LONDRA – İngiliz İndependent Gazetesi dünkü sayısında, Suud Ailesi otoritelerinin sözde “cihadçı” olarak adlandırılan radikal terörist grupların oluşturulması ve 30 yıldan fazla bir zamandır korunmasında temel bir rol oynadığını ortaya çıkardı.
Gazete, yazar Patrik Cockbirn’ün “Suudili dostlarımız ortadoğuda toplu kıyımları finanse ediyorlar” başlığı altında getirdiği makalesinde, Amerika Birleşik Devletleri ve ortaklarının terörle mücadelede ortak hareket etmeleri gerektiği yönündeki ısrarlarına rağmen, Suudi Arabistan ve Körfezdeki krallık rejimlerine cihadçıların finanse edilmesini durdurmaları için yeteri derecede baskı yapamadıklarını belirtti.
Yazar, Amerikan istihbarat cihazı CIA’nin 11 Eylül 2001 saldırılarıyla ilgili yayınladığı bir raporun Kaide örgütünün öyle görünüyorki, başta Suudi Arabistan olmak üzere diğer Körfez ülekelerinden bağış toplayanlara dayanan finansörlere ve aracılardan oluşan temel bir gruba dayandıklarını belirtti.
Gizli belgelerin ortaya çıkarılmasında uzman Wikiliks sitesinin sızdırdığı ve 2009 yılına uzanan ABD büyükelçilerinde terörün finanse edilmesiyle ilgili telgrafta, eski ABD Dışişleri Baknı Hillary Clinton’un, dünyanın dört bir yanındaki terör gruplarının finanse edilmesinde en önemli kaynakların başını Suudi Arabistan’ın çektiğini söyledi.
Yazar, Suudi Arabistan ve diğer ülkelere finansı durdurmaları için baskı yapılmaması sebebinin ABD ve ortaklarının yakın ortağı rahatsız etmeme isteğinden kaynaklandığını açıkça ortaya serdiğini ifade etti.
Suriye’nin BM’deki daimi temsilcisi Beşşar Caferi geçen Perşembe günü, Suriye dahilinde teröristleri desteklemede başka ülkelerin istihbarat cihazlarının işbirliğiyle Suudi Arabistan’ın bariz bir terörü tırmandırma yürüttüğüne işaret etmiş, Hükümet ve istihbarat olarak Suudi Arabistanın tekfiri vahhabi grupları desteklemede parmağının olduğunu açıklamış ve bunun sabit bir gerçek haline dönüştüğünü, sadece bir ay içerisinde 33 medya vesilesinin bu konudan bahsettiğini ifade etmişti.
Caferi, Wall Street Journal ve New York Times gazeteleri ile başka medya sitelerinin, Ürdün ve Lübnan’dan Suriye topraklarına sızan binlerce kiralık Suudili teröristten bahsettiğini ve son günler içerisinde 300’den fazlasının da öldürüldüğüne işaret etmişti.
Gazete, Suud ailesinin Suriye’deki “silahlı grupları finanse etmede uzun süre Katar’ın arka koltuğunu” aldığını ve bu iki ülkenin geçen yaz döneminden itibaren bu dosyayı ellerine geçirdiklerini açıkladı.
Gazete, Suriye’de Suud Politikası müdürleri olan Suudi Arabistan Dışişleri Bakanı Suud el Faysal, istihbarat Başkanı Bender Bin Sultan ve Savunma Bakanı Yardımcısı Selman Bin Sultan’ın Suriye’deki silahlı terör grupları elemanlarını 40-50 bine ulaştırmak için milyarlarca dolar harcamayı planladıklarınıa işaret etti.
Gazete ayrıca, Suud ailesi otoritelerinin ABD Başkanı Barack Obama’nın Suriye’ye savaş açmama kararı ardından çok kızdığını, bu kızgınlığın ABD liderliğinde İran’la nükleer programı konusunda yürüttüğü başarılı görüşmelerle daha da arttığını ortaya çıkardı.