Başbakan Erdoğan tarafından açıklanan "Demokratikleşme Paketi" muhalefe ve Sivil Toplum Örgütlerinden de tepki geldi.
Paket "Demokratikleşme" ismini haketmiyor
CHP Grup Başkanvekili Akif Hamzaçebi de paketi, "Çok zayıf, çok güçsüz ve demokratikleşme ismini hak etmeyen bir paket" olarak nitelendirdi. Hamzaçebi, 11 yıldır iktidarda olan partinin, 11 yıllık beklenti sonucunda hazırladığı paketi, demokratikleşme paketi olarak sunduğunu söyledi. Hamzaçebi, demokratikleşme paketi olarak sunulan bu paketin, 11 yıllık tecrübeyi, birikimi, ülkenin ve toplumun ihtiyaçlarını kesinlikle karşılamadığını ifade etti. CHP Grup Başkanvekili Hamzaçebi, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun, daha sonra konuya ilişkin kapsamlı bir değerlendirme yapacağını sözlerine ekledi.
Paket siyasal bölücülüğün dayatması altında hazırlanmış
MHP Grup Başkanvekili Vural:-"Bu paketin, tamamıyla terör örgütünün ve siyasal bölücülüğün gölgesi ve dayatması altında hazırlandığı gayet açık"-"İsimlerin değiştirilmesi, andın kaldırılması, klavyelere özgürlük, alfabenin değiştirilmesi, özel okullarda eğitim hususları PKK ve BDP'nin nihai hedeflerine ulaşmak için birer araçtır"-"Başörtüsü konusunda rahatlama temin edilmesini doğru buluyoruz"
MHP Grup Başkanvekili Oktay Vural, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın açıkladığı Demokratikleşme Paketi'ne ilişkin, "Bu paketin, tamamıyla terör örgütünün ve siyasal bölücülüğün gölgesi ve dayatması altında hazırlandığı gayet açık" dedi.
Pakette AKP’nin oy kaygısı var
Saadet Partisi Genel Başkanı Prof. Dr. Mustafa Kamalak "Sayın Başbakan'ın açıkladığı pakette, demokratikleşme kaygısından çok AKP'nin oy kaygısını gördük. Bu paket Türkiye'nin geleceğinden çok AKP'nin geleceği düşünülerek hazırlanmış bir pakettir" değerlendirmesinde bulundu.
Bu tür küçük kurnazlıklara artık yer
Cem Vakfı Genel Başkanı Prof.Dr. Doğan, “ "Başbakan beni şaşırttı. Danışmanlarımı bu metni hazırladı ve o da düşünmeden mi konuştu, böyle bir şey diyeceği… Çünkü hem ayrımcılığın üstüne gideceksiniz, gideceğim diyorsunuz hem de bir taraftan Alevi ayrımını kendiniz resmen teşhir ediyorsunuz. Alevilerin yıllardır istedikleri temel hak ve özgürlüklere ilişkin özellikle dini inançlara ilişkin hak ve özgürlüklerden tek kelime söz etmeyeceksiniz, herhangi bir şekilde dile getirmeyeceksiniz. Ama ne diyecek ben size başbakan ‘ın vereceği cevabı da söyleyeyim. ‘Efendim bu ilk pakettir. Bu zaten son değildir. Başka paketlerde gelecektir.’ Bu yanıt bunun özrü olamaz. Bunun özrünün cevabı olamaz böyle bir cevap.
Bu itibarla bence günlerce Rumeli’nin hortlağı gibi ha geldi ha gelecek şeyiyle vatandaşı televizyonlara kilitleyerek, bu beklentileri yarattıktan sonra, Nevşehir Üniversitesi’ni de işte Hacı Bektaş-ı Veli Üniversitesi olarak değiştirdik. Daha ne istiyorsunuz tavrı, fevkalade utanç vericidir. En hafif en az deyimiyle onu da Sayın Başbakan ve ona danışmanlık yapanlar düşünsün" diye konuştu.
Başbakan barış adamı değil savaş adamı arıyor
Demokratikleşme Paketi’nde Alevilerin beklentilerin hemen hemen hiç karşılanmadığını belirten Doğan, “Başbakan’a sözüm oydu, ben de bu işlerden çekileceğim. Çünkü Sayın Başbakan savaş adamı arıyor, barış adamı aramıyor" dedi ve son kararını vermek için birkaç gün düşüneceğini açıkladı.
Alevilere yönelik bir şey görmedik
Pir Sultan Abdal Kültür Derneği Genel Başkan Yardımcısı ve Tokat Şube Başkanı Muharrem Erkan, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın açıkladığı demokratikleşme paketinden beklediklerini bulamadıklarını söyledi. Erkan, "Aleviler için pakette hiçbir şey göremedik. Cem evlerinin yasal statüye kavuşturulması, cem evlerinin imar planı içerisinde yer alması konusunda da en ufak bir adım atmadığı gibi ağzında da en ufak bir söz duymuş değiliz" dedi.
***
NOT: Biz bu pakette demokrasiye katkı yapacak bir şey göremedik. Biz özgürlük, eşitlik ve adaleti tesis ve garanti edecek, vatandaşın bütün kesimlerinin çöpe değil, meclise yansıtılacağı, göstermelik değil gerçekçi bir demokrasi istiyoruz. Açıklanan demokrasi paketinde bunu temin eden bir şey var da biz göremiyorsak, görebilenler lütfen bize de göstersinler.