Filistin’deki ana politik rakipler el Fetih ve HAMAS hareketleri geleceğin ulusal birlik hükümetinde başbakanlık makamını şimdi Filistin Yönetimi başkanlığını yapan Mahmud Abbas’a vermek konusunda anlaşmaya vardılar. Bir süre öncesine kadar ellerinde silah ilr sorun çözen rakipler, hükümetteki kilit bakanlıklara beraber aday tespit etmek niyetindeler. Bu orta yol uzun yıllara dayanan Filistin bölünmüşlüğünün sona ermekte olduğu anlamına gelebilir mi? Uzmanların çoğunluğu buna şüpheli gözlerle bakıyorlar.
Filistin toprakları uzun yıllardır fiilen iki hükümet tarafından yönetiliyor. İslami HAMAS Gazze’de, laik el- Fetih ise Ürdün Nehri’nin batı yakasında. Daha bir yıl önce parlamento seçimlerine hazırlık yapılırken Mahmud Abbas yaptığı açıklamada belli bir parti kökeni olmayan profesyonellerden oluşacak bir uzlaşma hükümeti kurulması gerektiğinden bahsetmişti.
Filistin’de bunu başarmak kolay değil. el Fetih ve HAMAS arasındaki barış anlaşması geçtiğimiz yıl mayıs ayında imzalanmış idi. Diğer yandan bunun hemen arkasından bazı HAMAS liderleri anlaşma şartlarını yerine getirmeyi reddetmişlerdi. Ortak bir yol bulunana kadar bir yılın geçmesi gerekti. En azından sözler bazında. Koalisyon hükümeti kurulması yolundaki karar Filistin tarihinde yeni bir sayfa açabilir mi?
MGİMO Enstitüsü uzmanı Nikolay Surkov bu konuda şu şunları söylüyor:
Ortak bir hükümetin kurulması barış için bir adımdır, ancak bu sadece bir adımdır. FATH ve HAMAS arasındaki görüş farklılıkları çok keskindir. HAMAS Gazze’de çok sağlam bir konumda bulunuyor ve bunu terk etmek niyetinde değil. Böyle bir hükümetin kurulması halinde bile Filistin topraklarındaki status-quo hali kalacaktır. el Fetih ve HAMAS kendi topraklarını kontrol etmeye devam edecektir.
Bulunan orta yolun son derece kırılgan olduğuna el Fetih liderlerinin açıklamaları işaret ediyor. Bu açıklamalar Kahire’de 14 mayısta birleşik kabine kurulması kararının alınmasından sonra dile getirilmişti. Bu liderler HAMAS’a yönelik kendi taraftarlarına baskı uygulandığı suçlamasında bulundular ve eski de olsa politik rakiplerinine 2007’de yaşanan kanlı olayları hatırlattılar. O dönemde HAMAS güç kullanarak Gazze’yi ele geçirmiş ve el-Fetih üyelerini burada çıkarmıştı.
Yapılan anlaşma konusunda Filistinli politika uzmanı Fayez Abbas da kendini kandırmak niyetinde değil. Abbas bu girişimlerde sadece politik hesapların olduğunu düşünüyor. Abbas sözlerine şöyle devam etti:
Bu anlaşma daha önce yapılan anlaşmalardan hiç farklı değil. Örneğin Doha’da, Mekke’de ya da Kahire’de yapılan anlaşmalar gibi. Bu açıklamaların arkasında iki tarafın da zaman kazanma isteği bulunuyor. HAMAS hiçbir zaman bu anlaşmanın şartlarını yerine getirmez, çünkü seçimlere razı olurlar ve beklenmedik bir şekilde kaybederlerse Gazze üzerindeki kontrollerini de kaybederler. HAMAS hiçbir zaman bu yola gitmez, çünkü şimdi burayı Filistin’in bir parçası gibi değil ayrı bir devlet gibi yönetiyorlar.
Uzmanlar birleşik bir hükümeti kurulmasının ana hedef olan Filistin’in bağımsız bir devlet olarak tanınmasını sağlamaya yönelik olduğunu kabul ediyorlar. Otonomi içinde parçalanmışlık halinde bunun yapılması mümkün değildir. Koalisyon hükümetinin kurulması sonunda BM’in böyle bir karar alması halinde bile analiz uzmanları artık bağımsız bir devlet içinde iktidar kavgasının kızışacağını tahmin ediyorlar.