Patrick Shanahan, İran’ın nükleer silah elde etmeye çalıştığını iddia ederek şunları söyledi: ‘Bizim, bu konunun gerçekleşmesini engellemek için planlarımız var ve cumhurbaşkanı da açıkça böyle bir şeye asla izin vermeyeceklerini söyledi.
“İran’ın deniz ve uluslararası suların güvenliği için tehditleri”, bu da Amerika ve müttefiklerinin menfaatlerini tehlikeye atan ikinci bir tehdittir.’
ABD Savunma Bakan Yardımcısı, Hürmüz ve Bab'ül Mendep Boğazlarına değinerek şu ifadelerde bulundu: ‘Enerji ve mal ticaretimizin önemli bir kısmı bu boğazlardan sağlanıyor. Elbette, bu ticaret yollarını açık tutmaya yönelik planlarımız var.
“İran’ın, Hizbullah, Haşdi Şabi ve Husiler gibi terör örgütlerine ve vekalet güçlerine destek vermesi” Amerika’nın bölgedeki menfaatlerine karşı üçüncü tehdittir.’
ABD Savunma Bakan Yardımcısı, hiçbir belge ve kanıt sunmaksızın el-Kaide liderlerinin İran’da olduğunu ve bu ülkenin onlara ev sahipliği yaptığını iddia etti.
Patrick Shanahan sözlerine şöyle devam etti:“İran’ın balistik füze ve gelişmiş silah programı” Amerika’yı, İsrail’i ve Washington’un bölgedeki müttefiklerini endişelendiren dördüncü tehdittir.
“İran’ın siber saldırıları tehdidi” de bu ülkenin Amerika’nın ulusal güvenlik menfaatlerine karşı beşinci tehdididir.
ABD ve müttefikleri, İran'ın tehditleriyle mücadele etmek için ihtiyaç duydukları askeri yeteneklere sahiptir.’
ABD Savunma Bakan Yardımcısı ayrıca şu ifadelerde bulundu: ‘Washington, ekonomik, enerji, siyasi ve güvenlik konuları da dahil olmak üzere tüm boyutlarda mevcut tüm zorlukların üstesinden gelmek için tam bir koalisyon arayışı içerisindedir. Bu, İran'la mücadele etme koalisyonu değil, kendimizi savunmak için bir koalisyondur şimdi (İran) bir tehdittir, ancak gelecekte bu tehdidi değiştirme olasılığı vardır.
Ortadoğu Stratejik Koalisyonunun” amacı, Arap NATO’sunu başlatmak değildir. Bu koalisyonu, 5. Maddenin durumuna (NATO'nun toplu savunma maddesine) çevirme niyeti bulunmamaktadır. Kendilerini savunmaları ve bölgede istikrarı sağlamaları için daha aktif olmaları adına, Ürdün ve Mısır da dahil olmak üzere Körfez İşbirliği Konseyi ve ortaklarımızla iş birliği yapmaya çalışıyoruz.’
