Türkiye Caferileri Lideri Selahattin Özgündüz, Alevilerle ilgili Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) nezdinde açılan davanın karara bağlandığına dikkat çekerek, AİHM’in verdiği kararların çok önemli olduğunu ve bu kararlara uyulmaması halinde milyonlarca davayla karşı karşıya kalınacağını söyledi. Özgündüz'ün konuşması salondaki dinleyenler tarafından sık sık alkışlanarak destek verildi.
Özgündüz, "Hepinizi saygı ile selamlıyorum. Bir kaç defa vesile ile toplantılarınızda Türkiye dışındaki ülkelerde Şia kelimesi ile anılan, fakat Anadolu'da Alevi kelimesi ile anılan bir topluluğuz. Yani üst adımız Türkiye'de Aleviliktir. Biz Aleviyiz, mezhebimizin adı Cafer-i Sadık'tır. Bunu defalarca bu heyet yani Arab Alevisi, Bektaşi Alevisi, Mövlevi Alevisi birkaç vesile ile toplandık ve bunu deklare ettik. Peygamberimiz Hz. Muhammed (s.a.a) yüz yirmi dört bin Peygamberin sonuncusu olarak bizim görüşümüz bu noktada birdir. Kitabımız Kur'an'dır, rabbimiz Allah (c.c)'dir. Kıblemiz Kabe'dir. Dinimiz de İslam'dır. İslam'ın kitabı Kur'an'ın indiği ev, sünnetin yaşandığı ev beyt-i, Muhammed (s.a.a) beytidir. Biz ona bağlı kaldık. Başkaları başka yerlere gittiler, başka ailelere uydular. Biz Hz. Muhammed'in ailesinden başka güzel aile bulamadık. Buna sarıldık. Bizim heyeti ummumiyemizin Türkiye Alevisi'nin görüşü birdir.
İlla da farklılık aranıyorsa demin hocamız arada buna değindi. Siz birilerini memnun ederek de, görevlendirerek de bu mezhep adına, bu camia adına, ben onun gibi düşünmüyorum diyebilir. Hiç olmazsa haklarımızı verin, bizim içimizden istemeyenler almasın, o isteyenler alsın. Yani bu kadar basit. Ben hocamı kutluyorum. Görüşümüz bir olmanın ötesinde, ruhumuz ve canımız birdir. Biz bu davayı kazandığı için, Alevilerin bütün kesimleriyle temsilcileri de buradadır. Hocama teşekkür ediyorum. Hakikaten bu uluslararası hukuk içerisinde bu camianın hakkının tescilidir. Vermeyen yine utansın. Vermeyenler utansın biz ne edelim şimdi. Hakkını istemek ayıp değil, hak yemek ve hak vermemek ayıptır. Binlerce veya yüzlerce ayıbınızı artık sonlandırın. Ayıba o kadar alışılmış ki, alışkanlık yapmış. Sigara gibi vazgeçemiyor. Ben de kendi adıma hepinize teşekkür ediyorum. Tekrar hocama bu mücadelenin ön ayağı ve öncüsü olarak teşekkür ediyorum. Dualarımız ve gönlümüz onunladır. Yeri geldiğinde haklarımız verilmese ne olacak yine hocam bir hukuk adamı olarak, dünyayı tanıyan bir insan olarak neyi ön görse biz de yanında yer alacağız. Beraberiz." dedi.