Tunus Zeytune Mescidi İmamı, iki yılı aşkın bir süredir Arap ülkelerinde vuku bulan olayların bu ülkeleri parçalamak amacına hizmet ettiğini söyledi.

Tunusiye haber sitesine bir röportaj veren Zeytune Camii İmamı Hüseyin Abidi şöyle konuştu: İslam dini, Müslümanlara karşı savaşmayı haram kılmıştır. Gerçek cihat İsrail’e karşı savaşmaktır. Dolayısıyla bir Müslüman ülkesi olan Suriye’ye karşı savaşmak dinen caiz değildir. Suriye halkına karşı savaşmak için bu ülkeye giden kimseler günah işlemektedirler; onlar intihar suçu işleyerek hem dünyalarını hem de ahiretlerini karartmaktadırlar, varacakları nihai nokta ise cehennemdir.

Şu bir gerçektir ki Suriye’de bu ülkenin yönetimine karşı savaşanlar, İslam’a en ağır darbeyi vurmaktadırlar. Kurân’a göre fitne, adam öldürmekten daha kötüdür. Suriye yönetimine karşı savaşanlar hem adam öldürmekte hem de İslam dini içinde mezhep fitnesi ateşini yakarak bu yüce dinin izzetine ağır darbe indirmektedirler.

Şeyh Abidi sözlerine şöyle devam etti: Ben buradan, Suriye yönetimine karşı savaşmak için giden gençlerimize sesleniyorum: Ey emperyalistlerin oyuncağı olmuş ve aldatılmış gençler! Suriye’de savaşmak yerine neden kendi ülkeniz olan Tunus’u inşa etmekle uğraşmıyorsunuz?! Neden Amerika ve İsrail’in arzularına hizmet ediyorsunuz?! Yaptığınız bu işin dünyanıza ve ahiretinize zarar verdiğini hiç düşünmüyor musunuz?

Arap ülkelerinin ortak düşmanı küresel emperyalizmdir. Nato, Arap ülkelerini küçük lokmalara dönüştürüp yutmak için ağzını sonuna kadar açtığı halde henüz Araplar sadece sömürgecilerin yaptıklarını izlemekle yetiniyor ve onların arzularına hizmet edecek işler yapıyorlar.

Şeyh Abidi, Tunuslu kızların “cihat nikahı” adı altında Suriye muhalifi güçlerin yanında yer almalarının da şer-i açıdan caiz olmadığını söyledi ve dedi: Bu, gayr-i meşru bir harekettir ve İslam asla böyle bir şeyi caiz görmez.

Daha önce de Tunus Baş müftüsü Osman Bittih yayınladığı son açıklamada sadece Siyonist İsrail’e karşı savaşın vacip olduğunu ve Suriye yönetimine karşı yapılan savaşa “cihat” denilemeyeceğini belirtmişti.