22-07-2013 tarihinde eklendi
İsrail-Filistin görüşmesine Lüders'ten çaprıcı yorumlar
‘dostlar alışverişte görsün'

   Almanya'nın önde gelen Ortadoğu uzmanlarından Michael Lüders yeni tur gelişmelerin sonuç getireceğine ihtimal vermiyor. Lüders Deutschlandfunk radyosuna verdiği mülakatta Batı Şeria'da yerleşim birimleri kurmaya son verilmeden barış sürecinin başarıya kavuşamayacağını, ABD İsrail'e baskı yapmadığı için de durumun değişmeyeceğini söyledi.

Lüders “ABD Dışişleri Bakanı John Kerry'nin altıncı kez bölgeye yaptığı ziyaret de başarıya ulaşmayacaktır. Barış sürecini canlandırmak için üstün çaba göstermesi takdir edilmelidir. Ancak barış sürecinin üç yıldır yerinde saymasının ana nedeni olan İsrail'in yerleşim politikası devam ediyor. Batı Şeria topraklarının yaklaşık yüzde 60'ı Yahudi yerleşimcilerin kontrolünde. Bu durumda Filistinliler de, ‘daha neyin müzakere edilebileceğini', soruyor, üzerinde devlet kurabilecek toprakları kalmadığını söylüyorlar. İsrail yönetimine tutumunu değiştirmesi için baskı yapılmadığı takdirde barış görüşmeleri sonuç vermeyecektir” şeklinde konuştu.

'Başına iş açmak istemeyecektir'

Ortadoğu uzmanı Michael Lüders, ABD Dışişleri Bakanı Kerry'nin kısa aralıklarla bölgeye gitmesinin, Washington yönetiminin İsrail üzerindeki baskıyı arttıracağına yorulmaması gerektiğini belirtti ve ekledi:

“Başkan Obama son olarak 2010 yılında samimi bir şekilde 1967 sınırları içinde çözüm bulunması için çaba gösterdi. Altı Gün savaşında İsrail'in işgal ettiği bölgeler dikkate alınarak ve küçük çaplı toprak mübadelesiyle çözüm yolunun bulunabileceğine inanıyordu. Ancak ABD'deki İsrail lobisinin bu öneriye ayaklandığını görünce yelkenleri suya indirdi. Barack Obama bir daha İsrail yüzünden başına iş açmak istemeyecektir.”

'Devlet kuracak toprak kalmıyor'

Büyük koalisyon ortağı Likud Partisi'nin lideri Netanyahu'nun, ‘biz iktidarda olduğumuz sürece Şeria ırmağının batısında bağımsız Filistin devleti kurulamayacağı', şeklindeki sözlerini hatırlatan Michael Lüders, bu durumda Filistinlilere devlet kuracak toprak kalmadığını ve çoğu İsraillinin Filistin bölgelerini işgal edilmiş değil vaat edilmiş Yahudi toprağı saydığını belirtti.

Alman Ortadoğu uzmanı diplomatik girişimlerin, ‘dostlar alışverişte görsün' mantığıyla açıklanabileceğini belirttikten sonra Avrupa Birliği'nin barış arayışındaki rolünü şöyle değerlendirdi:

“ABD ile Avrupa Birliği (AB) ‘iyi polis, kötü polis' rollerini paylaşmışa benziyorlar ve AB biraz baskı yaparmış gibi görünmeye çalışıyor. Bu da sonuç vermeyecektir. Asıl ilginç tartışma İsrail'de oluyor. Geçenlerde Haaretz gazetesinde bir makale yayınlayan İsrail'in en tanınmış köşe yazarı Gideon Levy infiale yol açtı. Levy mealen, ‘İsrail hükümetini yerleşim politikasından vazgeçirtmenin tek yolu, İsrail'e siyasi, ekonomik ve kültürel alanlarda mutlak boykot uygulamaktır', demişti. İsrail'de bu görüşe katılanların sayısı küçümsenmemeli. Öte yandan Batı Şeria ile Akdeniz arasındaki topraklarda Yahudi'den fazla Arap yaşıyor. Yahudi azınlığın Filistinli çoğunluğa hükmetmesi iyiye alamet değildir.”

http://caferider.com.tr/israil-filistin-gorusmesine-luders-ten-caprici-yorumlar_h9795.html