Rusya, Hatay'ın Reyhanlı ilçesindeki saldırıların Suriye krizine yönelik uluslararası konferansı hedef aldığını düşünüyor.
Reyhanlı'da düzenlenen bombalı saldırılarla ilgili Rusya'dan ilk resmi açıklama Duma Dış İlişkiler Komisyonu Başkanı Aleksey Puşkov'dan geldi. Puşkov, saldırıların Rusya ve ABD Dışişleri Bakanları tarafından hafta içinde açıklanan, Suriye iktidarı ve muhalefetinin katılımıyla yapılacak uluslararası konferansı engellemek amacıyla yapılmış olabileceğini ifade etti.
Saldırılarla ilgili Şam yönetimine yöneltilen suçlamaları twitter hesabından değerlendiren Puşkov, "Her olayda olduğu gibi Türkiye'deki saldırılarda da yine Suriye'yi suçluyorlar. Bazı kesimler barışçıl konferansı engellemek ve silahlı müdahalenin önünü açmak istiyor" ifadelerini kullandı.
Öte yandan Yakın Doğu va Kafkasya Merkezi, Uluslararası Yeni Devletler Enstitüsü Müdürü Stanilav Tarasov, Türkiye’nin Suriye ile ilgili politikasının genel olarak yıkılmakta olduğunu düşünüyor. Tarasov bu konuda şunları söyledi: ‘Türkiye için çıkış var. Ya zaten imzalanmış olan Cenevre Anlaşması’nı desteklemek ve yeni bir yol haritasının hazırlanmasına başlamak. Ya da sürece uzak kalmak, o zaman Türkiye barış süreci dışında bırakılacak. Düzenlenen terörist saldırıya bu açıdan bakılacak olursa, bunun gerçekten de Suriye konferansının düzenlenmesini istemeyen bazı güçlerin işi olduğu izlenimi doğuyor’.
Diğer yandan analiz uzmanları Türkiye’deki terörist saldırıların bazı aşırı radikal grupların elinden çıkmış olabileceğini de belirtiyorlar. Bunlar yerel radikal islamcılar, radikal solcular da olabilir. Suriye’deki isyancı gruplardan herhangi birinin ilişkisi olduğu ihtimalini de gözardı etmemek gerekir. Türkiye’de hükümeti eleştiren bazı kesimler Erdoğan’ın uyguladığı politika nedeniyle ülkenin bir cephe devlet haline geldiğini ifade ediyorlar. Ankara tarafından uygulanan ‘açık kapılar’ politikası nedeniyle Suriye sınırı mülteciler için açık tutuluyor. Üstelik sınırı geçebilmeleri için pasaportları olması da gerekmiyor. Sınıra yakın Türk yerleşim bölgeleri bu durumda Suriye’de birbiri ile rekabet eden muhalif grupların arasında çatışmaların yaşanacağı yerler olma riski alıyorlar.
Diğer yandan ABD Kongresi’ne ‘Suriye’de İstikrarın Sağlanması 2013’ adlı bir kanun tasarısı sunuldu. Bu tasarı Suriye ‘silahlı muhalefetine’ silah sevkedilmesine izin veriyor. ABD Suriye’de uçuşa yasaklı bir bölge ilan edecek ve muhalif güçlere ağır silahlar sevkedecek. NBC televizyon kanalına konuşan senatör John McCain’in ifade ettiğine göre bu silahlar arasında Patriot füze sistemleri de bulunuyor. McCain sözlerine şöyle devam etti: ‘Uçuşa yasaklı bir bölge tesis edebiliriz. Onlara bu anlamsız kıyıma son vermek için silah ve her türlü yardımı vereceğiz’.
Diğer yandan bu tür kanun tasarıların geçirme denemeleri ABD Dışişleri Bakanı tarafından dile getirilen, Suriye konusunda uluslararası bir konferans düzenlenmesi niyetine pek de uymuyor. Anlaşılan o ki Washington’da farklı politik güçler arasında bir mücadele yaşanıyor, savaş mı yoksa barış taraftarları mı bundan galip çıkacak henüz belli değil.
