ABD öncülüğünde Polonya'nın başkenti Varşova'da 13-14 Şubat'ta düzenlenen, İsrail ve Arap ülkelerini aynı masa etrafında buluşturan Orta Doğu konulu konferansa tepki göstermek için açılan etikete, başta Filistinliler olmak üzere çok sayıda sosyal medya kullanıcısı destek verdi.
Söz konusu Varşova konferansını "komedi" olarak nitelendiren kullanıcılar, bunun İşgal altındaki Filistin için hayatlarını feda eden şehitlerin kanına ihanet olduğunu vurguladı.
Iyad Alagha isimli bir Twitter kullanıcısı konferansa " Arap dışişleri bakanlarının herhangi bir saygınlığı varsa Varşova komedisinden sonra o da kalamadı." ifadelerini kullandı.
"İşgal ile normalleşme affedilmez bir ihanettir"
Sosyal medyadan tepki göstermenin de direnişin bir şekli olduğunu ifade eden Muhammed Hassune isimli bir başka kullanıcı da "Şehitlerin yolundan ayrılmayacağımıza söz veriyoruz. Normalleşme ihanettir." paylaşımında bulundu.
Abdul Kasır eş-Şerif isimli bir kullanıcı ise "İşgal ile normalleşme affedilmez bir ihanettir. Filistin halkı, bağımsızlığı ve Arap ulusunun onuru için ağır bir bedel ödedi." değerlendirmesinde bulundu.
Gazze Şeridi'nden Yasir el Ağa "İşgalcilerle normalleşme, halkımıza karşı işlenen suçların ödüllendirilmesi demektir." ifadelerine yer verdi. Ağa, "normalleşme treninin" durdurulması için Arap halkına acilen harekete geçme çağrısında da bulundu.
"Normalleşme ihanettir" etiketine destek veren Filistinli Gazeteci Bilal İsmail de yaptığı paylaşımda, "Siyonist düşmanlarla aynı masada oturmak şehitlerimizin kanına ihanettir." ifadesini kullandı.
Batı Şeria'dan Filistinli Hazım Kavasmeh, Arap liderlere tepkisini, "Siyonist işgalcilerle normalleşmeye gidenler aynı zamanda yasa dışı yerleşim birimlerinin inşasında partnerdir." diyerek ortaya koydu.
Varşova konferansı
ABD ve Polonya'nın öncülüğünde 13-14 Şubat’ta Varşova'da, dışişleri bakanları düzeyinde, "Orta Doğu'da Barış ve Güvenliğin Geleceğini Desteklemek" başlıklı bir konferans düzenlenmişti.
İsrail ile Arap ülkelerini aynı masa etrafından toplayan konferansta İsrail’i Başbakanı Netanyahu, Birleşik Arap Emirlikleri (BAE), Bahreyn, Katar ve Umman ile Yemen'i dışişleri bakanları, Suudi Arabistan'ı ise dış ilişkilerden sorumlu devlet bakanı temsil etmişti. Lübnan ve Filistin'in boykot ettiği konferansa Körfez ülkelerinden Kuveyt ise dışişleri bakan yardımcısı düzeyinde katılmıştı.
Konferansta konuşan Bahreyn Dışişleri Bakanı Halid bin Ahmed Al Halife, "Çocukluğumuzdan beri İsrail-Filistin ihtilafının en önemli sorun olduğunu, öyle ya da böyle bunun çözülmesi gerektiğini dillendiriyoruz, ancak geldiğimiz noktada çok büyük bir meydan okumayla karşı karşıya olduğumuzu gördük. O da modern tarihimizin en tehlikeli meydan okuması olan İran İslam Cumhuriyeti'dir. Dolayısıyla halihazırda İran tehdidi ile mücadele Filistin davasından daha önemlidir." ifadelerini kullanmıştı.
Bakan Al Halife ile aynı oturumda konuşan BAE Dışişleri Bakanı Abdullah bin Zayid Al Nahyan da kendisine yöneltilen, İsrail'in Suriye'deki İran hedeflerine yönelik saldırılara ilişkin soruya, "Her ülkenin bir tehditle karşılaştığında kendini savunma hakkı vardır." cevabını vermişti.
Kaynak: AA