Suriye’deki radikal İslamcılar, ABD ve Avrupa’dan gelen militanları ülkelerine geri döndükten sonra eylem gerçekleştirmeleri için intihar komandosu olarak eğitime tabi tutuyor. Söz konusu bilgi, kendi hükümetleri tarafından uzlaşmaz Suriye muhalefetine verilen desteğe gözlerini kapatan Amerikalıları ve Avrupalı tabir –i caizse ‘‘şoke’’ etti. ABD’nin ve Avrupa’nın Suriye ile ilgili olarak yıllardır izlemiş olduğu politika, çatışmanın binlerce kilometre uzağında bulunan sıradan vatandaşları vurabilecek duruma gelmiştir.

Batı’lı istihbarat kuruluşlarının temsilcilerinden oluşan bir heyet, geçtiğimiz günlerde Şam’a gizli bir ziyaret gerçekleştirdi ve Suriye Hükümeti ile ülke toprakları üzerinde bulunan terörist hazırlık kamplarının sayısı da dahil olmak üzere güvenlik hususunda pek çok konuyu istişare etti. Cumhurbaşkanı Beşar Esad’ın ve yardımcılarının iktidarını ve yetkisini reddeden Washington ve Brüksel’in yine de Esad rejimi ile istişare yapıyor olması da ayrıca manidardır.

Edinilen son bilgilere göre, Suriye’deki radikal silahlı muhalif gruplar saflarında Arap ve Afrika kökenli 700 Fransa ve 500 İngiltere vatandaşının yanı sıra, Batı’lı ülkelerden gelen pek çok militan da bulunuyor. Fransız İçişleri Bakanı Manuel Vals, geçtiğimiz günlerde yaptığı açıklamada, Avrupa vatandaşlığı bulunan aşırılık yanlısı militanların güvenlik açısından ‘‘en ciddi tehdit unsurları olduklarını’’ ifade etti.

Konuyla ilgili olarak görüşlerine başvurduğumuz Avrupa Enstitüsü uzmanlarından Dmitri Danilov, söz konusu tehdidin Suriye’deki çatışmaların başladığı andan itibaren zaten bilindiğini, buna karşın Avrupa’da ancak şimdi farkına varılıp, konuşulmasının ise garip olduğunu ifade ediyor:

Avrupa ve Amerika’dan gelen militanların şu an Suriye muhalefeti saflarında silahlı mücadele içerisinde oldukları gayet iyi bilinmektedir. Bu militanlar, geldikleri ülkelerde ileride gerçekleştirilebilecek ‘‘istikrarsızlaştırıcı’’ nitelikteki eylemlerde gerçekten kullanılabilirler. Bu ve buna benzer tehditler ile mücadele yöntemleri üzerinde daha önceden elbette bir takım çalışmalar yapılmıştır ve bir takım tedbirler alınmış durumdadır. Ancak bu seferki tehdidin etkili olabileceği alan çok genişlemiştir ve kendisine engel olmak bir hayli zorlaşmıştır.

Scotland Yard Terörle Mücadele Dairesi Müdürü Richard Walton, kısa bir zaman önce yaptığı açıklamada, İngiltere’ye döndükten sonra burada terör eylemi yapmak için hazırlık yapmış olan İngiliz İslamcı militanlar hakkında bilgi sahibi olduklarını ifade etti. Bu arada, Avrupalı militanlar Suriye’ye gitmeye devam ediyor. İngiltere istihbaratı, Suriye’ye giden iki militan adayını geçtiğimiz günlerde yolda yakalamayı başardı ve yakalanan bu kişilere ‘‘terör eylemine hazırlık yapma’’ suçlaması yöneltildi. Bu örnekte Avrupalı istihbarat teşkilatlarının alışılmışın dışında, ancak çok geç kalmış yeni bir yöntemi uygulamaya koyduklarını ifade edilebiliriz.

Suriye’de on binlerce yabancı paralı asker savaşıyor ve bunların kana susamışlıkları ve iştahları her geçen gün artıyor. Bu militanların eylem potansiyelleri, artık mevcut çatışma bölgesinin dışını da kapsamı altına almış bulunmaktadır. Bu sebeple, söz konusu meselenin derhal çözülebilmesi adına uluslararası kamuoyunun sorumlu üyelerinin alacakları karar son derece kritik olmaktadır. Aksi takdirde hastalık yayılarak etkisini arttırmaya devam edecektir.