İsrail ve Filistin arasında yeni tur görüşmelerin ilk doğrudan müzakeresi basına kapalı gerçekleştirildi. Birleşmiş Milletler (BM) Genel Sekreteri Ban Ki-moon müzakerenin ardından dün (15 Ağustos) Filistin'e resmi ziyarete başladı.
Ban Ki-moon dün öğleden sonra Batı Şeria'nın Ramallah kentinde Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas ile görüştü. Yaklaşık bir saat süren görüşmenin ardından iki taraf ortak basın toplantısı yaptı.
14 Ağustos'ta Kudüs'te gerçekleştirilen Filistin-İsrail barış görüşmelerinin ilk doğrudan müzakeresi basına kapalı yapıldı. İki taraf, müzakere hakkında herhangi bilgi vermediğinden ötürü müzakerenin içeriği dünyada yoğun ilgi gördü. Abbas basın toplantısında müzakerede her iki tarafı ilgilendiren sorunların ele alındığını belirtti. Abbas şöyle konuştu:
"İlk doğrudan müzakerede sınır, mülteciler, yerleşim merkezleri, Kudüs'ün konumu ve güvenliği ile tutuklanan Filistinlilerin serbest bırakılması gibi Filistin ve İsrail'i ilgilendiren sorunlara değinildi. Şimdi görüşmenin süreci ve sonucu hakkında bilgiler verilemez. Bu tur müzakere yalnızca bir başlangıçtır."
Yeni tur barış görüşmelerinin başlatılmasından esinlendiğini kaydeden Ban, iki tarafın "iki devletli çözümün" Filistin-İsrail sorununun çözülmesinin temeli oldoğunu fark ettiğine işaret etti. Ban şunları söyledi:
"İsrail ve Filistin'in müzakere yoluyla sorunu 'iki devletli çözüme' bağlama konusunda fikir birliğine vardığı kanaatindeyim. İki devlet çözümünün gerçekleştirilmesi durumda diğer ilgili sorunlar da çözülebilecek. Bu nedenle iki tarafı barış sürecini hızlandırmaya çaba göstererek daha başarılı sonuçlar elde etmeye davet ediyorum."
Bu tur barış görüşmelerinin yeniden başlatılmasından önce Filistin ve İsrail arasında barış görüşmeleri yaklaşık 3 yıldır durmuş haldeydi. Bu sürede BM'e üyelik başvurusu yapan Filistin, 29 Kasım 2012 tarihinde BM'nin gözlemci statüsüne kavuştu ve uluslararası toplumda devlet konumu kabul edildi. Ancak Filistin'in bu girişimi İsrail tarafından memnuniyetsizlikle karşılandı.
Abbas dün basın toplantısında Filistin'in önemli uluslararası kuruluşlara katılıp katılmayacağı sorusunu yanıtladı. Müzakerenin barışı gerçekleştirmenin tek yolu olduğunu savunan Abbas bu doğrultuda başarı elde edilmesiyle 1967 yılı sınırına dayalı, başkenti Doğu Kudüs olan bağımsız bir Filistin devletinin kurulmasını umduğunu dile getirdi. Abbas ayrıca Filistin'in barış görüşmelerinde samimi olduğunu, İsrail'in de samimi istekle görüşmelere katılmasını istediğini kaydetti. Abbas şöyle konuştu:
"Filistin halkı barış görüşmelerinde samimiyet gösterdi. İsrail'in görüşmelerde aynı samimiyette olmasını istiyoruz. İsrail'in tüm dünya tarafından yasa dışı olarak görülen yerleşim merkezi inşaatlarını durdurması, tutuklanan Filistinlileri serbest bırakması, görüşmelerde daha olumlu bir tavır göstermesini umuyoruz."
Barış görüşmelerinin yeniden başlatılmasından önce İsrail, tutuklanan Filistinli mahkumların ilk grubunu serbest bıraktı, ancak buna paralel olarak Doğu Kudüs ve Batı Şeria bölgesindeki Yahudi yerleşim merkezlerini inşa etmeye devam etti. 26 Filistinli'nin serbest bırakılmasından memnun olan Ban, yerleşim merkezleri inşaatlarından kaygı duyduğunu söyledi. Tarafların barış görüşmelerini bozacak girişimlerden kaçınması çağrısında bulunan Ban şunları kaydetti:
"Tarafları barış görüşmelerini bozacak girişimlerden uzak durmaya çağırıyorum. İsrail'in Doğu Kudüs ve Batı Şeria bölgesindeki Yahudi yerleşim merkezleri inşa etmeye devam etmesinden son derece kaygı duyuyorum. Bu, Filistin halkının İsrail'e güvensizliğini derinleştirecek. Filistin halkı İsrail'i barışı gerçekleştirmede ciddiyetsiz bulacak. Bunlar iki devlet çözümünü olanaksız kılabilir."