Bağdat’ta yapılan İran ve 5+1 müzakereleri sonunda basına açıklamada bulunan Celili, ‘’Bugün tamamlanan şey İran’a baskını yönteminin sonuçsuz kaldığının göstergesidir ve müzakerelerin başarısının sadece işbirliği stratejisi garantileyebilir’’ dedi.
Bağdat görüşmelerinin yoğun ve uzun geçtiğini hatırlatarak, fakat görüşmelerin taraflar arasında sonuçlanmadığını belirten Celili, Bağdat müzakerelerine katılan tarafların, şeffaf ve açık bir görüşme yaptığını hatırlatarak, "Bağdat görüşmelerinin, tarafların karşı görüşlerini yakından öğrenme fırsatı oluşturduğunu" söyledi.
İran tarafından üç yıl önce, 5+1 grubuna verilen kapalı öneri paketine işaret eden Said Celili, 'Biz söz konusu öneri paketinde görüşmeler için tutumlarımızı ortaya koyduk. Barış ve güvenliğin sağlanması için muhtelif alanlarda işbirliği ve istişare potansiyelinin olduğuna inanıyoruz" dedi.
İran ulusal güvenlik yüksek konseyi sekreteri Said Celili, İstanbul görüşmelerinde, tarafların, nükleer olan ve olmayan konular üzerinde görüşmeler için mutabakata vardıklarını hatırlatarak, "Biz nükleer programlar için işbirliği konusunda ciddi bir öneride bulunduk. Bu görüşmelerde, İran İslam cumhuriyetiyle nükleer işbirliği ve İran halkı başta olmak üzere halkların hakları dikkate alınmalı. Biz, barış amaçlı nükleer teknolojiyi NPT sözleşmeleri kapsamında, NPT üyesi ülkelerin bütün haklarının kullanılması gerektiğine inanıyoruz. Ve "Barışçı nükleer enerji herkese, nükleer silah hiç kimseye" söylemini dile getiriyoruz' dedi.
Celili, nükleer sirkülasyon ve zenginleştirmenin, barışçı nükleer enerjiyi kullanma ve bu enerjiye ulaşmak için zaruri olduğuna işaretle,' Bunun bizim doğal hakkımız olduğunun altını çiziyoruz. Biz NPT sözleşmelerine göre, barış amaçlı nükleer enerjiye ve uranyumu zenginleştirme hakkına sahip olduğumuza inanıyoruz. Bu yüzden de nükleer işbirliği alanlarında işbirliği yollarını görüşme konusunu olarak gündeme getirme hakkına sahip olduğumuza inanıyoruz' diye konuştu.
Celili, Bağdat görüşmelerinde tarafların kendi görüşmelerini dile getirdiklerini hatırlatarak, 'Görüşmeler henüz bitmedi. Bir aydan kısa bir sürede, yani 18-19 haziran tarihlerinde görüşmeler Moskova'da yapılacak' dedi.
Bir Arap gazetecinin askeri seçeneğin dillendirildiğin sorması üzerine Celili, ‘’Bugün herkes bizim kendimizi, haklarımızı ve güvenliğimizi savunmadaki kapasitemizi bilmektedir.Karşı tarafta da İran aleyhine düşmanlık edenlerin alaşağı oldukları görülmektedir’’ dedi.
İran’ın 2 yıl önce Tahran araştırma reaktörü için UAEK’dan hakları doğrultusunda yakıt temini için yardım istediğini hatırlatan Celili, ‘’ O zaman bu konuda İran aleyhine faaliyetler yapılarak bı istek geri çevrildi, fakat biz kendi genç bilim adamlarımızın çabaları ile 1.5 milyon hastanın yararlanması için Tahran nükleer reaktöründe kullanmak amacı ile bu teknolojiye ve %20 uranyum zenginleştirmeyi başardık.Bu barışçıl amaçlı yapılan bir faaliyet ve tamamen UAEK denetimindedir’’ dedi.
Rusya dışişleri bakanlığı tarafından yapılan açıklamada, Bağdat oturumunun yapıcı geçtiği ve görüşmelerin devamı niteliğindeki bir müzakere olduğunu hatırlatılarak, "5+1 grubu üyesi ülkeler, Bağdat oturumunda, İran'ın nükeler programlarının siyasi çözüm yolunu değerlendirmeye hazır olduklarını, dünya toplumuna nükleer programların barış amaçlı olduğunu ve güven oluşturduğu yolunda bir strateji çizmeye hazır olduklarını bildirdiler" denildi.
Rusya dışişleri bakanlığının bildirisinde , Bağdat oturumunda müzakere taraflarının, bir sonraki oturumun Moskova'da yapılması ve geniş kapsamlı bir mutabakat için olumlu adımların atılmasına hazır olduklarını duyurdular" denildi.
Açıklamada ayrıca, Bağdat oturumunda , İran, Rusya ve Çin üçlü temsilcileri arasında istişarelerin yapıldığına da dikkate çekildi.