11-07-2013 tarihinde eklendi
Oruç ibadeti hangi durumlarda bozulur?
Farkı konuda soru ve yanıtları

 
- Oruçlu kimsenin mübarek ramazan ayında enfiye (burun otu, toz hâline getirilmiş ve buruna çekilen tütün) kullanmasının hükmü nedir?

C: Bunu kullanmak burun yoluyla bir şeyin boğaza kaçmasına sebep olursa caiz değildir.

- Aşırı nefes darlığına yakalanan kimselerin kullandığı sıvı bir maddeyi sıkıştırılmış hâlde içeren küçük bir ilâç tüpü vardır. Gaz tozu içeren bu tüp ağza sıkıldığında, solunum yoluyla hastanın akciğerine girerek nefes almasını kolaylaştırıyor. O nedenle hasta kişi, bu ilâcı günde birkaç kez kullanmak zorunda kalıyor. Öyle ki, bu tıbbî ilâcı kullanmaksızın oruç tutmak imkânsız veya çok zordur. Durum böyle olduğuna göre, bu tür hastaların söz konusu ilâcı kullanarak oruç tutmaları caiz midir?

C: Ağız yoluyla akciğere inen madde sadece hava olursa, oruca zarar vermez. Ama sıkıştırılmış havayla birlikte bir ilâç maddesi de bulunursa, bu ilâç toz veya pudra şeklinde olsa bile boğaza girdiği takdirde orucun sahih olması sakıncalıdır; bu durumda ilâcı kullanmaktan kaçınmak gerekir. Ama bu ilâcı kullanmadığı takdirde oruç tutması çok meşakkatli olursa, kullanması caizdir.

- Oruçluyken çoğu zaman tükürüğüm damağımdan sızan kanla karışıyor. Bazen tükürüğümün kanla karışarak mideme gidip gitmediğinden şüphe ediyorum; bu hususta beni aydınlatır mısınız?

C: Damağınızdan çıkan kan, tükürüğünüzde kaybolursa temizdir; onu yutmak da sakıncasızdır. Kanla karışıp, karışmadığında şüphe edilen tükürüğü yutmanın sakıncası olmadığı gibi oruca da zararı yoktur.

- Ramazan ayında bir gün dişlerimi temizlemeden oruç tuttum. Tabiatıyla dişlerimin arasında kalan yemek artıklarını da yutmuyordum. Ancak onlardan bir miktarı boğazıma kaçtı. Bu durumda, o günün orucunu kaza etmem gerekir mi?

C: Dişlerinizin arasında yemek artıklarının kaldığını veya onların boğazınıza kaçacağını kesin olarak bilmiyorduysanız ve boğazınıza kaçması da dikkatiniz ve kastınız üzere olmamışsa, o günün orucu hususunda üzerinize bir şey gerekmez.

- Damağından çok kan gelen oruçlu kimsenin orucu bozulur mu? Oruçlu kimsenin bir maşrapayla başına su dökmesi caiz midir?

C: Damaktan çıkan kanı yutmadığı müddetçe orucu bozulmaz. Maşrapa ve benzeri şeylerle başa su dökmek de orucu bozmaz.

- Kadınların, bazı kadın hastalıklarının tedavisi için vajinadan kullandıkları fitillerin ve merhemlerin oruca bir zararı var mıdır?

C: Bu ilâçları kullanmanın oruca zararı yoktur.

- Diş doktoru ve diğerlerinin mübarek ramazan ayında oruçlu bir kimseye iğne yapmasının hükmü nedir?

C: Oruçlu kimsenin iğne yaptırmasının sakıncası yoktur. Ancak ihtiyat gereği besleyici türden olan vitamin iğnelerini yaptırmaktan (serum taktırmaktan) sakınmalıdır.

- Hastanelerde yaygın olduğu gibi, besleyici sıvı maddeleri damar yoluyla bedene enjekte etmek orucu bozar mı?

C: Oruçluyken besleyici maddeleri damar yoluyla bedene enjekte etmenin caiz olması sakıncalıdır. Bundan sakınmakla ilgili ihtiyat terk edilmemelidir.

- Tansiyonu yüksek veya düşük olan oruçlu birinin tansiyonunu düşürmek veya artırmak amacıyla hap alması caiz midir?

C: Tansiyonu normale getirmek için ramazan ayında hap kullanmak zaruri olursa, sakıncası yoktur; ancak onu yutmakla oruç bozulur.

- Ben ve benim gibi bazı insanlar, tedavi için kullanılan haplara yemek ve içmek denilmediğine inanıyoruz. Acaba bu inancıma binaen tedavi için hap kullanabilir miyim; bunun orucuma sakıncası var mıdır?

C: Fitil olarak kullanılan hapların oruca zararı yoktur. Ancak yutmak yoluyla kullanılan haplar orucu bozar.

- Karım beni ramazan ayında cinsel ilişkiye zorladı. Bu durumda vazifemiz nedir?

C: Her ikiniz de kasten cinsel ilişkide bulunan kimsenin hükmündesiniz. Dolayısıyla üzerinize kaza dışında keffaret de farzdır.

- Ramazan ayında insanın kendi karısıyla oynaşmasının oruca zararı var mıdır?

C: Meni çıkmasına sebep olmazsa, sakıncası yoktur; aksi durumda caiz değildir.

Oruç tutmak isteyen kimse sahur için uyanamaz ve bu yüzden oruç tutamazsa; oruç tutmayışının günahı kendi üzerine midir, yoksa onu uyandırmayan kimsenin üzerine mi? Ve eğer sahurda yemek yemeksizin oruç tutarsa orucu sahih midir?

C: Sahurda bir şey yememek sebebiyle bile olsa oruç tutmaktan aciz olduğu için orucu yemek ma"siyet ve günah değildir ve bu hususta diğerlerinin üzerine bir şey yoktur. Sahurda yemek yemeksizin oruç tutmak da sahihtir.
 
  İstimnâ (=Mastürbasyon)

* Eğer oruçlu bir kimse, istimnâ yaparak kendisinden meni getirirse, orucu batıl olur.

* Elinde olmaksızın oruçlu kimseden meni gelirse, orucu bozulmaz. Fakat bir iş yapar ve bu iş yüzünden elinde olmaksızın ondan meni gelirse, orucu batıl olur.

* Oruçlu bir kimse, gündüz uyuduğu takdirde ihtilâm olacağını, yani uykuda kendisinden meni geleceğini bilse bile uyuyabilir. Böyle birisi uyur ve ihtilâm da olursa, orucu sahihtir.

* Oruçlu kimse, meni gelirken uykudan uyanırsa, meninin dışarı çıkmasını önlemesi gerekmez [orucu da bozulmaz].

* Oruçlu birisi, ihtilâm olduktan sonra idrar yapabileceği gibi, 72. hükümde açıklandığı üzere istibrâ [yani özel idrar temizleme usûlü] da yapabilir. Ancak guslettikten sonra, idrar veya istibrâ yaptığı tak-dirde mecrada kalan meninin dışarı çıkacağını bilirse, istibrâ yapamaz.
 

 Cinsel İlişkide Bulunmak

* Cinsel ilişkide bulunmak, meni gelmese ve erkeklik organı yalnızca sünnet mahalli kadar dâhil olsa bile, orucu bozar.

* Eğer sünnet mahalli miktarından daha az bir kısmı dahil olur ve meni de gelmezse, oruç bozulmaz. Ancak, erkeklik organı kesilmiş bir kimsenin sünnet mahallinin az bir miktarının dâhil olmasıyla da orucu bozulur.

* Sünnet mahalli kadarının dâhil olup olmadığından şüphe eden oruçlunun orucu sahihtir. Erkeklik organı kesilmiş olan bir kimse ise, organının bir kısmının dâhil olup olmadığından şüphe ederse, orucu sahihtir.

* Ramazan ayında oruçlu olduğunu unutarak veyahut hiçbir ihtiyar ve iradesi kalmayacak şekilde başkasının zorlamasına maruz kalarak cinsel ilişkide bulunan kimsenin orucu bozulmaz. Ancak ilişki hâlinde oruçlu olduğunu hatırlar veyahut artık zorlama söz konusu olmazsa, kendisini ilişki hâlinden hemen geri çekmelidir. Eğer kendini geri çekmezse, orucu batıl olur.


Allah’a ve Peygamber’e (s.a.a) ve Masum İmamlara Yalan İsnatta Bulunmak

* Oruçlu kimse, sözle, yazıyla, işaretle veya diğer herhangi bir şeyle Allah’a, Hz. Peygamber’e (s.a.a) ve Hz. Peygamber’in halifeleri olan Ehlibeyt İmamları’na bilerek yalan isnatta bulunursa, ondan sonra hemen, "Yalan söyledim." dese veya tövbe etse bile orucu batıl olur. Farz ihtiyat gereği Hz. Fâtımat’üz-Zehrâ (s.a), diğer peygamberler ve onların vasîleri de aynı hükümdedirler.

* Bir kimse, doğru veya yalan olduğunu bilmediği bir hadisi nakletmek isterse, farz ihtiyat gereği o hadisi duyduğu kimseye veya okuduğu kitaba dayandırarak nakletmelidir. Ancak, [hadisin kaynağını söylemese bile] kendisinin nakletmesiyle orucu batıl olmaz.

* Doğruluğuna inandığı bir sözü, Allah’tan veya Resul-i Ekrem’den (s.a.a) naklettikten sonra yalan olduğunu anlayan bir kimsenin orucu bozulmaz.

* Allah’a ve Hz. Peygamber’e (s.a.a) yalan isnat etmemin orucu bozduğunu bilen bir kimse, yalan olduğuna inandığı bir şeyi onlara isnat ettikten sonra, söylediği şeyin doğru olduğunu anlarsa, orucu sahihtir.

* Başkasının uydurduğu bir yalanı bilerek Allah’a, Resul-i Ekrem’e (s.a.a) veya Masum İmamlara (a.s) isnat eden oruçlunun orucu batıl olur. Ancak, o yalanı uyduran şahsın dilinden aktarmasında herhangi bir sakınca yoktur.

* Oruçlu bir kimseye, "Resulullah (s.a.a) böyle bir şey buyurmuş mudur?" diye sorduklarında, "hayır" demesi gereken yerde kasten, "Evet" veya "evet" demesi gereken yerde kasten, "Hayır" derse, orucu batıl olur.

* Bir kimse, Allah-u Tealâ’nın veya Resul-i Ekrem’in (s.a.a) doğru olan bir sözünü naklettikten sonra, "Yalan söyledim." der veya gece onlara bir yalan isnat edip, oruçlu olduğu yarınki günde, "Dün gece söylediğim doğrudur." derse, orucu batıl olur.

 Cünüp, Hayız ve Nifas Hâllerinde Sabahlamak

* Cünüp olan kimse, [ramazan ayında] sabah ezanına kadar kasten gusül etmez veya vazifesi teyemmüm etmek olan kimse kasten teyemmüm etmezse, orucu batıl olur.

* [Ramazan ayı dışında] eğer bir kimse, ramazan ayı orucu gibi muayyen vakti olan farz bir oruç tutmak ister ve sabah ezanına kadar da gusül veya teyemmüm etmezse, [gündüz sabah ezanından sonra öğleye kadar gusül veya teyemmüm ettiği takdirde] orucu sahihtir.

*Cünüp olan kimse, ramazan orucu gibi muayyen vakti olan farz bir oruç için niyet edecek olursa, vakit daralıncaya kadar kasten gusül etmese bile, teyemmüm edip oruç tutabilir ve orucu da sahihtir.

* Eğer cünüp olan kimse, ramazan ayında gusletmeyi unutur ve bir gün sonra hatırlarsa, o günün orucunu kaza eder. Ama eğer birkaç gün sonra hatırlar ve cünüp olarak kaç gün oruç tuttuğunu bilmezse, cünüp hâlinde tuttuğunu kesin olarak bildiği günlerin orucunu kaza eder. Meselâ cünüplü iken üç gün mü, yoksa dört gün mü oruç tuttuğunu bilmezse, cünüp hâlinde tuttuğunu kesin olarak bildiği üç günün orucunu kaza etmesi gerekir.

* Ramazan ayı gecesinde gusül veya teyemmümden hiçbiri için vakti olmayan kimse kendisini cünüp ederse, orucu batıl olduğu gibi üzerine kaza ve keffaret de farz olur. Fakat teyemmüm edecek kadar vakti olan kimse kendisini cünüp ederse, teyemmüm etmekle orucu sahih olur; ama böyle bir işi yaptığı için günah işlemiştir.

* Gusül etmek için vaktin geniş olduğunu zanneden kimse, kendisini cünüp ettikten sonra vaktin dar olduğunu anlarsa, eğer teyemmüm [edecek kadar vakti olur ve teyemmüm] ederse, orucu sahih olur.

* Ramazan ayı gecesinde cünüp olan kimse, uyuduğu zaman sabah ezanına kadar uyanamayacağını bilirse uyumamalıdır. Ama eğer uyur ve sabaha kadar da uyanmazsa, orucu batıl olduğu gibi üzerine hem kaza, hem de keffaret gerekir.

* Cünüp olan bir kimse, ramazan ayı gecesinde uyuduktan sonra uyanır ve tekrar uyuduğunda sabah ezanından önce gusletmek için uyunacağına ihtimal verirse, tekrar uyuyabilir.

* Ramazan ayı gecesinde cünüp olan ve uyuduğu takdirde sabah ezanından önce uyanacağını bilen veya ihtimal veren bir kimse, uyandıktan sonra gusletmeyi kararlaştırıp bu kararla uyur ve sabah ezanına kadar da uyanamazsa, orucu sahihtir.

* Ramazan ayı gecesinde cünüp olan ve uyuduğu takdirde ezandan önce uyanacağını bilen veya ihtimal veren kimse, uyandığında gusletmesinin gerektiğini unutur bir hâlde uyur ve sabah ezanına kadar da uyanmazsa, orucu sahihtir.

* Ramazan ayı gecesinde cünüp olan ve uyuduğunda sabah ezanından önce uyanacağını bilen veya ihtimal veren bir kimse, uyandıktan sonra gusletmemeyi kararlaştırdığı veya gusledip etmeme konusunda tereddütlü olduğu hâlde uyur ve [sabah ezanına kadar da] uyanmazsa, orucu batıl olur.

http://caferider.com.tr/oruc-ibadeti-hangi-durumlarda-bozulur-_h9717.html