Suriye'nin düşürdüğü Türk Uçağıyla ilgi dünya medyasından farklı değerlendirmeler geliyor. İngiltere'de yayımlanan El Kuds Arabi gazetesi baş yazarı düşürülen uçakla ilgili Suriye'nin vermek istediği mesajları sıraladı. İşte o yazı..
Londra’da yayınlanan El Kuds El Arabî gazetesindeki başyazısında Abdülbari Atvan, bir Türk savaş uçağının belirsiz bir görevi yerine getirmek üzere iki ülke sınırlarında seyrederken Suriye uçaksavarları tarafından düşürülmesinin, Batı’nın ve bilhassa bölgedeki Arap müttefiklerinin zihinlerini karıştırdığını yazdı.
Atvan şöyle yazdı: “Türkiye Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan’ın, Genelkurmay, Savunma Bakanı, Dışişleri Bakanı, Devlet Bakanı ve MİT Müsteşarı’nın katılımıyla kriz toplantısı düzenlemesi, olayın önemini ve karşılıksız bırakılmaması gerektiğini gösteriyor.”
Son kırk yıldır Türkiye-Suriye ilişkilerinde bazı sorunların yaşandığını, ancak sorunların hiçbir zaman uçak düşürme boyutuna ulaşmadığını belirten Atvan, “Suriyeli makamlar böyle bir girişimde bulunarak zayıf olmadıklarını ve savaştan korkmadıklarını göstermek istemiş olabilir” diye yazdı.
Suriye’nin öncelikli mesajının Suriyeli muhaliflere yönelik yardımlarında aşırıya kaçarak onları modern savaş araçlarıyla donatan ve Türk topraklarını selefi grupların Suriye güzergâhına dönüştüren Türkiye’ye yönelik olduğunu kaydeden Atvan, “Suriye, yalnızca Suriyeli muhaliflere değil, bütün dünyadaki karşıtlarına zayıf olmadığı ve savaştan korkmadığı mesajını vermek istemiş olabilir” dedi.
Atvan şunları ekledi: “Suriye ikinci etapta NATO’ya, özellikle de Amerika’ya mesaj vermiş, Suriye’nin Libya’ya benzemediğini ve Suriye’ye yönelik her türlü askerî operasyonun, ezcümle hava saldırısının, karşılıksız kalmayacağını bildirmek istemiş olabilir.”
Abdülbari Atvan, mesajın üçüncü muhataplarının, bazı Arap ülkeleri, özellikle Türkiye üzerinden Suriye’deki silahlı unsurlara silah ve modern donanım sağlayan Körfez İşbirliği Konseyi üyesi ülkeler olabileceğini belirtti.
Atvan, Suriye’nin son olarak halkına mesaj göndermek ve devletin hâlâ tek parça olduğunu ve bütün yabancı komplolara karşı koymaya muktedir olduğunu göstermek istemiş olabileceğini ifade etti.
El Kuds El Arabî’nin editörü Atvan ayrıca şöyle diyor: “Erdoğan’ın komşularla sıfır sorun ve Türkiye’nin dünyanın on yedinci ekonomik gücüne dönüşmesi stratejisi yavaş yavaş bozulmaktadır. Bu stratejideki ilk çatlak Suriye’de yaşandı. Suriye’nin bu girişimi, iki ülke arasında bir savaşa yol açarsa söz konusu strateji tamamıyla yok olabilir.”
“Suriye’nin Libya olmadığı ve Beşar Esed’in de Muammer Kaddafi’den çok farklı olduğu gerçeğinin daima göz önünde tutulması gerektiğine” işaret eden Abdülbari Atvan, “Suriye güçlü bir cephaneliğe, ezcümle S-300 uçaksavar füzelerine sahip ve bu füzelerle kolaylıkla saldırgan uçaklara karşı koyabilir. Oysa Libya, bir Lockerby uçağından başka -tabii eğer gerçekten bu uçağın düşürülmesinde Kaddafi rejiminin parmağı varsa- hiçbir Batı uçağını düşüremedi” diye yazdı.