Vatikan Papası XVI Benedict dün, Suriye'de silahların bırakılması ve Suriyelilerin kendi aralarında diyaloga oturmaları çağrısını yineleyerek, şiddetin devam etmesi halinde herkesin zararlı olacağını ve kimsenin kazançlı sayılmayacağını ifade etti.

Vatikan Papası her yıl Vatikan'da bulunan ve 179 devleti temsil eden diplomatik temsilciler huzurunda Fransızcayla yaptığı konuşmasında; Suriyelilerin yaşadıkları korkunç acılara değindi. Konuşmasında silahın bırakılmasına çağıran Vatikan Papası; mümkün olan en kısa zamanda Suriyelilerin kendi aralarında diyaloga oturmaları gereğini belirtti.

Öte yandan Rum Ortodoks Kilisesi Sebastia Başpiskoposu Ataullah Hanna; Suriye'deki krize çözümün sadece sevgi, diyalog, kardeşlik ve uzlaşma diliyle çözülebileceğini belirtti.

Başpiskopos Hanna Hanna dün işgal altındaki Kudüs Kentindeki Kıyamet Kilisesinde düzenlenen Milat bayramı kutlamalarında; Suriye'de kanayan yaranın herkesin yarası olduğunu, hak iman değerlerine inanan her insanın yarası olduğunu söyledi.

Suriye'deki krizin devletin halk ve toprak bütünlüğü ile mücadeleci tutumu ve Araplığıyla Suriye'yi koruyacak her girişimden yana olduklarına işaret eden Başpiskopos Hanna; Suriye tüm dünyada barış için dua ettiklerini ekledi.
İskenderiye Papası ve Saint Mark Piskoposu 2. Twadharos hazretleri, Suriye’nin kendileri için değerli olduğunu, Araplığını ve Mısır-Suriye Birliğini unutamayacağını, Suriye’de olanlar sebebiyle çok acı çektiğini belirtti.

 Diğer yadan Mısırlı gazeteci yazar Sena Ubeyd’in kendisiyle yaptığı ve Mısırlı Haftalık gazetesinde dün yayınladığı röportajda Papa Twadharos, Suriye'deki krizin karmaşık olduğunu, karmaşık olma sebeplerinden bir tanesinin çok sayıda tarafın katılması olduğunu, ülkeler eğer samimi bir şekilde yardım etmek isteseydi ilk önce,diyalog ve şiddeti durdurma yoluyla çözüme varmak için resmi ve meşru yönetime yardım ederdi diye vurguladı.

Papa Twadharos, çok sayıdaki müdahalelerin durumu daha da içinden çıkılmaz hale getirdiğini ve tüm tarafların görüşlerinde sertliğe sebebiyet verdiğini ifade etti.

Papa Twadharos:’’Eğer Araplar krizin barışçıl ve diyalog yoluyla çözülmesi için bir olsaydı Suriye ve bölge için bu daha faydalı olurdu’’ diye belirtti.

Sözde ‘’Arap Baharı Devrimleri’’ ve bölgeye yönelik olumsuz yansımalarıyla ilgiliyse Papa Twadharos; Halklar nezdinde ki herhangi bir hareketin hedefinin olması gerektiğini, Mısır için de, devrimin çalındığını çünkü, örgütlenmiş bir ideoloji ve belirli adımlarla başlamadığını, açık bir yönetiminin olmadığını, devrimden yararlanmak için devrim dalgasına bindiğini bunun da toplumu felce uğrattığını vurguladı.