Irak'ta Sünni bir bölgenin oluşması konusu, bu ülkedeki bazı Sünni siyasi çevrelerde gündeme gelmiştir ve zaman zaman bu amaçla bir toplantı yapıldığına dair haberler bulunmaktadır.
Konuyla ilgili olarak Ehli Sünnet mensubu bazı şahsiyetler, “Irak'ı Federalleştirmek" adı altında "Sünni Bölgesi" adı verilen bir şey oluşturmak için bir toplantı yapmayı düşünmektedir.
Bazı basın kuruluşları, el-Tecemmu el-Vatani li Ehl-i Irak Partisi'nin, bu plan hakkında görüş alışverişinde bulunulması için bu toplantının yapılmasını önerdiğini söyledi. Bu plana göre, el-Anbar eyaletinin Sünni bölgesinin merkezi olması ve diğer Sünni eyaletlerinin de bu bölgeye dahil edilmesi planlanıyor.
El-Arabi el-Kudüs haber sitesinin haberine göre, el-Tecemmü el-Vatani Partisi Gene Sekreteri Vesam el-Hardan bu konuda şunları söyledi: ‘Irak'ta böyle bir toplantıya yönelik teklifler hala tartışılıyor. Irak'ta bir arada yaşamak çok karmaşık ve zor hale geldi ve yargının bazı gruplarla, partilerle ve saldırılarla mücadele gücü yoktur.’
Vesam el-Hardan daha sonra Ehli Sünnet mensubu şahsiyetlerin kendisinin planına eşlik etmemesinin nedenin onların İran’a bağlı olması olduğunu söyledi ve onları, oylarının bağımsız olmamasıyla suçladı.
El-Hardan ayrıca iddia ettiği bölgenin gelir kaynakları hakkında şu ifadelerde bulundu: ‘El-Anbar eyaleti ve diğer Sünni eyaletler maden, petrol ve doğalgaz zenginliğine sahiptir ve Fırat'ın suyunun bir kısmının alınması halinde el- Anbar çölünde de tarım gelişebilir.’
BAE ve Suudi Arabistan'ın rolü
Bu tür öneriler gündeme gelirken, haber kaynakları Suudi hükümetinin ve BAE'nin perde arkasında olduğunu açıklamaktadır. 25 Şubat'ta Middle East web sitesi, Suudi hükümetinin bazı toplantılarını ve faaliyetlerini ortaya çıkardı ve David Hirst’in kalemiyle, Suudi hükümetinin temsilcileri ile Iraklı Ehli Sünnet mensubu şahsiyetler arasında Ürdün'deki Suudi büyükelçiliğinde toplantılar düzenlendiğini yazdı. Ürdün hükümeti bu plana katılma konusunda isteksiz olduğu için bu toplantının ayrıntılarını Abdülmehdi’nin bilgisine sundu.
Irak Sünni yerleşim bölgesi, neredeyse bu alandaki bütün haritalarda Ehli Sünnet Bölgesi olarak kabul edilmiştir.
David Hirst aynı zamanda şu ifadelerde bulundu: ‘ABD hükümeti de Suudi hükümetinin eylemlerinin tamamen farkında ve Irak'ta Sünni bir bölgenin oluşmasına karşı hiçbir muhalefeti yoktur.’
Irak Parlamentosunda el-Anbar eyaleti milletvekili Faysal el-İsevi, Rudaw TV’ye şunları söyledi: ‘Sünni bir bölgenin oluşturulması için fiili adımlar resmi olarak başladı.
Irak stratejik konular uzmanı Vasig el-Haşimi daha önce şu ifadelerde bulunmuştu: ‘Sünni siyasi grupların Sünni bir bölgenin oluşturulması konusundaki fısıltıları, Amerika’nın Irak’taki askeri varlığı konusunun yeniden gözden geçirilmesi adına baskı uygulamak içindir.
Birçok insan bu konuya farklı açılardan baktı ve bazıları, enerji, petrol ve gaz sorunları nedeniyle Sünni bir bölgenin oluşturulmasını imkânsız olarak değerlendirdi. Bu bağlamda, Irak parlamentosunda el-Sadigun partisinin üyesi olan Vecih Abbas, Sünni bir bölgenin oluşturulması halinde, Şii bir bölgeyle de karşı karşıya kalınacağını ve Sünni bölgenin de Kürdistan gibi merkezi hükümete petrol gelirini göndermek istememesi halinde Şiilerin de güneydeki kuyuların gelirini kendisi için tutacağını ve fiili olarak federal hükümetin anlamsız olacağını belirtti.