İsrail'in the Jerusalem Post gazetesinin de verdiği haberde, İsrailli Subayın; "Şii militan grubu Hizbullah aptalca bir hata yapıp, İsrail'i karşılık vermek zorunda bırakmamalı. Böyle bir karşılık Lübnan vatandaşlarının da hayatını tehlikeye sokacaktır." ifadelerine yer verildi.
Londra merkezli Suudi Elaph haber sitesi ve İsrail hükümetine yakınlığıyla bilinen Jerusalem Post'un verdiği habere göre, ismini vermek istemeyen İsrail'li Subay, İsrail'in aralarında Mısır ve Ürdün'ün de bulunduğu bazı Arap ülkeleriyle gizli ilişkileri bulunduğu ve bu ülkelerle ortak çıkarlara sahip olduğunu belirtti.
Bu röportaj Suudi haber sitesi Elaph'ın son haftalarda İsrail'li yetkililerle gerçekleştirdiği ikinci görüşme olma özelliği de taşıyor.
İsrail'in sahip olduğu stratejik derinlikle gelecekteki olası saldırıları bertaraf edebileceğini belirten İsrail subayı, İsrail'in Suriye üzerinden Lübnan Hizbullahına silah sevkiyatlarını önlediği örneğini de verdi.
Hasan Nasrallah'ın Semir Kuntar suikastinden sonra intikam tehditlerine de değinen İsrail Subayı, İsrail'in olası Hizbullah saldırılarına şiddetli bir şekilde karşılık vereceğini ifade etti.
Röportajda ayrıca şu ifadelere yer verildi:
"Ortadoğu dört güç ekseni üzerine kurulu. Bunlardan ilki İran ve destekçileri. Bu grup Suriye'yi, Hizbullah'ı, Yemen'deki Husileri, Haması ve İslami Cihadı kapsıyor. Bu eksenin durumunun pek iyi olduğunu söyleyemeyiz, bu sebeple diğerleriyle çatışma ortamı oluşturmaya çalışıyorlar ve hedefte olanların arasında İsrail'de var."
"İkinci güç ekseni bunların en önemlisi, bu eksen Mısır, Ürdün ve Körfez ülkeleri gibi ılımlı devletlerden oluşuyor. İsrail bu devletlerle ortak dile sahip. Ürdün'le, Mısır'la ve Filistin hükümetiyle ilişkileri ve askeri işbirliği olasılığı devam ediyor. Üçüncü eksen ise Müslüman Kardeşler çizgisidir ki Mısır ve Tunus'ta yaşanan başarısızlıkların ardından pek bir etkisi kalmadı. Dördüncü eksen ise IŞİD ve Nusra gibi cihadcı gruplardır. Bunlar İran'dan Müslüman Kardeşler'e kadar herkesle savaş halindeler."
"Suriye meselesinde bizim kırmızı çizgimiz ise Suriye üzerinden Hizbullah'a Lübnan'a silah akışı yapılmasıdır. Bu durum Lübnan'ın İran'ın askeri karakolu haline gelmesine sebep olacaktır."