– Suriye'deki krizin siyasi çözümü amaçlı olarak İsviçre’de düzenlenen Cenevre II Konferansında Suriye Arap Cumhuriyetinin resmi heyet üyesi Dışişleri ve Gurbetçiler Bakanı Yardımcısı Faysal Mikdat bugün yapılan temasların gündemine ilişkin basın toplantısı düzenledi.

Basın toplantısında Mikdat; Suriye hükümetinin, kimi tarafların gerçekleri çarpıttığı bölgelere son bir ay içinde 4 milyon gıda paketinin geçirildiğini açıkladı.

Mikdat Suriye devletinin tüm resmi ve sivil tüm kurumları aracılığı ile istisnasız tüm bölgelere insani yardım ulaştırmaya çalıştığını ve hiçbir vatandaşı arasında yarım yapmamaya özen gösterdiğini belirtti. Bu konuda en büyük engeli silahlı terör gruplarının engel çıkardıklarına vurgu yapan Mikdat; teröristlerin birçok bölgede insani yardım konvoylarına ateş açtıklarını, bunun da artık herkes tarafından bilindiğine dikkat çekti.

Heyetin Suriye'de yaşananlara ilişkin çarpıtma ve spekülasyonlara kulak vermeyeceğini belirten Mikdat; Suriye'de insani durumların krizin başından beri terör grupları ve onları destekleyenler tarafından kötü amaçlı olarak kullanıldığına vurgu yaptı.

Mikdat; Suriye Arap Cumhuriyeti resmi heyetinin Suriye'de krizi sonlandıracak ve halkın ideallerini gerçekleştirecek herhangi bir kararı almada Suriye yönetimi tarafından gerekli izin, yetki ve onayı aldığına vurgu yaptı. Heyetin uzun zamandan beri bu toplantılara her türlü hazırlığı yaptığını belirten Mikdat; bu bağlamda üstlerine düşen her sorumluluğu üstlenmeye de hazır olduklarını ifade etti.

Heyet üyesi Mikdat; temelde kadınların, çocukların, yaşlıların ve tüm sivillerin Homs’ta sıcak bölgelerden çıkmalarını engelleyenlerin teröristler olduklarına dikkat çekerken, teröristlerin bu sivilleri canlı kalkan olarak kullandıklarını belirtti. Mikdat teröristlerin bu sivillerin çıkmalarına izin vermeleri halinde Suriye hükümetinin gerekli her kolaylığı sağlayacağına vurgu yaptı.

Suriye ve halkına karşı uygulanan katı ekonomik yaptırımların Suriye halkını zor durumda bıraktığını ve bu halkı öldürdüğüne dikkat çeken Mikdat; bu yaptırımların gayrı insani olduğunu ve luslar arası kanunlara ihlal teşkil ettiğine dikkat çekti. Mikdat buna rağmen söz konusu yaptıırmların temaslarda tartışılmadığını, çünkü bu yaptırımları uygulayan devletlerin bizzat kendilerinin terör gruplarına desteklerinin yanı sıra talimat ve direktiflerde bulunma amacıyla ‘muhalefet’ olarak adlandırılan koalisyona oturumlar düzenlediğinin bilindiğinin altını çizdi.

Suriye resmi heyetinin her düşünceye ve konuya açık olduğunu söyleyen Mikdat herhangi bir konunun masaya yatırılmasından endişeleri olmadığını, tam aksine Suriye'nin krizden çıkmasının yolu her konuyu masaya yatırıp tartışılmaktan geçtiğine inandığını sözlerine ekledi.

Cenevre II Konferansında öncelikli olarak tartışılması gereken ilk bendin terör olması gerektiğini vurgulayan Mikdat; Suriyelilerin ölüm ve yıkım içinde oldukları bir zamanda diğer bentleri tartışmanın anlamsız olduğunu söyledi. Mikdat terör ve kaso olduğu sürece diğer durumları düzeltmenin mümkün olmadığını, dolayısıyla diyalogu yönetenlerin bu noktalara dikkat edip gerekli yönlendirmelerde bulunmaları önemini ifade etti.

Bu arada Cenevre II Konferansına katılan Suriye Arap Cumhuriyetinin resmi heyeti ile ‘Muhalefet’ olarak adlandırılan koalisyon heyeti arasında gerçekleşen sabah oturumu sona erdi.

Suriye haber ajansı SANA’nın Cenevre’deki delegesi resmi heyetin oturumda insani yardımların yaklaşık bir yıldan fazla bir süredir sadece Homs’a değil tüm bölgelere BM ile işbirliği ve koordinasyonla geçirildiğini belirtirken bunun Cenevre II konferansıyla ilgisi olmadığını belirttiğini aktardı. Delege resmi heyetin insani yardım konusunda Adra İşçi siteleri, Fua, Nübbül ve Zehra gibi bölgelerin de öncelikli olmasına ısrar ettiğini aktardı.

Suriye'nin resmi heyeti aynı zamanda yurt genelinde herhangi bir bölgenin başka bir bölgeden üstün tutulmamasına ısrar ettiğini, Suriye devletinin hiçbir vatandaşını diğer vatandaşından ayırt etmeme özeninde olduğunu vurguladı.

Resmi heyet ‘muhalefet’ olarak adlandırılan koalisyon heyetinden Suriye bölgelerinde kontrolleri altındaki silahlı gruplar konusunda açık bir portre takdim etmesini talep ederken, koalisyon heyeti bunu reddetti.

Görüşmede ayrıca Suriye devletinin tüm sivil tutukluları serbest bırakmaya hazır olduğunu ifade eden resmi heyet, fakat koalisyon heyetinin silahlıların ellerinde bulunan kaçırılmış ve rehine olarak kullanılan vatandaşların adlarına ilişkin herhangi bir liste takdim etmeyi reddettiğine dikkat çekti.

Heyet görüşmelerde hiçbir şeyin tartışılmasına karşı olmadığının altını çizerken, fakat Suriye'de terörün bulunduğu sürece herhangi bir siyasi durumun nasıl tamamlanacağı sorusuna dikkat çekti.

Resmi heyete yakın kaynaklar ‘muhalefet’ olarak adlandırılan koalisyon heyetinin sabah oturumunun ilk yarısının tamamında sadece ve sadece Homs Kentinden söz ettiklerine dikkat çekerken, bunun arkasındaki nedenlere işaret etti.

Akşam saatlerinde iki heyet arasında ortak oturumların olmayacağını söyleyen resmi heyet; iki heyetin ayrı ayrı olarak BM Suriye özel temsilcisi el Ahdar el İbrahimi ile görüş alışverişi oturumunda bulunacağını belirtti.

Görüşmede ‘muhalefet’ olarak adlandırılan koalisyon heyeti ‘silahlı gruplara herhangi bir otoriteleri olmadığını ve sadece onlarla temaslarda bulunduklarını’ belirtirken Suriye'nin resmi heyeti İbrahimi’ye bu durumda koalisyon heyetinin üstüne uzlaşılacak herhangi bir konuyu nasıl hayata geçirebileceğini sordu.

Resmi heyet daha önce, bu süreç yada daha sonra Suriye'nin herhangi bir bölgesine giren yada girecek olan herhangi bir insani yardım konvoyunun Cenevre II Konferansı çalışmaları ile hiçbir ilgisinin olmadığını belirtirken, bu yardım konvoylarının Suriye'de işbirliği içinde olan BM örgütleri ile iki yıldan beri çerçevesinde çalışılan anlaşma kapsamında olduğunu ifade etti.

Suriye Arap Cumhuriyetinin resmi heyeti BM temsilcisi İbrahimi’den Francis Kilisesinde rehine alınan onlarca vatandaşın serbest bırakılmaları için koalisyon heyetine baskı uygulamasını talep ederken, heyet bu konuda çalım yapıp kaçmaya devam ediyor.

Suriye'nin resmi heyeti ulusal uzlaşma konusunda Berze ve daha başka bölgelerde başarılı deneyimlerin yaşandığına dikkat çekerken, bu deneyimin başka bölgelerde de hayata geçirilebileceklerine vurgu yaptı.

Bu arada resmi heyet oturuma girmeden önce iki heyet arasında dün yapılan oturumda Homs Kentine ilişkin herhangi bir anlaşmanın yapılmadığını belirtirken, görüşmelerde Suriye'nin tüm bölgelerinin ayı öneme haiz olmaları gereğini vurguladı.