Ana Sayfa İç Gündem Ülke Gündemi Dünya Gündemi Kütüphane Etkinlik Kültür -Sanat- Bilim Haber - Analiz Caferider
Azerbaycan'da, 28 Mayıs 'Bağımsızlık Günü'
Azerbaycan'ın bağımsızlığı, 28 Mayıs 1918'de Gürcistan'ın başkenti Tiflis'te, Mehmet Emin Resulzade başkanlığındaki Azerbaycan Milli Şurası tarafından ilan edildi. Milli Şura'nın kabul ettiği "İstiklal Bildirisi"nde, ülkenin yönetim şeklinin cumhuriyet olduğu belirtildi.
Paylaşım :
Mail Yazdır Yorum Yaz 0 Yorum
28-05-2022 07:23 - 994 Okunma
28 Mayıs, Azerbaycan’da “Respublika Günü” (Cumhuriyet Günü) olarak kutlanmaktadır. 28 Mayıs 1918 Azerbaycan Demokratik Cumhuriyeti’nin (1918-1920), Türk toplumlarında kurulan ilk Müslüman, laik, demokratik devletin kuruluş tarihidir. Azerbaycan’ın doğum günüdür. Azerbaycan halkı Çarlık Rusyası’nın bir asırdan fazla devam eden sömürgeci işgalinden kurtularak, 28 Mayıs 1918 tarihinde Doğu’daki ilk demokratik cumhuriyetin temellerini attı. O gün Azerbaycan Ulusal Konseyi toplantısında Bağımsızlık Bildirgesi kabul edildi. Doğu’da ilk kez özgür, demokratik, laik değerler esasında bağımsız bir cumhuriyetin kurulduğu dünyaya ilan edildi. Mehmet Emin Resulzade tarafından kurulan Azerbaycan Demokratik Cumhuriyeti, yirminci yüzyılda Azerbaycan halkının hayatında yeni bir aşama ve tarihi bir olaydı.
 
Mehmet Emin Resulzade hayatını Azerbaycan’ın bağımsızlığı için adadı, yorulmadan çalıştı, yazdı. İlk yazısına bile (Şarkı Rus gazetesinde yayınlanan Bakü’den Mektup başlıklı yazısı) Azerbaycan halkının Rusça değil, öz dilini konuşması gerektiğini savunarak başladı. “Tekamül” dergisinde Azerbaycan için özgürlük, halk için demokrasi düşüncesini anlatıyordu. Faaliyetleriyle, düşünceleriyle milli bağımsızlık ideolojisini oluşturmakta, Azerbaycan’ın bağımsızlık fikrini halka aşılamaktaydı. 28 Mayıs 1918 yılında “Bir kere yükselen bayrak bir daha inmez” diyerek Azerbaycan Halk Cumhuriyeti’ni ilan etti. Azerbaycan’ın bağımsızlığının kazanılmasında, Cumhuriyetin kurulmasında Mehmet Emin Resulzade ile birlikte yol arkadaşları Alimerdan Bey Topçubaşov, Feteli Han Hoyski, Hasan Bey Ağayev, Nesib Bey Yusifbeyli, Semed Bey Mehmandarov, Aliağa Şıhlinski ve diğerlerinin de büyük hizmetleri oldu.
 
Cumhuriyet ilan edildikten sonra Rus ordusu Bakü’ye saldırmaya başladı. Osmanlı devleti tarafından gönderilen Nuri Paşa komutasındaki Kafkas İslam Ordusu yardıma geldi ve Azerbaycan halkıyla birlikte bu saldırıyı geri püskürtüldü. İkinci saldırı ise 1920 yılında oldu ve bu sefer Kızıl Ordu Bakü’ye girdi. Azerbaycan 23 aylık ömrünün sonuna gelmişti. Kısa süren bağımsızlık sürecinde milli ordunun kurulması, anayasanın hazırlanması, devletin resmi dilinin Türkçe olarak kabul edilmesi, milli bayrağın kabul edilmesi gibi önemli gelişmeler yaşanırken Bakü, Sovyet ordusunun işgaline uğradı. Sovyetler Birliği Azerbaycan’ı zorunlu şekilde kendi terkibine dahil etti.
 
Rus işgali sonrası Azerbaycan özgürlüğünü bir asra yakın bekleyecekti, Azerbaycan’ın istiklali uğruna her türlü eziyete göğüs geren Mehmet Emin Resulzade için de vatanından ayrı geçecek yeni bir dönem başlamıştı. 28 Mayıs 1953 yılında Azerbaycan’dan uzaktayken, radyo aracılığıyla halkına seslenerek “Üç renkli istiklal bayrağını göğsünde gezdiren buradaki vatan ayrısı bizlerden, orada her türlü korku ve baskı altında kalpleri istiklal aşkıyla çarpan özgürlük ayrısı sizlere candan selamlar gönderiyor, her iki tarafı birleştiren milli büyük hasreti şairin sözleriyle ifade ediyorum: Sen bizimsen, bizimsen durdukça bedende can, yaşa, yaşa, çok yaşa, Ey Şanlı Azerbaycan” diye hasretini dile getirirken, Azerbaycan’ın bir gün özgürlüğüne kavuşacağına dair asla şüphesi olmadığını belirtmişti.
 
Mehmet Emin Resulzade’nin Amerika’nın Sesi Radyosu aracılığıyla, 28 Mayıs 1953 tarihinde Azerbaycan halkına ve tüm dünyaya seslenişi şöyleydi: “Gün geçtikçe dünya gerçekleri karşılaşmakta, hak ile batıl, yalan ve doğru yüzleşmektedir. Şüphesiz ki, bir gün hakikat parlayacak, özgürlük esasını, Birleşmiş Milletler prensibini ve insan haklarını tutan taraf kazanacaktır. Bu zafer güneşi, kızıl despot zulmü altında inleyen aziz vatanımızda 1918’in 28 Mayıs’ı olarak yeniden doğacaktır. Buna asla şüphe etmeyiniz”
 
Azerbaycan Demokratik Cumhuriyeti’ni resmi olarak tanıyan ilk devlet 4 Haziran 1918 tarihinde Osmanlı Devleti’ydi. Yıllar sonra Azerbaycan ikinci kez özgürlüğüne kavuştuğu zaman onu ilk tanıyan ülke yine Türkiye Cumhuriyeti olacaktı. Bolşevikler tarafından devrilmesine ve Sovyetler Birliği’ne katılmasına rağmen 1 asra yakın zaman geçse de Azerbaycan için bağımsızlık fikri hiçbir zaman ölmedi. 70 sene sonra halk yeniden hakkı olan özgürlüğünü talep ettiği zaman bu uğurda büyük kayıpları oldu, zulümlere maruz kaldı, topraklarını kaybetti, şehitler verdi ancak yolundan dönmedi. 1991 yılında Sovyetler Birliği’nin çöküşüyle yeniden Ekim 1991’de Azerbaycan ikinci bağımsızlığını ilan etti.
 
Azerbaycan'ın kurucusu kabul edilen "Mehmet Emin Resulzade"
Azerbaycan Cumhuriyeti, 28 Nisan 1920'de Sovyet ordusunun ülkeyi işgaliyle son buldu.
 
Hükümet yöneticileri ve aydınların çoğu ülkeyi terk etti fakat hepsi Azerbaycan davasını hayatlarının sonuna kadar yaşattı.
 
Azerbaycan'ın kurucusu olarak kabul edilen Mehmet Emin Resulzade, yaşamının son dönemlerini Türkiye'de geçirdi. 1949'da Ankara'da Azerbaycan Kültür Derneğini kurdu, kitaplar yazıp, konferanslar düzenleyerek ülkesinin durumunu anlatmayı sürdürdü.
 
Resulzade'nin, "Bir kere yükselen bayrak bir daha inmez sözleri" yıllar sonra tüm Azerbaycanlılar için slogan haline geldi.
 
Azerbaycan, Sovyetlerin dağılmasının ardından tekrar bağımsızlığını ilan etti.
 
Bağımsızlık bildirgesinde, ülkenin 1918-20 yıllarında faaliyet gösteren Azerbaycan Cumhuriyeti'nin varisi kabul edildiği belirtildi.
 
Cumhuriyet Günü, Karabağ zaferiyle taçlandı
Azerbaycan artık en önemli bayramlarından biri olan Cumhuriyet Günü'nü yenik bir ülke olarak değil, yaklaşık 30 yıldır işgal altında bulunan Karabağ'ı kurtarmış bir ülke olarak kutluyor.
Paylaşım :
Mail Yazdır Yorum Yaz 0 Yorum
28-05-2022 07:23 - 994 Okunma
Caferider Web TV
Video Galeri
Foto Galeri
Yazarlar Tümü
Şirali Bayat
ŞİA-CAFERİ AZERİ MİLLETİNİN YÜCELİŞ SERÜVENİ
Av. Sinan Kılıç
Selahattin Özgündüz’e neden saldırıyorlar?
İbrahim ŞEREN
ALLAH PEYGAMBERİNİ MUHATAP ALARAK YÜCE KURAN’DA ŞÖYLE BUYURUYOR
Mehdi AKSU
İRAN’DA SÜNNİLER!
Hamit Turan
ŞÎR-İ FIZZA
Çayan Uludağ
Mekteb-i Kerbela
Abdullah Turan
İmam Mehdi'nin Dünyaya Geldiğini İtiraf Eden Ehl-i Sünnet Âlimleri
Kasım Alcan
Hiç olmazsa dünyanızda özgür kişiler olun
Namık Kemal Zeybek
Osmanlı'da Alevi Katliamı
Orhan Kiverlioğlu
Biz büyük devlet iken
Seyyid Ahmedi Safi
Tüm Müslümanları ilgilendiren önemli sorun
Hüseyin Çaça
Kerbela Hadisesi-1-
Musa Ayaztekin
Muta Nikahı Nedir, Ne Değildir?
23-04-2024 | Ana Sayfa | Ana Sayfam Yap | Sitenize Ekleyin | Künye | Foto Galeri | Video Galeri | Yazarlar | İletişim | RSS
CaferiDer ® 2012  
Sitede bulunun içerikler ve analizler kaynak gösterilerek alıntılanabilir Tasarım & Yazılım : Network Yazılım