Mısırlı din Nasr'dan dikkat çekici açıklamalar
Kahire’deki El Ezher Üniversitesi – dünyanın en eski üniversitelerinden biri ve en prestijli Müslüman İlahiyat Akademisidir. ‘El Ezher Mezunları Laik Bir Devlet’ten Yana’ Hareketi İslam adına din işlerinin devlet işlerinden ayrı tutulması gerektiği ilkesinden yana olan sivil toplum kuruluşudur. Hareketin koordinatörü Şeyh Muhammed Abdullah Hasr Rusya’nın Sesi’ne verdiği röportajda Mısır’daki olayları yorumlayıp Müslüman Kardeşlerin hareketiyle ile ilgili görüşünü paylaştı:
-‘İslam’ı her hangi bir siyasi sistem ile özdeşlemek yanlıştır, bu yönteme aslında ülkenin geliştirilmesine yönelik ne siyasi ne de ekonomik projelere sahip olanlar başvururlar. Bu yüzden iktidara gelmek için dini alet olarak kullanıyorlar. Bugün Müslüman Kardeşler ve ona benzer İslamcı hareketler insanları kendilerinin dinin koruyucuları olduklarına inandırmaya çalışıyor, bunun için ta onların iktidarda bulunmaları gerektiğini söylüyorlar. Ama bütün bunlar boş laflar. Müslümanlar Avrupalı ülkelerde de yaşıyorlar, mesela Rusya’da milyonlarca Müslüman var. Bu ülkelerin yöneticileri Müslüman olmadıkları halde bu ülkelerdeki Müslümanların namaz kılması veya oruç tutmasının yasaklandığını asla görmedik. İslam’ın insanlara zorla dayatılmasına ihtiyacı yok. İslam’ın temelinde inanç özgürlüğü ilkesi bulunmaktadır, bu da defalarca Kur’an-ı Kerim’de kaydediliyor.
Müslüman Kardeşlere gelince onlar dini devlet projesinden vazgeçmenin dinden vazgeçmek anlamına geldiği fikrini insanlarına kafasına sokmaya çalışıyor. Ama Mursi iktidardan ayrılalı artık bir ay geçti ama halk Ramazan’da namaz kılıp oruç tutmaya devam ediyor. Kadınlar başörtülü ve hiç kimse bundan vazgeçmek istemiyor. Bu arada Müslüman Kardeşler, selefiler ve başka radikallerin yaptıkları İslam’a aykırıdır. Gerçek İslam şiddet eylemleri, kan dökülmesi ve yolların kapatılmasıyla yayılmaz. İslam’ın hedefleri arasında sadece Müslümanlar değil bütün insanların hayatının korunması yer almaktadır. Şimdi kendileri İslam koruyucuları olarak adlandıranlardan bazıları insanları öldürüyor, evleri yakıyor, yolları kapatıyorlar. Bu dini korumak değil, tam tersine ona saldırmak, din adına insanları korkutmaktır. Müslüman Kardeşlerin taraftarları Kahire ve Sina Yarımadası’nda kaç kişi öldürdü? Kardeşler’in liderlerinden biri bunu itiraf ederek şunu söyledi: ‘Mursi’yi cumhurbaşkanlığı koltuğuna geri getirin ve Sina Yarımadası’nda olup bitenler sona erecek’.
- İslam’a göre bu protestolara nasıl son verilebilir?
-Şimdi ‘Kardeşler’ İslam’ın korunması bahanesiyle şiddet uyguluyor, ama İslam’ın böyle korumaya ihtiyacı yok. Tanınmış İngiliz gazeteci Robert Fisk, Müslüman Kardeşlerin kendisini protestolarının barışçıl olduğuna inandırmaya çalıştığını anlattı. Ama onların düzenledikleri mitinge geldiğinde ona eşlik eden insanın yanında Kalaşnikov tipi bir tüfek taşıdığını gördü.
Şimdiki çatışmalarda her gün onlarca kişi hayatını kaybediyor. Kardeşler insanları öldürüyor, bu insanların akrabaları Kardeşlerden intikam alacaklar, ve bütün bunlar eninde sonunda iç savaşa yol açacak. Müslüman Kardeşler şu an Mısır’a büyük zarar veriyor, Mısır toplumunu sarsıyor. Buna bir an önce son vermek lazım, başka çözüm yolu yoksa şiddet bile kullanılmalı. Bu, onların öldürülmesi gerektiği anlamına gelmiyor. Bu isyana insanlara daha fazla zarar vermeden son vermenin çok yöntemi vardır. Din – özgürlüktür, bizim va başkaları için seçim yapma özgürlüğüdür. Ne yazık ki bunu anlamıyanlar var.
|
|