Devlet Arşivleri Genel Müdürü Doç. Dr. Uğur Ünal, yaptığı açıklamada, Devlet Arşivleri Genel Müdürlüğü'nün 2 temel arşivden oluştuğunu ve bunların İstanbul'daki Osmanlı ve Ankara'daki Cumhuriyet arşivi olduğunu söyledi.
Bunun dışında kamuda da devletin arşivine evrak vermek durumunda olmayan bazı istisna arşivlerin bulunduğunu anlatan Ünal, şöyle konuştu:
"Osmanlı dönemi' denildiğinde işin önemli kısmı İstanbul'daki Osmanlı arşivimizde. İstanbul'daki Osmanlı arşivimizde 95 milyon belge, 400 bin de defter var. Bunların hepsi resmi evraklar ve kayıtlardır. Bugün tasnifi tamamlanmış bütün arşivimize araştırmacılarımız ulaşabilirler. Tasnifin önemli bir kısmı tamamlanmış durumda. İnternet sitemize girdiklerinde araştırmacılarımız istedikleri taramayı yapabilirler. Bugün itibariyle Osmanlı arşivinin yarısı tasnif edilmiş durumdadır. 45-50 milyon arası bir rakam tasnif edilmiştir. Ancak bu, şu anlama gelmesin; 'geriye kalan evrak maliye evrakıdır ve Osmanlı tarihinin aydınlatılmasında en önemli belgeler zaten araştırılmaya açılmış durumdadır.' Geriye kalan bir fondur. Bu fonda önümüzde onlarca yıl alacaktır."
RESTORASYON VE DİJİTALLEŞME
Arşiv işinin sadece tasnif olmadığına işaret eden Ünal, "Bunun dışındaki restorasyon ve dijitalleşme çalışmalarını da hızla yürütüyoruz. Bütün hedefimiz araştırmaya açılan evrakı hızlı bir şekilde dijital ortamda araştırmacıyla buluşturabilmek." dedi.
Ünal, Cumhuriyet dönemi arşivinde de 40 milyona yakın evrakın bulunduğunu, bunların da hızlı bir şekilde dijitalleştirildiğini ve araştırmaya açıldığını kaydetti.
Kamuoyunda arşivlerin kapalı olduğuna dair haberlerin ortaya çıktığını aktaran Ünal, şöyle devam etti:
"Böyle bir şey söz konusu değil. Arşivde tasnifi tamamlanan evrak araştırmaya hızlı bir şekilde açılır. Hele bunlar tarihi evraksa. Özellikle sosyal medyada da resmi hesaplarımızdan gündeme ait birçok belgeyi paylaşıyoruz. Hiçbir şekilde personel eksikliğimiz söz konusu değil. "