Afganistan İslam alimlerinden Mevlevi Sunduzi bu toplantıda yaptığı konuşmada, DAEŞ’in İnsanlık, İslam ve din düşmanı olduğunu, Afganistan halkının bu tekfirci terör örgütüne karşı mücadele etmesi gerektiğini söyledi. Afganistan meclisi milletvekili Mevlevi Adurrahmani de, terör örgütlerinin Afganistan halkı başta olmak üzere, Müslümanların asıl düşmanı olduklarını, işledikleri cinayetlerle İnsanlık ve şeriat ilke ve öğretilerini ayaklar altına aldıklarını belirtti.
Tekfirci terör örgütü DAEŞ son aylarda Afganistan’a sızıp, çok sayıda bombalı ve intihar saldırısı düzenledi. Özellikle Nengerhar eyaletinde kısa sürede büyük katliamlar yaptı. Afganistan Nengerhar eyaletindeki Hac ve vakıflar genel müdürü Menlevi Zahir Hakkani yaptığı açıklamada, tekfirci DAEŞ terör örgütünün bu bölgedeki 36 Sünni İslam alimini katlettiğini, korku ve dehşet salarak İslam uleması ve halkla cemaat imamlarının camilere gitmesini engellemeye çalıştığını söyledi.
DAEŞ ile diğer Selefi Vahahbi terör örgütleri işledikleri cinayetleri çarpık İslam anlayışıyla meşrulaştırmaya çalışıyorlar. Ancak İslam, şefkat, sevgi, merhamet ve rahmet dinidir. Afganistan hükümeti ve yetkililerinin vurguladıkları gibi, DAEŞ tekfirci terör örgütüne karşı askeri operasyonlar yapmak yeterli değildir. Askeri operasyonlarla birlikte İslam âlimleri ve cami imamları camilerde ve toplantılarda Tekfirci terörizm ideolojik yapısının İslam’a aykırı olduğunu tebliği etmeli, gençleri ve halkı bu şirret örgütlere karşı bilinçlendirip, insanları aldatıp saflarına katmasını engellemelidirler.
İslam alimleri, alemlere rahmet olarak gönderilen Peygamber efendimizin İslam dinin rahmani özelliklerini halka anlatıp, sapık ve çarpık sözde Selefi Vahhabilikten kaynaklanan DAEŞ ve benzeri tekfirci vahşi terör örgütlerinin etkisini ve sızmalarını etkisiz hale getirmelidirler. Afganistan’daki aşırıcı tekfirci terör örgütleri işledikleri cinayetleri sürdürmek amacıyla İslam âlimlerinin fetvasını almaya çalışıyorlar. Buna karşılık Sünni İslam âlimlerinin tekfirci terör saldırılarını kınamaları, sözde İnanç sistemlerini gerçek İslam ile çürütmeleri hayatı önem taşımaktadır.
Böyle bir durumda DAEŞ ile diğer tekfirci teröristlerin gençleri aldatmaları ve ölüme göndermeleri önlenir ve Afganistan toplumundaki kökleri kurutulur. Afganistan’daki İslam alimlerinin dini ve toplumsal seçkin konumu dikkate alındığında, onların halkı tekfirci teröristlere karşı mücadeleye çağırması, Afganistan ordusu ve güvenlik güçlerinin DAEŞ teröristlerine karşı savaş gücünü arttırıp, Afganistan’da milli birlik ve dayanışmayı sağlayacak ve teröristlerin imhasına sebep olacak. afganistan’a hücüm eden tekfirci DEAŞ çeteleri de Afganistan halkının yabancı karşıtı olduklarının bilincindedirler. Bu nedenle onların kökünü kazıyacaklardır.
Bu yüzden DAEŞ katiller sürüsü, katliamlar ve terör saldırıları yaparak dehşet ve korku salıp halkı teslim almaya ve kendi konumlarını güçlendirmeye çalışıyorlar. Buna karşılık Afganistan Sünni İslam alimleri tekfirci teröristlere karşı birlik ve dayanışma içinde halkı direnmeye ve askeri güçlere yardımcı olmaya çağırdılar. Afganistan Sünni ve Şii İslam alimleri eski Sovyetler birliği ve ardından Amerika ve NATO işgal güçlerine karşı direnişte etkin rol üstlendiler.
