Ana Sayfa İç Gündem Ülke Gündemi Dünya Gündemi Kütüphane Etkinlik Kültür -Sanat- Bilim Haber - Analiz Caferider
Muharrem Ayına Dair Dini Hükümler
Muharrem Ayında halkımızın sık sık karşılaştığı soruları burada bir araya getirerek siz değerli okuyucularımıza sunuyoruz.
Paylaşım :
Mail Yazdır Yorum Yaz 0 Yorum
15-10-2015 10:23 - 1170 Okunma
Soruları Yanıtlayan Ayetullah uzma Hamaney
 
Soru: Çoğu bölgelerde cami ve hüseyniyelerde, özellikle köylerde tarihî olayları canlandırmak için geleneksel olarak piyes (şebeh/temsil) [9] yapılmaktadır ve bazen bu piyesler insanlarda olumlu manevî etkiler bırakmaktadır; bu programların hükmü nedir?
 
Cevap: Eğer bu piyes programlarının içeriği yalan ve batıl şeyler değilse, bir fesada sebep olmazsa ve mevcut zaman şartlarında hak mektebe bir leke getirmezse sakıncası yoktur; buna rağmen bunun yerine vaaz, irşat, Hüseynî matem ve ağıt programları düzenlemek daha iyidir.
 
Soru: Matem törenlerinde davul, zil ve trompet çalmanın ve insanların, başında keskin aletler bulunan zincirlerle dövünmelerinin hükmü nedir?
 
Cevap: Bu gibi zincirleri kullanmak halkın gözünde mektebe leke getirirse veya bedene ciddî zarar vermesine sebep olursa caiz değildir; fakat örfte yaygın olduğu gibi trompet, davul ve zil çalmanın sakıncası yoktur.
 
Soru: İmam Hüseyin'in (a.s) matem merasiminde matem meclisine "alem" sokmak veya matem merasimi boyunca onu taşımanın hükmü nedir?
 
Cevap: Bunun özü itibariyle bir sakıncası yoktur; fakat bu gibi şeyleri dinden saymamak gerekir.
 
Soru: Mükellef eğer matem merasimlerine katılması sebebiyle bazı farzları yerine getiremezse; örneğin, sabah namazı kaza olursa bu merasimlere katılmaması daha mı iyidir, ya da bu merasimlere katılmaması onun Ehlibeyt'ten uzaklaşmasına sebep olur mu?
 
Cevap: Açıktır ki farz namaz, Ehlibeyt'in matem merasimlerine katılmanın faziletinden önceliklidir. Dolayısıyla İmam Hüseyin'in (a.s) matemine katılma bahanesiyle namazın terk olunması ve kazaya bırakılması caiz değildir; fakat namaza zarar vermeyecek bir şekilde bu programlara katılmak mümkündür ve önemle vurgulanan müstehaplardandır.
 
Soru: Bazı dinî heyetlerde muteber bir tarih kitabına dayanmayan ve bir din âlimi ve merciden duyulmayan ağıtlar söylenmektedir. Bu ağıtları söyleyenlerden bunların kaynağı sorulduğunda, "Ehlibeyt, bizim böyle anlatmamızı sağlamışlar veya bize böyle yol göstermişler, Kerbela vakıası sadece tarih kitaplarında geçmez ve bunun kaynağı sadece ulemanın söyledikleri değildir; bazen bu olaylar İmam Hüseyin (a.s) hakkında vaaz veren ve ağıt söyleyenlerin kalbine ilham olur." diye cevap veriyorlar. Acaba Kerbela vakıasını bu yolla nakletmek doğru mudur? Eğer doğru değilse bu durumda dinleyenlerin yükümlülüğü nedir?
 
Cevap: Olayları bir rivayete dayanmadan ve tarihte kaydedilmemesine rağmen söz konusu şekilde nakletmenin şer'î bir değeri yoktur. Ancak olayların bu şekilde nakledilmesi, nakledenin çıkardığı sonuç ve görüşe dayanan hâl dili olursa ve yalan olduğu da bilinmezse sakıncası yoktur. Bu alanda dinleyenlerin vazifesi, söylenenlerin münker olduğunu kesin olarak bilirlerse ve münkerden nehyetme şartları da mevcutsa onları münkerden sakındırmaktır.
 
Soru: Hüseyniyelerdeki hoparlörlerden Kur'ân, mersiye ve ağıt sesleri bazen yüksek sesle yayınlanmakta ve bu durum komşuları rahatsız etmektedir. Hüseyniye görevlileri ve hatipler de bu işi yapmakta ısrar ediyorlar; bunun hükmü nedir?
 
Cevap: Hüseyniyelerde merasimlerin ve dinî programların uygun zamanlarda düzenlenmesi önemle vurgulanan müstehaplardandır. Bununla birlikte hüseyniyelerde program düzenleyenlerin ve matem tutanların mümkün oldukça, hoparlörlerin sesini kısarak ve sesi içeriye yönelterek komşuları rahatsız etmekten sakınmaları farzdır.
 
Soru: Muharrem ayında davul ve ney çalarak matem toplantılarını gece yarılarına kadar sürdürmek hakkında görüşünüz nedir?
 
Cevap: Seyyid'üş-Şüheda (İmam Hüseyin) ve ashabının (a.s) matem toplantılarına gitmek ve bu gibi dinî merasimlere katılmak güzel ve iyi bir şeydir; hatta bu gibi merasimler insanın Allah'a yakınlaşmasını sağlayan en önemli sebeplerdendir. Fakat başkalarının eziyet görmesine sebep olan veya şer'an haram olan her şeyden kaçınmak gerekir.
 
Soru: Matem merasiminde org ve zil gibi müzik aletleri kullanmanın hükmü nedir?
 
Cevap: Müzik aletleri kullanmak şehitler serveri İmam Hüseyin'in matem merasimine uygun değildir ve matem törenlerinin eskiden beri süregelen ve yaygın olan şekliyle düzenlenmesi daha uygundur.
 
Soru: Son zamanlarda yaygın olduğu gibi İmam Hüseyin'e (a.s) matem tutmak adına bedeni yaralamak, bedene kilit vurmak ve tartı taşı bağlamak caiz midir?
 
Cevap: Mezhebe leke getiren bu gibi ameller caiz değildir.
 
Soru: Kadınların hicaplarını koruyarak ve bedenlerini örtecek özel elbiseler giyerek sine ve zincir destelerine katılmaları caiz midir?
 
Cevap: Kadınların zincir ve sine destelerine katılmaları uygun değildir.
 
Soru: Kadının, namahrem erkeklerin sesini duyacaklarını bilmesine rağmen yas merasiminde mersiye okuması caiz midir?
 
Cevap: Eğer bir fesadın çıkması endişesi varsa bundan kaçınılması gerekir.
 
Soru: Cismî ve ruhî zararın şer'î ölçüsü nedir?
 
Cevap: Ölçü, örfen ciddî ve önemli bir zarar olarak görülmesidir.
 
Soru: Bazı Müslümanların yaptığı gibi -yas merasimlerinde- bedene zincirle vurmanın hükmü nedir?
 
Cevap: Örf açısından yaslarda hüzün ve keder örneklerinden sayılacak bir davranışsa sakıncası yoktur.
 
***
 
Soruları Yanıtlayan Ayetullah uzma Mekarim Şirazi
 
Soru: “Kadınların olduğu sine zeni meclislerinde erkeklerin gömleklerini çıkararak çıplak kalarak sine vurmaları sakıncalı mıdır?
 
Ayetullah Mekarim Şirazi: “Eğer kadınlar bu meclislerde olursa bu iş haramdır, kadınlar olmasa da bu iş sakıncalıdır.”
 
Soru: İmam Hüseyin’in (a.s) yas meclislerinde “biz de imam Hüseyin’in köpeğiyiz” gibi sloganlar atmak sakıncalı mıdır?”
 
Ayetullah Mekarim Şirazi: “Aba Ehli (Hz. Peygamber, Hz. Fatıma, Hz. Ali, Hz. Hasan ve Hz. Hüseyin) için yas tutmak en önemli dini şiarlardandır, ancak Ehlibeyt’in yası için münasip olmayan söz ve sloganlardan cidden kaçınmak gerekir, çünkü Hz. Seyyid-u Şüheda bu tür işlerden bizar ve uzaktır.” 
 
***
 
Soruyu Yanıtlayan Ayetullah uzma Safi Gulpeygani
 
Soru: “Muharrem ayında sine ve zincir vurmak için ritmi tutturmak için davul, zil, trompet gibi aletlerin kullanılması hakkındaki görüşünüz nedir?
 
Ayetullah Safi Gulpeygani: “Hz. Seyyid-i Şüheda (a.s) için matem törenleri mersiye, konuşma ve deste gruplarıyla düzenlenmektedir. Bunlar mezhebin büyük şiarlarından, Ehlibeyt’in izlerinin ihya edilmesi ve dini şiarların alametlerinden ve mezhebi hislerin berraklığıdır. Onun görüntüsünün de imanlı bir görüntü olması ve bu tür alet ve vesilelerden yararlanmaktan ari, sade ve gösterişsiz olmalıdır. O zaman onun manevi değeri daha yüce, öğretici cilveleri de daha fazla olacaktır. Bu süs ve bezemeler özellikle dini açıdan yasak olan eğlence aletleriyle olursa, yas ve mateme ve bu merasimlerin yüce marifetlerine teveccüh etmeye mani olur.
Paylaşım :
Mail Yazdır Yorum Yaz 0 Yorum
15-10-2015 10:23 - 1170 Okunma
Caferider Web TV
Video Galeri
Foto Galeri
Yazarlar Tümü
Şirali Bayat
ŞİA-CAFERİ AZERİ MİLLETİNİN YÜCELİŞ SERÜVENİ
Av. Sinan Kılıç
Selahattin Özgündüz’e neden saldırıyorlar?
İbrahim ŞEREN
ALLAH PEYGAMBERİNİ MUHATAP ALARAK YÜCE KURAN’DA ŞÖYLE BUYURUYOR
Mehdi AKSU
İRAN’DA SÜNNİLER!
Hamit Turan
ŞÎR-İ FIZZA
Çayan Uludağ
Mekteb-i Kerbela
Abdullah Turan
İmam Mehdi'nin Dünyaya Geldiğini İtiraf Eden Ehl-i Sünnet Âlimleri
Kasım Alcan
Hiç olmazsa dünyanızda özgür kişiler olun
Namık Kemal Zeybek
Osmanlı'da Alevi Katliamı
Orhan Kiverlioğlu
Biz büyük devlet iken
Seyyid Ahmedi Safi
Tüm Müslümanları ilgilendiren önemli sorun
Hüseyin Çaça
Kerbela Hadisesi-1-
Musa Ayaztekin
Muta Nikahı Nedir, Ne Değildir?
24-11-2024 | Ana Sayfa | Ana Sayfam Yap | Sitenize Ekleyin | Künye | Foto Galeri | Video Galeri | Yazarlar | İletişim | RSS
CaferiDer ® 2012  
Sitede bulunun içerikler ve analizler kaynak gösterilerek alıntılanabilir Tasarım & Yazılım : Network Yazılım