Faysal diplomatik diyalog programında şu açıklamalarda bulundu: “Obama İran ile ilgili görüşlerini Arabistan Kralı Selman Bin Abdulaziz ile paylaştı. Ancak bu konuda bazı şeyleri gizledi. Bu davranış kandırma veya aldatmanın ta kendisidir.
Obama Arabistan eski Kralı Abdullah ile 3 defa görüştü ve bu görüşmelerin ardından iki taraf arasında bölgedeki rahatsız edici durumlarla mücadele konusunda anlaşma yapıldığı açıklanmıştı. Kral Selman da 2015 Eylül ayında Barack Obama ile yaptığı görüşmenin ardından iki taraf hakkında bir bildiri yayımlayarak, Amerika’nın İran’ın bölgede görmezden gelinen yıkıcı uygulamalarıyla mücadele etme konusunda söz verdiğini açıklamıştı.
Obama’nın önce bu sözü vererek sonra Arabistan’ı Endonezya gibi diğer ülkelerdeki aşırılığın kaynağı olarak göstermesi; tüm bunlar birer aldatma yoludur. Obama’nın iki yüzlü davranışları vardı. Tunus ve Mısır’da ayaklanmalar yaşandığında bu ülkelerin liderlerinden istifa etmelerini istedi. Ancak İran’da yaşanan olayda, İranlı yetkililerle ve yönetimle ilişkilerini iyileştirmeye çalıştı.
Obama İran’ın Irak’taki etkinliğini artırmasına göz yumdu. Suriye ve Suriye halkına yardım için doğrudan olumlu bir politika izlemedi.”
Faysal daha sonra JASTA yasasına değinerek şu ifadeleri kullandı: “JASTA yasası Amerika’ya Arabistan gibi ülkeleri yargılayabilme hakkı tanıyor ancak birçok ülke halkına da Amerika’yı takip altına alma hakkı tanıyor.
JASTA veya “terörizm destekçileri karşısında adaletin sağlanması” kanunu Amerika Senatosu’nda kabul edildi. Kanun 11 Eylül saldırısı mağdurlarının ailelerine Suudi Arabistan’dan şikayetçi olarak bu ülkeden tazminat alma hakkı tanımaktadır.”