Independent gazetesinin Ortadoğu uzmanı yazarı Patrick Cockburn Şam’dan gazetesi için kaleme aldığı son yazısında, Suriye’deki savaşla ilgili gelişmelerin uluslararası kamuoyuna yanlış aktarıldığını iddia etti.
Uluslararası kamuoyunda ‘iyilerle, kötüler arasında bir savaş’ şeklinde çizilen savaş resminin doğru olmadığını belirten Cockburn, ‘Esad yönetiminin devrilmek üzere olduğu’ yönündeki haberlerin de yanlış olduğunu yazdı.
Cockburn yazısının başında son günlerde Suriye kamuoyunda büyük ses getiren ancak ana akım medyada fazla işlenmeyen dehşetengiz bir videoya değindi.
Videoda Suriyeli muhalifler küçük bir çocuğa sivil bir kişinin kellesini kestiriyor.
Çocuğun pala darbelerinden sonra büyükler yerde yatan kişinin başını bedeninden kopartıp tekbir getiriyor.
Ordunun strateji değişikliği
Cockburn Suriye savaşı dönemindeki en korkunç videolardan biri olduğunu söylediği bu videonun, ülkedeki bazı Sünni militanların etnik nefretini gösterdiğini belirtiyor ve bu olayın Irak’ta El Kaide militanlarının yaptığı eylemlere benzediğinin altını çiziyor.
Cockburn 130 ülkenin Suriye Devrimi ve Muhalif Güçler Ulusal Koalisyonu’nu Suriye halkının meşru temsilcisi olarak tanırken Amerika Birleşik Devletleri’nin aynı dönemde Suriye’deki isyancı gruplardan El Nusra Cephesi’ni terörist örgütler listesine aldığını hatırlatıyor.
Yazar, bu örgüte yönelik ABD’nin terörizm suçlamalarıyla Suriye yönetiminin terörizm suçlamalarının aynı olmasının paradoksal bir durum yarattığını da belirtiyor.
10 gündür bulunduğu Şam’da, yabancı medyanın ve yabancı liderlerin verdiği bilgilerle bağdaşmayan, farklı bir Suriye resmiyle karşılaştığını belirten yazar, ‘Esad yönetiminin yıkılmanın eşiğinde olduğu’ bilgisinin de doğru olmadığını belirtiyor.
Cockburn’e göre Suriye ordusu bir strateji değişikliğine giderek savunma gücünün az olduğu, kentlerden uzak kesimlerinden çekildi ama bunun yerine kent ve kasaba merkezlerini savunmaya yoğunlaştı.
Esad yönetiminin diplomatik ve askeri açıdan güç kaybettiğinin doğru olduğunu belirten Cockburn bununla birlikte Libya’daki gibi bir uluslararası müdahale olmadığı takdirde yönetimin tam anlamıyla çöküşünün önünde uzun bir yol bulunduğunu söylüyor.