Türkiye Caferileri Lideri Selahattin Özgündüz, paralel devlet ve yolsuzluk operasyonuyla ilgili son gelişmeleri değerlendirdi.
İstanbul- Halkalı Zeynebiye Camii'nde kılınan Cuma namazında gündeme ilişkin değerlendirmelerinde bulunan Türkiye Caferileri Lideri Selahattin Özgündüz önemli mesajlar verdi. Özgündüz şunları söyledi: "Paralel devlet varsa bunun temizlenmesi gerekir diyen Özgündüz, ancak bu gündemle ülkedeki yolsuzlukların üstünün örtülmemesi gerektiğini vurguladı. Özgündüz: "Ülkede bir şeyler kötü gidiyor gibi görünüyor, aslında belki de devlet dediğimiz müessese silkinip kendisinin çürük çarığını atıyor. Belki de iyiye gidiyor. Madem devlet içerisinde çete var, paralel devlet var, devlete zarar veriyor, devletin yapısını çürütüyor, bunun tasfiye olmasında ne gibi sakınca var? Ve madem yolsuzluk, hırsızlık var, sadece İstanbul'da yüzmilyar doları aşkın, bu çok büyük bir rakam, Ermenistan gibi 30-35 ülkenin bütçesidir, bu yolsuzlukların da üstüne gidilmesi gerektiğini düşünüyorum.
Sayın Başbakanın ve hükümetin, istihbarat onların elinde, diyor ki; "Bu devletin içerisindeki paralel devlet, ahtapot gibi ülkeyi sarmıştır." Özgündüz bir ara demişti ki; "Kardeşim, ordunuzu felç etmeyin, bu sizin bilek gücünüzdür. Düşmanınızı kendinize karşı küstahlaştırır. Suçlu, suçsuz uyduruk şeylerle bunları tutup kodese doldurmayın." O zaman ihtilalci misin denildi, ihtilalden yana mısın denildi. Şimdi çok şükür, hükümetimiz o noktaya geldi, müteveccüh oldu ve kabul etti ki, geçmişte hatalar yaptık. İşte biz o zaman diyorduk bunlar hatadır, dosttuk, dinleseydiniz. Ümit ederim başka hata yapılmaz.
Deniliyor ki, bu ahtapot gibi ülkeyi saran paralel devlet, kendi devletimize, ülkemize karşı kumpas kurup onları felce uğrattı, şimdi onları tasfiye ediyoruz. Allah rast getirsin, ben bunda bir beis görmüyorum. Eğer devleti içten içe yıkmak isteyen paralel bir çete oluşmuşsa bunların tasfiye edilmesi gerekir, kolay gelsin.
Ama bunu yaparken birtakım insanlar da bu partinin iktidarından su-i istifade ederek yolsuzluklara bulaşmışsa, bunu örtbas etmek yazık olur, ayıp olur. Bununla ilgili soruşturmaları yapan devletin organlarının mücrimlerini, müdürlerini derhal görevden almayı ben doğru bulmuyorum. Ya da daha adil birisini atayın, milletin vicdanını rahatlatın. Adalete olan itimadını sarsmayın, herkes de cezasını bulsun.
Suçsuzların yakalanmasını istemiyoruz biz, mağdur olmasını, ama suç işleyenler, yüzmilyarlarca doları aşkın yolsuzluk yapanlar, onlar da artık örtbas etmeye gelmez. Sayın Başbakan onların vebaliyle kendisini kirletmemeli, ülkemiz için hayırlı olmaz. Bıraksın, kim kirlenmişse bedelini ödesin ve de gereği yapılsın. O aşırılan, hortumlanan, sömürülen yüzmilyarlarla ifade edilen paralar da devletin hazinesine dönsün. Şahıslardan gaspedilmişse sahiplerine iade edilsin. Sahibi merhum değil, meçhulse o da devletin hazinesine gitsin, milletin hizmetine sunulsun.
Bunu yapacaksın, ondan sonra meydanlarda hakikaten herkes takdirle seni dinleyecek, peşine de takılacak. Ama bunu yapmalısın. Paralel devlet dediğin, çete dediğin kim varsa onları da temizle ama bu çarık-çürük hortumcuları da temizle. Bırak adalet işini yapsın. Adaletin, siyasetin güdümüne girmesini de ben doğru bulmuyorum. Kanunlar hukuka uygun yapılmalı, yargı da o kanunları uygulamalı. Bir partinin temsilcisi yargıç olmamalı diye düşünüyorum, yargıcımız, savcımız kanunun temsilcisi olmalıdır." dedi.