Mısır'da Anayasa Mahkemesi Başkanı Adli Mansur, ordunun dün düzenlediği darbeyle görevinden uzaklaştırılan Muhammed Mursi'nin yerine Geçici Cumhurbaşkanı olarak yemin etti.
Mursi'nin ise ev hapsinde tutulduğu bildiriliyor.
Genelkurmay Başkanı General Abdülfettah Sisi, Çarşamba gecesi yaptığı açıklamada, Mursi'nin halkın taleplerini yerine getirmekte yetersiz kaldığını savundu.
Mısır'da pazar gününden bu yana yoğun şekilde Mursi'nin istifasını talep eden gösteriler düzenleniyordu.
Mursi ev hapsinde
Mısır'ın yeni geçici lideri 68 yaşındaki Anayasa Mahkemesi Başkanı Adli Mansur oldu. Mansur, bugün yüksek mahkemede düzenlenen törenle yemin etti ve "hukuk düzenini korumak için çaba harcayacağını" vurguladı.
Mansur'un yerini aldığı Mursi'nin ise ev hapsinde olduğu bildiriliyor. BBC'ye konuşan Müslüman Kardeşler sözcüsü Cihad el Haddad, Mursi'nin ev hapsinde tutulduğunu doğruladı, "tüm cumhurbaşkanlığı yetkililerinin" de gözaltına alındığını söyledi.
General Abdülfettah el Sisi ise, ordunun ''iktidara gelmek ya da saltanat sürmek'' gibi bir hevesinin olmadığını ''halkın çıkarlarına hizmet etmek ve devrimi korumak için'' müdahale ettiğini söyledi.
General Sisi, anayasanın geçici olarak askıya alındığını ve yeni cumhurbaşkanı seçilene kadar hükümetin başına geçici bir ismin getirildiğini söyledi.
Sisi, bir teknokrat hükümetinin kurulacağını, Anayasa Mahkemesi'nin de yeni cumhurbaşkanlığı seçimleri için hazırlık yapacağını da vurguladı.
Gösterilerin başlamasından bu yana 10'u ordunun açıklamasından sonra olmak üzere en az 50 kişinin hayatını kaybettiği bildiriliyor.
'Barışçıl yolla direniş'
Açıklamanın ardından Müslüman Kardeşler'in önde gelen liderlerinin gözaltına alındığı, harekete ait televizyon kanalında yayının durduğu belirtiliyor.
Güvenlik güçlerinin El Cezire'nin ülkedeki TV kanalı Mubasher Misr'a da baskın yaparak kanalın bazı çalışanlarını gözaltına aldığı bildiriliyor.
Müslüman Kardeşler sözcülerinden Cihad el Haddad, Twitter hesabından Mursi'nin askeri bir tesiste gözaltında bulunduğunu duyurdu.
Mısır'ın en üst düzey Sünni din adamı olan El Ezher Şeyhi, devlet televizyonunda yaptığı konuşmada, ordunun ve diğerlerinin "ehveni şeri" seçmek zorunda kaldıklarını söyledi.
Müslüman Kardeşler hareketinin üst düzey liderlerinden Muhammed el Biltaci, Genelkurmay Başkanı’nın açıklamasından kısa süre önce Mısır ordusunun Kahire sokaklarını kontrol altına almasına karşı barışçıl yolla direneceklerini söyledi.
El Cezire televizyonunun canlı yayınında konuşan El Biltaci, Cumhurbaşkanı Muhammed Mursi'nin geçen yılki adil seçim sonucunda 4 yıllığına göreve geldiğini hatırlattı.
El Biltaci, "Genelkurmay Başkanı, Başkomutanı olan Cumhurbaşkanı'na ültimatom veriyor! Bu seçilmiş Cumhurbaşkanı'na karşı bir darbedir" diye konuştu.
Mısır yönetimi, Merkez Bankası eski Başkanı Faruk el Okde’ye Başbakanlık vekâleti teklif etti. Haberi, bilgi sahibi kaynaklara dayanarak El Ahram gazetesi duyurdu.
Gazete haberine göre, Faruk el Okde ile görüşmelere, IAEA eski Başkanı ve muhalefet liderlerinden Muhammed El Baradei’nin görevi reddetmesinden sonra başlandı.
El Ehram ayrıca, Merkez Bankası eski Başkanının da görevi kabul etmemesi durumunda bankacı Adel El Labban’ın ve dünyaca ünlü Mısırlı üroloji uzmanı Muhammed Goneym’in adaylıklarının da gözden geçirileceğini bildirdi.
Öteyandan Mısır siyaset uzmanı Hani Ayyad’la Rusya'nın sesine verdiği demeçte durumu değerlendirdi
Muhammed Mursi’nin Mısır cumhurbaşkanlığı görevinden azledilmesini nasıl yorumluyorsunuz?
- Beklenen bir olay oldu. Mısır’da kimse şaşırmadı. Çünkü bunu halk talep etti. Mısır, son bir yılda hızla gerileyen bir ülkeye dönüştü. Yönetim, halk için değil, halkın sırtından kendisi için hizmet ediyordu. Bu olay, Mısır’ın müstakbel yöneticileri ve diğer Arap ülkeler için bir örnek. Artık, ülke yönetimine aday olacak kişiler, halk iradesinin kendi iradesi olması gerektiğini bilecek. Mısırlılar, iki yılda iki cumhurbaşkanını devirdi ve talepleri yerine getirilmese onlarcasını devirebilir. Talepleri ise basit: özgürlük, refah, barış.
- Sizce, yeni yönetimin sonraki adımları ne olacak?
- Savunma Bakanı Abdel Fattah al Sisi’nin takımı, krizden çıkış için “yol haritasını” sundu. Plan, halkın talebini karşılayan maddeleri içeriyor. Bunlar, Mursi ve çevresinin iktidardan tamamen uzaklaştırılması ve soruşturma başlatılması, geçici cumhurbaşkanının atanması, geçici hükümetin kurulması, anayasanın değiştirilmesi veya düzeltilmesi, parlamento ve cumhurbaşkanlığı seçimlere hazırlıkların başlatılması. Ancak aralarında en önemlisi, anayasa konusudur. Müstakbel cumhurbaşkanı, hangi yönde ve hangi çerçeveler içinde çalışması gerekeceğini bilmeli.
- Müslüman Kardeşler, halk ve ordu tarafından uzaklaştırılmalarına saldırganlıkla yanıt verdi. Çıkarlarını korumak için radikal yöntemlere başvuracaklar mı? Örneğin iç savaşı körüklemeye çalışacaklar mı?
- Yemek için bir horozun kafasını kestiğinizde, 15 dakika kafasız koşar. “Kardeşler” de aynen. Açıklamalarıyla herkesi korkutmaya çalışıyorlar, çünkü yenilgiye uğradılar ve halk iradesinin böyle bir tezahürünü beklemiyorlardı. Şimdi “başsız” kaldılar. Böylece, savaş ateşini yakma fırsatından yoksunlar. Şimdi yaptıkları her şey, göstericilere saldırmak ve kiliseleri yağmalamaktır. Sözleri, sabun köpüğünden başka bir şey değil. Görürsünüz, her şey bugün bitecek. Göstericiler evlerine dönecek ve yeni ülkeyi inşa süreci başlayacak. Bu sürece tüm Mısırlılar katılacak.
Esad: Suriye’de durum normalleşiyor
Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad, Suriye’de durumun normal yöne geri döndüğünü açıkladı. Esad, “Artık korkacak hiçbir şey yok.” dedi.
Al Saura gazetesine demeç veren Esad, Batı ve bazı Arap ülkelerin kurdukları komployla Suriye’de altyapıyı yıkmak, ulusal ekonomiyi yok etmek ve toplumda kaosu oluşturmayı hedeflediğini söyledi.
Suriye lideri, “Devletimizin yok olmasını istiyorlardı. Buna izin vermedik.” şeklinde konuştu.
Suriye düşmanlarının elinde tek seçeneğinin doğrudan askeri müdahale olduğunu belirten Esad, “Ancak Batı’da ve Ortadoğu’da çoğu ülkeler müdahalenin gerekliliğinde şüphe ediyor, hatta karşı çıkıyor. Böylece bu tehlikeli dönemi atlayabiliriz.” dedi.
Ülkesinde yaşananların artık Batı’da devrim olarak adlandırılmadığını belirten Esad, “Devrim sözcüğü artık kullanılmıyor. Artık terörizmden söz ediliyor. Teröristleri ‘iyi’ ve ‘kötü’ olarak ayırıyorlar. Ancak ‘devrim’ sözcüğünü artık kullanmıyorlar.” sözlerini kullandı.