Filistin İslami Direniş Hareketi HAMAS’ın Siyasi Büro Başkanı Halid Meşal’in Suudi Arabistan’ı ziyaret edip, Suud kralıyla görüşme gerçekleştirirken, bazı İsrailli komutanların itirafına göre, Suudi Arabistan, İsrail’in 2014 yılında Gazze’ye düzenlediği saldırıda, Tel-Aviv ile Gazze aleyhinde yakın işbirliği içinde oldu.
Meşal’e, Muhammed Nezal, Salih el-Aruri ve Musa Ebu Merzuk başta olmak HAMAS’ın Siyasi Bürosundan birkaç kişi daha Meşal’e Riyad ziyaretinde eşlik etti.
Bu, Meşal’in üst düzey Suudi yetkilileriyle son yıllarda yaptığı ilk ziyaret sayılıyor.
Meşal ile Suudi yetkililerinin bu ziyarette ele aldığı en önemli konulardan birinin HAMAS ile Suudi Arabistan’ın ikili ilişkilerini iyileştirmek olduğu ifade ediliyor.
HAMAS ile Suudi Arabistan’ın ilişkileri her şeyden ziyade farklı düşünce ve anlayışların etkisi altında olan bir konudur.
HAMAS, İhvancı yaklaşıma sahip bir Filistin hareketi sayılırken, Suudi Arabistan, Müslüman kardeşleri, düşman bir örgüt olarak telakki ediyor.
Bu farklı anlayış ve eğilimdendir ki, Suudi Arabistan, HAMAS’a karşı Fetih Hareketi ile stratejik ilişkilere sahiptir ve Filistin konusunda Fetih’i desteklemek, Riyad’ın esas stratejisi olarak biliniyor.
Bu yüzden, HAMAS Hareketi, direnişin önemli halkalarından biri sayılırken, Suudi Arabistan ise, Ortadoğu’da uzlaşma cephesinin lideri olarak ortaya çıkıyor.
Aynı farklı kimlik modeli, İsrail’in Gazze’ye yönelik geçen yıl gerçekleştirdiği savaşta, Al-i Suud hükümeti, Gazze ve HAMAS Hareketi’ni savunmadığı gibi, hatta, bazı İsrailli komutanların savaş sonrasında yaptığı açıklamalara göre, bu savaşta Suudi Arabistan başta olmak üzere bazı Arap ülkeleri, Tel-Aviv ile yakın işbirliği yaptı.
Gelinen nokta sorulması gereken bir soru var ve o da şu ki, Suudi Arabistan ve HAMAS’in farklı siyasi ve kimliksel anlayışa sahip olmalarına rağmen, acaba, Meşal, neden Riyad’a yakınlaşmaya çalışıyor?
Bu sorunun cevabını, HAMAS ve Suudi Arabistan açısından ayrı ayrı olarak vermek gerekiyor.
İhvancı yaklaşımı olan HAMAS Hareketi, son aylarda, Mısır’da Abdul-Fettah es-Sisi yönetimine yakınlaşmaya çalıştı.
Muhammed Mursi’nin görevden uzaklaştırılmasıyla sonuçlanan askeri darbenin mimarı olan Abdulfettah es-Sisi, geçen bir senede, İhvan üyeleri ve liderlerine karşı en sert şekilde davranırken, HAMAS, böyle bir girişimde bulunuyor.
HAMAS’ın Mısır’daki Abdul-Fettah es-Sisi hükümetine yakınlaşma çabası, anlaşılan, Suudi yetkililerini memnun ediyor.
Ayrıca, HAMAS Hareketi, yaşadığı ekonomik sorunlar sebebiyle, Riyad’ın mali imkanlarından kendi lehine yararlanmak istiyor.
Suudi Arabistan de, İran İslam Cumhuriyeti’nin son sıralarda elde ettiği nükleer kazanımları dahil son sıralarda Ortadoğu’da yaşanan gelişmeleri, kendi çıkarları lehine görmüyor ve Yemen krizinde de Riyad’ın müttefiklerinin itirafına göre de, yeniliyor.
Böylesi şartlarda, Riyad, HAMAS’ı mali destek vaatleri karşılığında, İran İslam Cumhuriyeti’nden uzaklaştırmaya çalışıyor.
HAMAS’ın Suriye krizindeki stratejisi ve Beşar Esat yönetimi aleyhinde izlediği beklenmedik tutum, Riyad’ı HAMAS’ı kendi safına alabileceğine dair iyimserliğini arttırmış bulunuyor.
Filistin İslami Direniş Hareketi HAMAS’ın Siyasi Büro Başkanı Halid Meşal, Suudi Arabistan’a yaptığı bu ziyaretle, Riyad’la ilişkilerini iyileştirmeye çalışıyor, oysa, 2007’den beri ve Suudi Arabistan tarafından “Mekke Anlaşması”nın uygulanmamasının ardından, Riyad ile HAMAS ikili ilişkileri, soğumaya yüz tuttu.