SANA haber ajansının bildirdiğine göre; Suriye Dışişleri Bakanlığı dün BM Genel Sekreteri ve BMGK Başkanına gönderdiği eş iki resmi mektubunda; ABD koalisyonunun Suriye’nin egemenliğine ve masum sivil vatandaşlara karşı sistematik olarak tekrarlanan saldırılarına ışık tuttu.
Koalisyon uçaklarının son olarak 23 Ekim tarihinde Deyr ez Zor kentinin sivil yerleşim alanlarından Kusur semtini vahşice füzelerle bombaladığına dikkat çeken bakanlık; bu vahşetiyle masum sivil vatandaşlara yönelik insanlık suçu ve savaş suçu niteliği taşıyan katliamlarına bir yenisini daha eklediğini belirtti. Bakanlık koalisyonun bu kanlı katliamında geneli çocuk ve kadınlardan olmak üzere 14 sivil vatandaşın şehit, 40’tan fazla vatandaşın da yaralı düştüklerini kaydetti.
Bu saldırıların Suriye’de insani durumların kötüye tırmanmasına yol açtığı katkıya dikkat çeken bakanlık; bu katliamın insan hakları ve insani durumlar çığırtkanları koalisyon devletlerinin gerçek yüzünü ortaya koyduğuna vurgu yaptı.
Bakanlık, ABD koalisyonu tarafından füzelerle hedef alınan Kusur semtinde ne IŞİD ne de başka hiçbir terör varlığının bulunmadığına vurgu yaparken, bunun ABD ve koalisyonunun sistematik yıkıcı ve katliamcı hedefini bir kez daha ortaya koyduğunun altını çizdi.
ABD ve koalisyon güçleri ile IŞİD arasındaki bağlantı ve koordinasyonun birçok kez görüntülerle kanıtlandığına dikkat çeken bakanlık; dolayısıyla iddia edildiği gibi bu koalisyonun IŞİD’e karşı savaşmadığını, tek amacının Suriye’de savaş süresinin uzaması ve Suriye ordusunun IŞİD’e karşı savaşını engellemek olduğunun besbelli ortada olduğunun altını çizdi.
Bakanlık resmi mektubunda ABD ve desteklediği silahlı grupların Rakka kentindeki IŞİD’li teröristleri Suriye ordusu ile çatışmalara girmeleri amacıyla onları sıcak bölgelere aktardıklarına dikkat çekti.
