1258’de Moğollar Bağdad’ı yağmalayarak Abbasilerin İmparatorluğunu ele geçirmiş oldular. 1303 yılında radikalcı İslam alimi İbn Teymiyye Moğollara karşı cihadı legalleştiren Memlük Sultanından fetva için emir alır.

 Memlük devletine karşı her çeşit tehdidin yok edilmesi amacıyla Moğollara karşı cihadın yapılması kolay sorunlardan değildi. Moğolların Hanı Mahmud Gazan 1295’te İslamı kabul etti. Pratikte İslam kurallarına uymayan, Moğol yasasına göre yaşıyan Müslüman olmalarına rağmen, İbn Teymiyye’nin kararında onlar İslam inançlarına ihanet etmiş insanlar olarak kabul edilmişti. İbn Teymiyye’ye göre, tam bir sadıklığın olmayışı yüzünden İslam kanununu reddetmekten başka, Moğolların “doğru olmayan” yasaları, İslam kanunun yok edilmesi amacını güdüyordu. Sözü edilen cihad işte bu kararı takip etti, Suriye için tehdit yok edilmişti.

700 yıl sonra Ortadoğu’da IŞİD savaşçıları, “gavurlara” karşı yeniden cihad yürütüyor. Onlar kendilerini İbn Teymiyye’nin takipçileri ilan ederek cihadın sırf siyasi ve savaşçı anlayışından yana çıkıyor. Onlar, Hristiyanlar, Yahudiler değil, Şiilerden ve bunlara eşit başka akımların temsilcilerinden bile nefret ediyor. Örneğin IŞİD Vatikan’daki katolik ve İran’daki Şii kutsal şeyleri yok etmeye niyetleniyor.

İranlı  politikacı ve yazar Hasan Hanizade Rus radyosuna yaptığı açıklamada çarpıcı değerlendirmelerde bulundu.

Hanizade şunları söyledi: IŞİD, ABD ve müteffiklerinin yaratığı. Savaşçılara karşı mücadele yaftası altında Washington Ortadoğu devletlerinin topraklarına sızmak azminde olup iç ve dış politikalarına karışmak niyetinde. Ulusal ekonomilerini planlı olarak yoketmeye çalıştıkları ya da artık yokettikleri, devlet kuruluşlarına zarar verdikleri Suriye ve Irak’ta Batının bu planlarının başarıyla gerçekleştirildiğine tanık oluyoruz.

Asıl bu yüzden IŞİD İran’ı ürkütmeye çalışıyor, güvenliğini tehdit ediyor. Son günlerde ilgili sözleri düzenli olarak duyuyoruz. Fakat İran silahlı kuvvetleri artık IŞİD’den teröristlere karşı mücadele deneyimine sahip. Bundan önce İİC ordusunun birlikleri İran-Irak sınırında IŞİD’li savaşçıların İran’ın kuzey-batı bölgelerine sızmalarına karşı başarılı bir operasyon gerçekleştirmiş oldular. Sırası gelmişken kaydetmek gerek ki, ülkemizin sınır erleri kendilerini çok iyi taraftan sergilemiş oldular. Neticede düşman geri çekilmek değil, koşmak zorunda kaldı. Daha sonra IŞİD İran sınırlarında çıkışlara artık baş vurmadı.

80’li yılların başlarında Amerikalılar Sovyetler Birliğine karşı koymak amacıyla “al-Kaide’yi” yarattılar, bugün ise Ortadoğu’daki ideoloji rakiplerine karşı koymak için IŞİD kuruyor. Vaktiyle “al-Kaide’nin olduğu gibi, bugün IŞİD Amerikan kontrolü altından çıkabilecek, Avrupa ülkelerinde ve Amerika’da terör olayları düzenleyerek Batı’ya çok problem yaratabilecek. Bir gerçek değil ki, IŞİD ileride de Batı’nın çıkarlarına hizmet edecek. Tahminim şöyle: Bir zaman IŞİD ABD için tehdit oluşturacaktır.