Hürriyet yazarı Ahmet Hakan, Suriye’de devam eden Fırat Kalkanı harekâtı kapsamında IŞİD’in son saldırılarında 16 askerin şehit olduğu El Bab’daki son duruma ilişkin olarak “Suriye’de devrim hayali kurduk ya… ‘Yeni Osmanlı’, ‘Stratejik derinlik’ falan diyerek… Sınırımızın Peşaver’e çevrilmesini sağladık ya… ‘Üç günde Şam’a ulaşma, Emevi Camisi’nde namaz kılma’ gibi… Zafer hülyalarına daldık ya… Batı ile bir olup… Esad’ı alaşağı ederiz sandık ya… Batı tornistan ettiği halde… İnat edip biz bir türlü geri adım atmadık ya… Ve böylece… Suriye adlı bir bataklığın oluşmasına katkı sunduk ya… İşte bu yüzden El Bab’dayız” görüşünü savundu.
Ahmet Hakan’ın Hürriyet gazetesinin bugünkü (24 Aralık 2016) nüshasında yayımlanan ”Ne işimiz var El Bab’da’ sorusunun cevabını veriyorum’ başlıklı yazısının bir bölümü şöyle:
Arap Baharı’nın gazıyla…
Suriye’de devrim hayali kurduk ya…
“Yeni Osmanlı”, “Stratejik derinlik” falan diyerek…
Sınırımızın Peşaver’e çevrilmesini sağladık ya…
“Üç günde Şam’a ulaşma, Emevi Camisi’nde namaz kılma” gibi…
Zafer hülyalarına daldık ya…
Batı ile bir olup…
Esad’ı alaşağı ederiz sandık ya…
Batı tornistan ettiği halde…
İnat edip biz bir türlü geri adım atmadık ya…
Ve böylece…
Suriye adlı bir bataklığın oluşmasına katkı sunduk ya…
İşte bu yüzden El Bab’dayız.
Kısacası…
Oluşmasına katkı sunduğumuz bu ölüm kusan bataklığı kurutmak için El Bab’dayız.
El Bab’daki yegâne işimiz telafidir bizim.
– Büyük yanlışlarımızın…
– Muazzam öngörüsüzlüğümüzün…
– Müthiş gafletimizin…
Yol açtığı devasa ve tehlikeli sorunların telafisi…
İşte tam da bu nedenle…
“Ne işimiz var bizim El Bab’da?” sorusunu sormak yerine…
“Ne oldu da bizim El Bab’da böyle bir işimiz oldu” diye sormalıyız.