Rusyalı Doğu ve İslam bilimcisi, Din ve Siyaset Enstitüsü Başkanı, Rusya Federasyonu Devlet Başkanlığı Dini Kuruluşlarla İşbirliği Konseyi üyesi Aleksandr İgnatenko, Libya, Mısır, Tunus, Suriye ve Yemen’de meydana gelen son hadiseler çerçevesinde Ortadoğu ve Kuzey Afrika’daki durumla ilgili bir konferans düzenledi. Uzmanın görüşlerine göre Türkiye aktif bir şekilde, yurtiçinde istikrarsızlığa yol açabilecek bölgesel süreçlere sürükleniyor.
Aleksandr İgnatenko, Ortadoğu’daki istikrarsızlığın, bölgedeki ülkelerin çöküşüne ve yerine, Şiilerin, Kıptilerin ve Sufilerin planlı bir şekilde tehcir edileceği birbirinden kopuk ilkel ve yarı devlet niteliğinde Selefi oluşumların kurulmasına neden olacağı endişesini dile getirdi. Selefiler, El Kaide’nin ana üssüdür. Siyaset bilimcisine göre bilhassa Selefiler, Arap Baharı’na ivme kazandıran güçtür. O: “Ortadoğu’daki tüm demeçler ve şiddet eylemleri, El Kaide’nin veya El Kaide ile bir şekilde bağlantılı Selefi cihat gruplarının bayrağı olan siyah bayrak altında yürütülmektedir.” ifadelerini kullandı.
Aleksandr İgnatenko’nun görüşlerine göre Amerikan Büyükelçisinin öldürülmesi ve Bingazi’deki trajedi, El Kaide’nin girişimleri ile meydana geldi ve bunun “Müslümanların masumiyeti” adlı dillere destan filmle doğrudan hiçbir bağlantısı bulunmuyor. İgnatenko: “Cinayet uzun bir süre planlandı, birkaç ay; cinayeti Libya’da Şeriat taraftarları bayrağı altında faaliyet gösteren El Kaide üyeleri gerçekleştirdi.” dedi ve ekledi: “Dahası, El Kaide, Bingazi’deki Amerikan Konsolosluğu’na saldırının, öldürülen örgütün ikinci şahsı olan “Libya’nın aslanı” Ebu Yahya El Libi için intikam olduğunu bildirdi.”
Rusyalı Doğubilimci, Arap Baharı’nın tüm Ortadoğu’nun sınırlarını yeniden çizeceğine inanıyor ve Türkiye istisna olmayacak. İgnatenko, Türkiye ile ilgili: “Arapların güzel bir atasözü var: “Kurnaz, kendi kazdığı kuyuya düştü” dedi.
Türkiye, ‘Yeni Osmanlı’ fikirlerini kılavuz edinerek Suriye’ye karşı saldırgan bir politika yürütüyor ve komşularına karşı yayılmacı hedefleri vardır, ama bununla yurtiçinde merkezkaç ruhunu artırmaktadır. Uzman: "Bu, Türk yönetiminin ölümcül stratejik hatasıdır," – diye belirtti.