İstanbul Taksim'deki Gezi Parkı yıkımına yönelik tepkiler çığ gibi büyüdü. Tepkilere birçok ilden destek geldi. Başta İzmir ve Ankara olmak üzere, yurdun büyük bir bölümünde yapılan protesto gösterilerinde Gezi Parkı'nı aratmayan görüntüler yaşandı. İzmir ve Ankara'daki protesto gösterileri devam ediyor.

İstanbul'da Gezi Parkı'nın yıkımıyla başlayan gerilim gece de sürdü. Binlerce kişi geceyi uyumadan geçirdi, sokaklara döküldü. Protesto gösterileri özellikle Taksim Meydanı, İstiklal Caddesi, Tarlabaşı Bulvarı, Harbiye ve Beşiktaş'ta yoğunlaştı ve buralarda polisin müdahalesi daha sert oldu. 81 kişi gözaltına alındı.

CHP, Gezi Parkı projesine yönelik protestolara destek vermek için Kadıköy'de yapacağı mitingden vazgeçti. CHP'liler Beşiktaş'ta toplanarak Taksim'e yürüyecek.

CHP, Gezi Parkı protestolarına Kadıköy Meydanı'ndan vereceği desteği Beşiktaş'a taşımaya karar verdi. Saat 16.00'da yapılacak miting iptal edildi.

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ve partililer Beşiktaş'ta toplanarak Taksim'e doğru yürüyüşe geçecek.
İstanbul'a hareketinden önce Esenboğa Havalimanı'nda gazetecilerin sorularını yanıtlayan CHP Lideri Kılıçdaroğlu, "Türkiye'nin bir diktatör tarafından yönetildiğini söylemiştim. Bir grup toplantısını da diktatör tanımı üzerine yapmıştım. Geçen her gün bizim bu tanımımızı ve görüşümüzü doğruluyor" ifadelerini kullandı.

İstanbul'a sahip çıkanların üzerine biber gazıyla, TOMA ile panzer ile silahla gidildiğini savunan Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti:
Buradan medyaya, özellikle televizyon kanallarına seslenmek istiyorum: Halkın tepkilerini neden göstermiyor Birileri yöneticilere telefon mu etti acaba tekrar. Nasıl bir medyadır bu Amerika'dan bile bizim medyaya eleştiri geliyor, akıl var mantık var. Halkın sesine kulak tıkayan bir medya olabilir mi Vatandaş isyan ediyor, ağacına sahip çıkıyor. 76 yaşındaki bir kadının haykırışını acaba medya neden görmezden geliyor 10 binler itiraz ediyor, diktatöre itiraz ediyorlar, baskıya itiraz ediyorlar, özgürlük istiyorlar, demokrasi istiyorlar. Ben de bunun için İstanbul'a gidiyorum, özgürlük ve demokrasi için. Recep Tayyip Erdoğan'ın gücü yetmez buna. İktidar oldum, her şeyi yapacağım anlamına gelmez bu. Onun iktidarı, kendi cürmü kadardır."

Sadece Türkiye'de değil, yurtdışındaki Türklerin de gösteri yaptığına ilişkin soruya Kılıçdaroğlu, "Gayet doğal, buradaki baskıyı onlar da hissediyorlar. Buradaki polis terörünü onlar da hissediyorlar. Türkiye'de bir polis devleti olduğunu siz yeni mi fark ediyorsunuz Recep Tayyip Erdoğan, 'ne dersem o gerçekleşir' diyor. Bunun adı 1940'lı yıllarda 'Hitler'e doğruydu', şimdi 'Recep Tayyip Erdoğan'a doğru'. Erdoğan bir şey söyler her şey gerçekleşir, Erdoğan bir şey söyler AKP milletvekilleri kanun tekliflerini verirler. 1940'ların Almanyası'nı 2013'ün Türkiyesi'nde yaşamak istemiyoruz, biz demokrasi ve özgürlük istiyoruz kendi ülkemizde. Recep Tayyip Erdoğan'ın özgürlükleri ve demokrasiyi kesmeye gücü yetmez" yanıtın verdi.

TAKSİM'DEKİ CHP'LİLERİN ZOR ANLARI
İstiklal Caddesi'nde eylem yapan göstericilere CHP Milletvekilleri Süleyman Çelebi ve Hüseyin Aygün de destek verdi.
Milletvekillerinin göstericilerin arasına girmesiyle polis müdahalesi de yeniden başladı. CHP Milletvekilleri polis müdahalesi sırasında zor anlar yaşayarak, ara sokaklara sığındı.

Uluslararası Af Örgütü’nden Türkiye’ye Kınama
Uluslararası Af Örgütü, Taksim Gezi Parkı’nda toplanan göstericilere karşı aşırı güç kullanıldığı gerekçesiyle Türkiye’yi eleştirdi. Af Örgütü’nün yazılı açıklamasında, “Barışçı göstericilere karşı aşırı güç kullanılmasını kınıyoruz” denildi ve gelişmelerden kaygı duyulduğu belirtildi.

Örgüt, göstericilere karşı biber gazı kullanılmasını da eleştirdi ve gösteri için toplanan kalabalıkları dağıtmanın başvurulması gereken son yol olduğuna da dikkati çekti. Bunu yaparken de orantısız hareket edilmemesi, polisin kuvvete başvurmamasına dikkat edilmesi gerektiğini vurguladı.

Uluslararası Af Örgütü, Türk yetkililerden, aşırı güç kullanıldığı yolundaki iddiaları bağımsız ve adil biçimde soruşturmasını ve göstericilere karşı haksız yere kuvvet  uyguladığı belirlenen güvenlik güçlerinin yargılanmasını istedi.

Örgüt, yetkililerden halkın barış içinde gösteri yapma hakkına saygı göstermesini de istedi.

İstanbul Taksim'de Gezi Parkı'nın yıkımına yönelik protestolar ve polisin sert müdahalesi sonrası yaşanan olaylar dünya medyasında da birinci gündem maddesi oldu.
 

İngiliz The Guardian gazetesi, Gezi Parkı protestolarının sağcı-solcu, genç-yaşlı herkesi bir arkaya getirdiğine dikkat çekti, "Bu gösteriler Türkiye için alışılmadık, çünkü genç yaşlı, sağcı solcu, Kürtçü Türkçü herkesi bir araya getirdi" denildi.

Financial Times haberinde, "Alışveriş merkezi protestosu olarak başlayan gösteriler Erdoğan iktidarına karşı bugüne kadarki en büyük gösterilere dönüştü" ifadelerine yer verdi.

France 24 de çevreci protestoların hükümet karşıtı protestolara dönüştüğüne dikkat çekti, "Hükümetin hesabı ters tepti" denildi.

Rus Devlet Televizyonu da, "Türkiye'de ayaklanmalar, barikatlar, sokak savaşları yaşanıyor" ifadesini kullandı.

BBC'nin haberinde de, "Mahkeme ağaçların sökülmesini geçici olarak durdurdu, ancak gösteriler Erdoğan'a karşı öfkeye dönüştü" denildi.

Al Monitor de, "Ilımlı siyasi İslam Türkiye'yi ılımlı şeriata götürüyor" ifadesini kullandı.

CNN International'ın haberinde ise, "Gösteriler giderek büyüyor. Polis müdahalesi halkı daha çok parka çekiyor" denildi.