Amerika’nın Libya büyükelçisinin de aralarında bulunduğu dört büyükelçilik görevlisi, Bingazi’deki Amerikan konsolosluğuna öfkeli bir kalabalık tarafından düzenlenen saldırıda öldürüldü.
Amerika’da çevrilen ve Hazreti Muhammed’e hakaret eden bir amatör filmi protesto eden göstericiler, konsolosluğa silahlarla saldırdı ve binayı ateşe verdi.
Christopher Stevens, Dışişleri Bakanlığı’nın bölgedeki en deneyimli diplomatlarından biriydi ve 21 yıldan bu yana Bakanlık görevlisiydi. Stevens dört aydan az bir süre önce Libya’ya atanmıştı.
Beyaz Saray Bingazi’deki diplomatik temsilciliğe düzenlenen saldırıyı sert bir dille kınadı. Başkan Barack Obama tarafından yapılan yazılı açıklamada, Libya’daki diplomatik personelin korunması için tüm gerekli kaynakların seferber edildiği bildirildi. Beyaz Saray başka dini inanışları aşağılama çabalarını reddederken, aynı şekilde kamu görevlilerinin hayatına mal olan bu tarz anlamsız şiddet olaylarına da karşı olduğunu belirtti. Başkan Obama’nın açıklamasında, öldürülen Büyükelçi Christopher Stevens’ın, Amerika’nın cesur ve örnek temsilcilerinden biri olduğuna dikkat çekildi.
Dışişleri Bakanı Hillary Clinton tarafından yapılan açıklamadaysa öldürülen bir diğer büyükelçilik görevlisinin kimliğinin Sean Smith olduğu bildirildi. Bakanlık, diğer iki yetkilinin halen ailelerinin bilgilendirilmesinden dolayı kimliklerinin henüz açıklanmadığına dikkati çekti.
Libya İçişleri Bakan Yardımcısı Wanis el Şerif, büyükelçinin saldırı sırasında Bingazi’deki konsoloslukta olduğunu ve diğer üç büyükelçilik yetkilisiyle birlikte öldüğünü bildirdi. El Şerif, silahlı bir grubun “intiharı aratmayacak şekilde” konsolosluğa saldırdığını söyledi, Amerikan konsolosluğunu yeterli önlem almamakla suçladı.
Ancak bir Libyalı yetkiliyle konuşan Reuters haber ajansı, büyükelçi ve üç görevlinin araçlarına roket isabet etmesi sonucu hayatlarını kaybettiğini bildirdi. Associated Press haber ajansı da, Büyükelçi Stevens’ın personeli tahliye amacıyla konsolosluğa gittiği sırada öldürüldüğünü duyurdu.
Daha önce ulaşan bilgiler, İslamcı Ensar el Şeria adlı örgütün otomatik silahlar ve roketatarlarla Bingazi’deki konsolosluğa saldırdığı yönündeydi.
Amerika Dışişleri Bakanı Hillary Clinton, dün Bingazi’deki saldırıda bir görevlinin öldüğünü doğrulamış ve saldırıyı en sert biçimde kınamıştı. Clinton, bazılarını internette yayınlanan kışkırtıcı bir materyal yüzünden gösterdiği acımasız tepkiyi haklı çıkarmaya çalıştığına dikkati çekti. Dışişleri Bakanı, diğer dinleri aşağılamaya çalışan tüm kasıtlı çabaları kınadığını söylemekle birlikte, bu tarz şiddet içeren tepkilerin haklı gösterilemeyeceğini söylemişti.
Filme tepki gösteren Mısırlı göstericiler de Kahire’de Amerikan büyükelçiliğinin önünde eylem yaptı. Göstericiler büyükelçiliğin duvarlarına tırmanarak göndere asılı Amerikan bayrağını aldı, yerine siyah İslami bir pankart astı. Kahire’de aşırı dinciler tarafından düzenlenen gösteriler büyükelçilik dışında sabaha kadar sürdü.
İki ülkedeki gösteriler de Amerika’da 11 Eylül terör saldırılarının 11’inci yıldönümüne denk geliyor.
Gösterilere, İsrail asıllı Amerikalı yapımcı Sam Bacile’in çevirdiği ve Amerika’da yaşayan Mısırlı Kıpti bir grup tarafından finanse edilen bir film yol açtı. Tüm dünyadaki Kıpti liderler filmi kınadıklarını bildirdi.
Orijinali İngilizce olan filmin kendisi ve Arapça dublajlı 14 dakikalık fragmanı YouTube sitesinde yayınlandı. Film Hazreti Muhammed’i babası belli olmayan bir çocuk, çocukların istismarını ve evlilik dışı ilişkiyi teşvik eden bir haylaz olarak gösteriyor. Fragmanın birçok bölümünde İslam dini aşağılanırken, Kuran’ın Hazreti Muhammed’in eşi Hatice’nin kuzeni tarafından Tevrat ve İncil’den ifadeler alınarak yazdığı uydurulmuş bir kitap olduğu iddia ediliyor.
Associated Press ajansı, filmin yapımcısı, Californialı emlakçı Sam Bacile’in gizlendiğini bildirdi. İslam’ı bir “kanser” diye tanımlayan Bacile, filminin İslam’ı kınayan kışkırtıcı siyasi bir propaganda olduğunu savundu.
Film dün ilk kez uluslararası gündeme getiren kişiyse Floridalı rahip Terry Jones oldu. 2010 ve 2011 yıllarındaki Kuran yakma tehditleriyle Afganistan’da çok sayıda kişinin öldüğü gösterilere yol açan Rahip Jones, fimin Müslümanlara saldırmayı değil, “İslam’ın yıkıcı ideolojisini” ortaya koymayı amaçladığını bildirdi.
Geçen yıl diktatörlük rejimlerini yıktıktan sonra bir geçiş dönemi yaşayan Libya ve Mısır’da ilk kez Amerikan diplomatik temsilcilikleri bu denli bir saldırıya hedef oluyor.
Bingazi ve Kahire’deki saldırılar arasında ilişki olup olmadığıysa araştırılıyor. Geçen yıl Libya lideri Muammer Kaddafi rejimine karşı devrimi başlatan Bingazi, aynı zamanda aşırı dincilerin de kalesi durumunda.