Geçen sayımızda İstanbul İkitelli’de bulunan Hz. Ebu Talip (sa) Camisini konu etmiştik.  Bu kez Avcılar Tahtakale’de bulunan Zeynebi Kubra Camii’ni kuruluş serüvenini, hizmetlerini, çalışmalarını sizler için araştırdık.  Konuyla ilgili muhabirimiz Eray Hazar Zeynebi Kubra Camii İmamı ve aynı zamanda Dünya Caferi Âlimler Birliği üyesi olan H. Ş. Ali Koç’la görüştü.

Caferiyol: Hocam öncelikle sizi tanıyalım

H. Ş. Ali KOÇ: 1973 yılında Ağrı’nın Taşlıçay ilçesinde dünyaya geldim. 2-3 yaşlarımda taşlıçaydan ayrıldım. Merhum babam dini eğitim almak üzere Irak’a gitmek isteyince biz de aile olarak onunla gittik.  Necef-ül Eşref’te 1-2 yıl kaldıktan sonra yeniden Taşlıça’ya geri döndük.
İlkokulu taşlı çay ve Alikamer köyünde bitirdim. Daha sonra hocamın tavsiyesi ile ben de dini eğitim almak üzere İran’a gitmeye karar verdim. Gittiğimde 14 yaşındaydım. Bir dönem vatani görevimi yapmak üzere Ülkeme döndüm. Vatani görevimi yaptıktan sonra bir müddet daha İran’da eğitimimi devam ettirdikten sonra yeniden ülkeme döndüm. Bu arada liseyi de açıktan bitirdim. 2000 yılından itibaren de Zeynebi Kubra camiinde hizmet etmekteyim.

Caferiyol: Değerli hocam, Zeynebi Kubra camisinin ilk yıllarından biraz bahseder misiniz? Nasıl bir ortam vardı o zamanlar?   

H. Ş. Ali KOÇ: Cami yapılmadan önce burada halkımızdan sadece 20 ev varmış. İnsanlarımız ibadet etmeleri için yer bulunmazmış. Değerli liderimiz babamın buraya gelmesini bunun için istemiş.   Merhum babam da buraya gelir ve o yirmi aileyi bir gece kondu da toplar bir müddet orada ibadet edilir. Fakat gecekonduyu veren adam tek şartla o evi verir.  Paranızı toplayın ve biran önce caminizi yaptırın der. Halk bu gecekonduyu camii gibi kullanmaya başlar. Bir odasın da erkekler diğer odasında ise bayanlar namaz kılmaya başlar. Bu iki yıl boyunca böyle devam eder ve ev sayısı elliye çıkar. Gece kondu almayınca halkı bu seferde kendisi halen hayattadır Hacı Tosun Bayat amcanın üç katlı binasının giriş katını ibadet için halka tahsis eder. Onun da tek şartı paranızı toplayın kendinize camii arsası alın der. Ve o şekilde oradan toplanan paralarla şu anki camii arsası alınır.  

Caferiyol: Camide Alim olarak sadece siz mi görev yapıyorsunuz?

H. Ş. ALİ KOÇ: Bu camide 1990 yılında merhum babam göreve başladı. 1996 yılında da Ehed Solhan hocamız burada ikinci bir âlim olarak göreve başladı. Ben 2000 yılında göreve başladım. Babamın vefatından sonra da Ehed Solhan hocamızla beraber burada hizmet ediyoruz
Caferiyol: Bu yıl merhum babanızın hakka yürüyüşünün birinci yıldönümü. Biraz babanızdan bahseder misiniz?   

H. Ş. Ali KOÇ: Rahmetli babam 45 yılını Ehli Beyt yolunda hizmetle geçirdi. 15-20 yılı Iğdır ve Ağrı’nın Taşlıçay ilçesinde görev yaptı. O dönemlerde köylerde camisi olmayan yerlere cami yapılmasına ön ayak oldu. Kullanılamayacak durumda olan mescitlerin onarılarak hizmet vermesini sağladı. Daha sonra İstanbul’a geldi.  
İstanbul a gelişi de değerli liderimiz Selahattin Özgündüz’ün isteği üzerine gerçekleşti. O dönemlerde İstanbul’a göç hızlandı. Halkımız geneli İstanbul’a göç ettiği için âlim sıkıntısı da yaşanıyordu. 1990 yılında İstanbul’a gelen merhum babam Zeynebi Kubra Camiinin inşasına başladı. Babam 4 yıl Irak, 6 yıl da İran olmak üzere 10 yıl İslami ilimleri tahsili yaptı. Türkiye’de halkımıza hizmet verecek alim sıkıntısı yaşandığı için babam da tahsilini yarıda bırakarak dönmek zorunda kalmıştır.  
Merhum babam kendisini Ehlibeyt yoluna hizmet için adayan bir insandı.  Hatırlıyorum köy şartlarında yaşanan ağır şartlara rağmen at sırtında köy köy dolaşır insanlarımıza dini hizmet verir bazen haftalarca eve gelmezdi.
Babam, İstanbul’da 1978-79 yılında kurulan ve ilk cami olan Zeynebiye hareketinin en büyük destekçisi oldu. Bu yolda da hiçbir zaman taviz vermedi. Güler yüzlü, çocukla çocuk, genciyle genç, yaşlısıyla yaşlı olurdu. Sosyal yönü güçlüydü. Halk tarafından çok sevilip sayılan birisiydi.  
Geçtiğimiz yıl Tasua günüydü, nedense birden ben ve Ehed hocadan öğlen namazını kıldırmak ve mersiye okumak için izin istedi. Mersiyeyi de Hz. Zeynep ve Hz. Abbas için okuyacağını söyledi. Minbere çıktı daha birkaç dakika geçmemişti ki beyin kanaması geçirdi. Hemen hastaneye kaldırdık ve İmam Hüseyin(as)’nin şahadetinin 7. Günü gece saat 03:30 da babamı kaybettik. 12 saat sonra öğle den sonra toprağa verildi. Cenaze töreninde mahşeri bir kalabalık vardı.  Yaklaşık 10. 000 kişi katılmıştı. Ben bu vesileyle acımızı paylaşmak üzere gelenlere sizin vasıtanızla bir kere daha teşekkür etmek istiyorum.   

Caferiyol:  Sayın Hocam genel olarak camimizin temeli ve hizmet alanı kaç m² dir?

H. Ş. Ali KOÇ: 1999 İstanbul depreminden sonra avcılar belediye başkanımızla görüştük. Zaten ilk yaptırdığımız cami bize yeterli değildi.  Biz de yeniden 1000 metre kare üzerinde inşa etmeye karar verdik.   Konuyla ilgili 28 günlük bir çalışma gerçekleşti. Bütün masrafları avcılar belediye başkanı Sayın Mustafa demirci karşıladı.  Bu vesileyle kendilerine şahsım ve camiamız adına teşekkür ediyorum. Özellikle merhum babam ne zaman Belediye gitse, her zaman hürmetle karşılamıştır. Ayrıca merhum babam vefat ettikten sonra da ellerinden gelen tüm desteği bizlere vermişlerdir. Camimiz 1000 m² dir.  Erkekler kısmı 450, bayanlar kısmı da 350 metre karedir. Camimizin namaz kılma kapasitesi 2500-2800 kişi arasındadır.

Caferiyol: Camimize bugüne kadar yardım etmiş şahıs ya da kuruluşlar kimlerdir?

H. Ş. Ali KOÇ: Camimizin bu aşamaya gelmesindeki en büyük maddi ve manevi katkı tabiî ki liderimiz Sayın Selahattin Özgündüz hocama aittir. Daha sonra merhum babamın burada büyük emeği vardır. Halkımızın büyük desteği ve emeği vardır. Avcılar belediye başkanımız Sayın Mustafa değirmencinin büyük katkıları vardır.  Sadece temeline sayın başkan üçüz elli bin lira harcamıştır.  Şahıs olarak sayın Resul Albay,  hacı Sabri Ali Yıldırım ve kardeşim Muhammed Koç ciddi olarak camimize ekonomik olarak katkıda bulunmuştur. Yardım yapan az veya çok kimler varsa hepsine ayrıca teşekkür ederiz.

Caferiyol: Hocam camimizin tam olarak ne zaman hizmete açılacağı konusunda net bir tarih var mı?

H. Ş. Ali KOÇ: Kesin bir tarih söylemek zor çünkü her şey maddiyata dayalı ama ne zaman biterse o yılın Hz. Zeyneb (sa)’in doğum gününe denk getirip açılışını yapmak istiyoruz.   
1000 metre karelik alan bittikten sonra, geri kalan yerleri de 600 metre karelik alanı da abdesthane morg ve sair amaçlar için yaptıracağız.   

Caferiyol: Hocam Zeynebi Kubra camisinin geçmişten günümüze kadar emektarları yani aksakalları kimlerdir?

H. Ş. Ali KOÇ: Caminin tabiri caizse çamurunu çiğnemiş insanlar merhum babamla birlikte, merhum Ziyadali Bayat, Kerbelayi Bayram Kaçan, Hacı Merdanali Aymaz, Hacı Mehmet Rıza Bayat bu insanlar merhum babamla beraber bu caminin emektarları olmuşlardır.

Caferiyol: Camiada yaşanmış halen konuşulan güzel anılardan anlatabilir misiniz?

H. Ş. ALİ KOÇ: Bayram Çaça amca anlatır; merhum babamla beraber bir iş adamına yardım talep etmek için giderler, iş adamı bir ara ağzı dolu kasayı açık bırakıp dışarı çıkar bir müddet sonra geri gelir ve kasaya bakar.  Paraların yerinde bir değişimin olmadığını görür ve çok şaşırır. Ne kadar yardım isterseniz bu güvenden dolayı yapmaya hazır olduğunu söyler ve merhum babam ve bayram amca camii için gerekli yardımı alırlar ve oradan ayrılırlar.
Bir başka güzel anı da merhum babam ilk buraya geldiği dönemler de gençliğin çoğu kahvehanelerde kumar masalarında vakit geçiriyordu. Babam da bir gün kahvehaneye gider ve selam verip içeri girer.  Gençler hoca geldiği için utanır hemen masayı toplamak isterler, babam da buna müdahale ederek hayır toplamayın ben gelip geçecek fani bir kulum, benden utanıyorsunuz da sizleri her zaman ve her yerde gören Allah’tan mı utanmıyorsunuz der ve orada olan gençler o gün bu gündür camii ehli olurlar.

Caferiyol: Değerli hocam Zeynebi Kubra Camii olarak yıllık sosyal faaliyetleriniz nelerdir?

H. Ş. Ali KOÇ: Kısaca imamlarımızın doğum ve şahadet yıl dönümleri. Özellikle Hz. Zeyneb in doğum günü tüm camilerimizin iştirakiyle burada coşkulu bir şekilde kutlanır. Şahadeti anılır.  Ramazan ayında bu yıl 4000 kişiye iftar verildi. Muharrem ayının on üçüne kadar öğlen ve akşamları mersiyeler okunur. Aşura günü sabah burada desteler vurulur ve buradan halkalıya yoğun bir katılım olur.

Caferiyol: Tahtakale’de Caferi nüfus ne kadardır?

H. Ş. Ali KOÇ: Mahallemiz de Caferi mezhebine bağlı yaklaşık olarak beş bin nüfusumuz vardır. Seçimlerde oy oranımız da iki bin sekiz yüz civarındadır.
Caferiyol: Hocam Camii Derneği olarak gençlere ne tür yatırımlar yapıyorsunuz?

H. Ş. Ali KOÇ: Bizim en büyük yatırımımız bu camidir. Camiyi de gençlerimizin hizmetine vermişiz.   Bunun yanında fıkıh derslerimiz, kuran tefsiri derslerimiz ve Ehed hocamızla ayrıca diğer alanlarda da sohbetlerimiz olmaktadır.  Hem bayanlara hem de erkeklere. Çağın gereklerine göre daha çok alanda hizmet vermek için her zaman olduğu gibi halkımızın katkılarını bekliyoruz. Zaten ellerinden gelen katkıyı da veriyorlar. Bizler de bu doğrultuda programlar düzenliyor ve sosyal faaliyetlerde bulunuyoruz.   

Caferiyol: Hocam bize vakit ayırdığınız için çok teşekkür ediyoruz. Allah başarılarınızı artırsın.  

H. Ş. Ali KOÇ: Ben de sizlere teşekkür ediyorum. Bizi gündem etmeniz çok güzel. Allah’tan temennimiz toplumumuzun her alanda başarı elde etmesidir. Değerli liderimizin arkasında birlik beraberliğimizin korunmasıdır. Zeynebi Kubra cemaati merhum babamın söylediği gibi her zaman Zeynebiye hareketinin en büyük destekçisi olmuştur ve var olduğu sürece bu hep böyle kalacaktır.