İşte John Simpson’ın yazısı;
Paris'in hemen dışındaki Neauphle-le-Chateau köyünde son 40 yılda büyük bir değişiklik olmadı. Humeyni İran'a döndükten kısa bir süre sonra, buradaki üssünün yerle bir edilmesi dışında.
Ama bu 40 yılda dünya büyük ölçüde değişti. Bu küçük ve sakin köyde yaşananlar bu süreçte önemli rol oynadı.
1978'de devrimci kargaşa başladığında Ayetullah Humeyni Irak'ta, Şiilerin kutsal kenti Necef'te sıkı bir denetim altında sürgünde bulunuyordu.
Irak'tan Fransa'ya geçiş
Irak'ta Saddam Hüseyin iktidardaydı. Dönemin İran Şahı Rıza Pehlevi, Saddam Hüseyin'den Humeyni'yi sınır dışı etmesini istedi. İşte bu feci bir yanılgı oldu. Humeyni Fransa'ya geçti ve buradan tüm dünyaya seslenme olanağı buldu.
Tavizden uzak sert tavırlarıyla Humeyni uluslararası ün kazandı. Ocak 1979'da Şah Rıza Pehlevi İran'ı terk ederken, Humeyni için de yuvaya dönme ve şahlık sistemini yıkmanın yolu açılmış oldu.
Humeyni'nin bindiği charter uçağında kendim ve kameramanım için birer bilet ayarlamıştım.
BBC yönetimi gitmemi istemiyordu ama o anın heyecanına dayanamayıp gittim.
Bunun pek iyi bir karar olmadığını kısa sürede anlamıştım. Uçuş sırasında Humeyni'nin yardımcılarından biri, İran hava sahasına girer girmez, Şaha bağlı hava kuvvetlerinin uçağımızı düşürmeyi planladığını bildirdi.
Biz gazeteciler bu haber üzerine biraz çekinmiştik ama uçaktaki devrimci aktivistler sevinçle bağırıp ağlamaya başladılar; şehit olmak istiyorlardı.
İslam Cumhuriyeti kuruldu
Uçakta birinci mevkide oturan Humeyni'yi kameraya çekmek için ilerledik. Pencereden dışarı bakıp bizi görmezlikten geldi - ta ki bir gazeteci ona bu kadar yıllık sürgünün ardından geri dönerken ne hissettiğini soruncaya dek.
"Hiçbir şey" diye yanıtladı.
Uçağımız düşürülmedi tabii. Yerdeki yetkililerle müzakereler uzadıkça Tahran havalimanı üzerinde daireler çiziyorduk, hepimizin midesi kalkmıştı.
Sonunda uçak indi ve Ayetullah Humeyni, bazılarına göre yeryüzünün en büyük insan kalabalığı tarafından karşılandı.
İran'da İslam Cumhuriyeti kuruldu, dünyada Müslümanlık fikri canlandı ve Batı liberalizmine muhalif yeni bir mihrak şekillenmeye başladı.
Bütün bunların hepsi, trafik veya kar yağışının insanların en büyük sohbet konularından biri olduğu bir Fransız köyünde planlanmıştı.
Kaynak: BBC Türkçe