Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Mehmet Görmez, ‘29. Uluslararası Vahdet Konferansı'na katılmak üzere gittiği İran ziyareti kapsamında resmi temaslarına başladı.
İlk olarak İran Hac ve Ziyaret Kurumu Rehberlik Makamı Temsilcisi Gazi Asger’i ziyaret eden Diyanet İşleri Başkanı Görmez, geçtiğimiz hac döneminde yaşanan kazalarda hayatını kaybeden İran vatandaşları için taziye dileklerini yineledi.
Hac ibadeti sırasında yaşanılan Mina’daki izdiham ve vinç kazasını, üzerinde çalışılmayı ve ders çıkarılmayı gerektiren çok önemli iki hadise olarak değerlendiren Başkan Görmez, her iki hadisenin de Müslümanlığın ve dindarlığın çelişkilerini ifade etmesi bakımından önem arz ettiğini belirterek, “Vinç kazasında yaralı insanlar ambulanslar beklerken, onların mümin kardeşlerinin tavafa devam etmesi anlaşılır birşey değil. Bazı yaralılar henüz hastaneye taşınmadan namaza durulması da anlaşılacak bir şey değil. Bu biz müslümanların insana verdiğimiz değer konusunda düşüncelerimizi yeniden gözden geçirmemizi gerektiriyor” dedi.
Teknik sebepler üzerinde durulacağını ancak fikir ve düşünceden kaynaklanan sebeplerin çok daha önemli olduğunu vurgulayan Başkan Görmez, şöyle konuştu;
“Hadisenin sebepleriyle ilgili müzakere edip, nasıl önlemler almamız gerektiğini düşünürken, yine birbirimizi suçlamayı tercih ettik…”
Hadisenin sebepleriyle ilgili oturup birlikte müzakere edip, bir tek canın bile ölmemesi için nasıl önlemler almamız gerektiğini düşünürken, yine birbirimizi suçlamayı tercih ettik. Birbirimize doya doya taziyelerimizi bile sunamadık. Bu büyük hüznü birlikte paylaşarak o hüzünden bir muhabbet devşiremedik.
“Bu işin suçunu sadece Suud’a yüklememiz doğru değil…”
Suudi Arabistan, Mekke ve Medine’yi genişletmek için sürekli bir gayret içindedir. Ancak mekanları genişletmekle beraber zihnimizi ve gönlümüzü genişletmeye de ihtiyacımız var. Eğitim konusu en önemli konu olarak karşımızda duruyor. Bu noktada biz ümmetin diğer fertleri olarak, bu işin suçunu sadece bu konuda Suud’a yüklememiz doğru değildir. Eğer eğitim verilecekse, herkes kendi ülkesinde en güzel eğitimleri vermek durumundadır.
“Arafat’taki bütün çadırlara klima…”
Önümüzdeki yıllarda Hac çok daha sıcak mevsimlere gelecek. Biz bu sene eğer başarırsak şöyle karar verdik, Arafat’taki bütün çadırlar yüksek çadırlar olacak ve her çadırda klima ve soğuk su olacak. Bunu yapmadığımız zaman birçok insan orada çok büyük zorluklar çeker. Hele yaşlı insanların o sıcakta o çadıra dayanmaları birkaç saatte olsa mümkün değildir.
“Diyanet’in aldığı tedbirler Türk hacıları açısından facianın önüne geçti…”
Diyanet İşleri Başkanlığı, fıkhi olarak üç önemli tedbir aldı. Birinci olarak Türk hacıları Müzdelife’de namazlarını kıldıktan sonra orada gecelemiyor. Güneşin doğuşuyla birlikte hep beraber hareket edilirse çok büyük izdihamlara yol açılabilir. Gece de ‘Şeytan taşlamaya’ gidiyorlar. Bu fıkhi tedbirler bizim hacılarımızın o saatte orada olmalarının önündeki en büyük engeldi. Bütün dünya hacılarının da bu tedbirler üzerine düşünmesi gerektiğini ifade etmek isterim.
Hac ve Ziyaret Kurumu Rehberlik Makamı Temsilcisi Asger ise, öncelikle Başkan Görmez’e ziyaretinden ve taziye dileklerinden dolayı bir kez daha teşekkür ederek, iki ülkenin hac kurumları arasında yakın ilişkilerin varlığından dolayı memnun olduklarını kaydetti.
Mina hadisesinin herkes için bir işaret olduğunu dile getiren Asger, “Hacda meydana gelen bu hadiselerde görüş birliğinde olup tedbir almazsak bu hadiseler tekrar edebilir. Önümüzdeki sene için sizinle birlikte bir kaç oturum düzenleyip yeni çareler düşünelim. Mina’daki izdiham ve vinç kazasından sonra Hac zarar gördü. Hacca insanlar farklı bir gözle bakmaya başladı. Üst üste yığılmış cenazeler ve bunların fotoğraflarının dünya basınında yayınlanması hacca büyük zarar verdi. Haccı batılıların gözünde farklı bir yere oturttu” dedi.
Asger, bu acı hatıranın zihinlerden silinmesi için diğer ülkelerin hac teşkilatları ile işbirliği yaparak bu konuları görüşme çağrısında bulundu.
Başkan Görmez ve heyeti, ziyaretin ardından Hac ve Ziyaret Kurumunda bulunan Mekke ve Medine müzesini gezdi.