimize Allah’tan rahmet diliyorum. Azerbaycan tarihi yaklaşık 100 yıl süren bir tarihi var. Çeşitli devletlerin paylaşım savaşında yer almış fakat 1920’li yıllarda çağının en büyük zalimliği olan Sovyet Rusya tarafından işgal edilmiş ve malum Yirmi Yanvar tarihini içine alacak şekilde Sovyet istilasını şehitlerimizin kanı pahasına def ederek bağımsız, özgür kardeş Azerbaycan devleti olmuştur. Elbette ki bu şehitlik diğer kardeş cumhuriyetlerimiz Özbekistan’ı, Türkmenistan’ı, Kırgızistan’ı ve Tacikistan gibi altı kardeş devletimizin de bağımsızlık yolunu açan bir şehadet merasimidir. Kardeşimiz, Azerbaycan halkının yanında olduğumuzu, acılarını paylaştığımızı belirtmek istiyorum. Gönlümüz işgal altındaki Dağlık Karabağ bölgesinin işgal altından bir an önce kalkmasını, o bölgeden göç etmek zorunda kalmış yaklaşık 1 milyon kardeşimizin tekrar yurtlarına dönebilmeleri için barış görüşmelerine bir an önce başlanmasını istemekteyiz.

Ben bu geceyi tertip eden değerli Zehra Ana yöneticilerine ve sayın başkanına ve değerli kardeşlerime teşekkür ediyorum. Hepinizi saygıyla, sevgiyle selamlıyorum… Allah’a emanet olun.” dedi.

 

 Daha sonra sahneye çıkan Azerbaycan Okulu öğrencileri performanslarıyla göz doldururken alanda katılımcılar tarafından büyük alkış aldılar.

 

Son olarak kürsüye Türkiye Caferileri Lideri Selahattin Özgündüz davet edildi. Konuşmasında güncel konulara da değinen Özgündüz'ün sözleri sık sık alkışlarla kesildi. Özgündüz şunları söyledi: “Protokolü süsleyen, salonu dolduran Dostlarım, soydaşlarım, dindaşlarım, kardeşlerim hepinizi selamlıyorum. Allah bu şehitlerin kanını yerde koymasın. Bizlere tekrar vatan kurma, bayrak oluşturma, tekrar İstiklal Marşı yazmayı nasip etmesin. Yirmi Yanvar ağladığımız bir gündür ama o şehitlerin kanıyla beraber bizim de gözyaşlarımız bağımsızlığın, istiklalin, hürriyetin tohumlarını yeşertti. Boşa gitmedi bu kanlar çünkü o şanlı bayrak dalgalanmaktadır Azerbaycan toprakları üzerinde. Birleşmiş Milletler de Azerbaycan’ı bağımsız bir devlet olarak, özgür bir millet olarak tanımıştır. Fakat Azerbaycan topraklarının büyük bir kısmında bu bayrak henüz dalgalanmıyor. Bunun için yıllardır, öteden beri dediğim gibi Türk dünyasının genelde Azerbaycan kökenli Türkler’ in de Karabağ’ı ve banliyösündeki diğer kentleri azat etmeden bizim gönlümüz rahat etmeyecek ve başımız dik olmayacak. Karabağ’ı unutmamalıyız. Karabağ için bütün gayretimizi seferber etmeliyiz. Bundan iki sene önce bir operasyon oldu. Biraz toprak alındı. O zaman Azerbaycan savunma bakanının bir sözü vardı. Çok güzel, mantıklı bir sözdü. Karabağ ve banliyösündeki kentlerin Azerbaycan toprağı olduğundan şüphe yok bu topraklar Azerbaycan toprağıdır. Kanuni, yasal olarak. Öyleyse Azerbaycan devletine ve hürmetli başkanına ulaştırırım. Biz burada 3 milyon civarındaki Azerbaycan kökenli Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olarak buradaki 80 milyon yurttaşımızla beraber Karabağ yolunda can vermeye, şehit olmaya hazırız. 

Karabağ ve civarındaki Azerbaycan topraklarının tamamına sahip olacak bir tatbikat olacaktı. O zaman bakan dedi ki: ‘’Biz kendi toprağımızda tatbikat yapıyoruz. Ermeni askeri orada ne aradaki, çatıştı. Şimdi bütün işgal altındaki topraklarımızda tatbikat yapalım. Dünya bizi kınayamaz. Kendi toprağımızda tatbikat yapmak bizim hakkımız. Ermeni askeri orada ne arar ki? Gitsin kendi toprağına diyeceğim ama aslında o topraklar da onların hakkı değildir.

Birleşmiş Milletler kanunları açısından bakacak olursak o topraklar bizimdir. Onlar geldi bizim kapımıza yardım istediler ardından ihanet ettiler. Biz böyle bakıyoruz. Ama Birleşmiş Milletler Karabağ’ın Azerbaycan toprağı olduğunu bilir. Uluslararası yasalar açısından bize ait olan bu toprakları alalım ardından geride kalan toprakları konuşuruz. Karabağ vazgeçilebilecek bir yer değil. Vatandan vazgeçilmez. Biz bütün varlığımızla sizlerin yanındayız. Allah sizlere dert vermesin. İnşallah o toprakları Azerbaycan elinde göreceğiz. Şehitlerimize selam olsun.” dedi.

 

Özgündüz'ün anlamlı konuşmasının ardından Zerna Ana Azerbeycan Okulu öğrencilerinden Latif 20 Yanvar şehitleri adına duygu dolu şiiri okudu. Şiirin ardından tören son buldu.