Amacı ulusal ve uluslararası düzeylerde hukukun üstünlüğü ile ekonomik büyüme, sürdürülebilir kalkınma, açlık ve yoksulluğun kaldırılması arasında bir bağ olduğunu vurgulayan toplantıya 80 üledenin devlet ve hükümet başkanları ile bakanlar katılıyor.
Toplatının başlangıcında konuşan Genel Sekreter Ban Ki-moon, üye devletlere hem ulusal hem de uluslararası düzeylerde, seçim yapmadan hukukun eşit olarak uygulanması ve 1945 yılında hukuki ihtilafları çözmek üzere kurulan, Birleşmiş Milletler'in başlıca yargı organı olan Lahey merkezli Uluslararası Adalet Divanı (ICJ)'nın kararlarına uymaları çağrısında bulundu.
Toplantıda konuşan Genel Kurul Başkanı Vuk Jeremic de uluslararası hukukun büyük küçük zengin veya yoksul tüm üye devletler tarafından benimsenmesi gerektiğinin altını çizdi.
Toplantı sonuç belgesinde Uluslararası Ceza Mahkeme'sinin hükümlerini kabul etmeyen ülkelere kabul etmeleri yönünde çağrı yapıldı. Bugüne kadar 121 ülke Uluslararası Ceza Mahkemesi'ni kuran anlaşmayı onaylamış bulunuyor.
Belgede, "Soykırım, savaş suçları, insanlığa karşı işlenen suçlar ile birlikte uluslararası insani hukuk ve insan hakları hukukunun ihlali suçlarının cezasız kalmasına hoşgörü gösterilmeyeceğini garanti ederiz" denildi.
Belge ayrıca kadınların erkeklerle tam eşit olarak hukukun üstünlüğünden faydalanmaları gerektiğinin ve çocukların ayrımcılık, şiddet, taciz ve sömürüden korunmaları gerektiğinin altını çizdi.
Ban, toplantının bir dönüm noktası olduğunu ancak şimdiki zorluğun konunun takibinin yapılması ve daha iyi bir gelecek kurmak adına hukukun üstünlüğünün derinleştirilip geliştirilmesi gerektiğini belirtti.
Toplantıda konuşan Uluslararası Adalet Divanı başkanı Peter Tomka da Birleşmiş Milletler'e üye 193 ülkeden sadece 67'sinin Adalet Divanı'nın zorunlu hükümlerini kabul ettiğini belirtti.
