06-03-2013 tarihinde eklendi
Kutlu bir davaya gönül verenler -4 -
Zeytinburnu İmam Cafer-i Sâdık Camisi

Caferiyol aylık bültenin “Kutlu bir davaya gönül verenler” başlığıyla yayınladığı camilerimiz ve kuruluş sürecini anlatan haber söyleşimizde İmam Caferi Sadık Camisini sizlerle tanıştırmaya çalışacağız.  

Geçtiğimiz aylardaki bültenlerimizde İkitelli Hz. Ebu Talip Camii ve Tahtakale Zeynebi Kubra Camisi, Başakşehir –Şahintepe’de bulunan İmam Rıza Camisini tanıtmaya çalışmıştık.

İmam Caferi Sadık Camii İmamı H.Ş. Ahmet Çoşkunla muhabirimiz Eray Hazar görüştü.

Şahin, Kum ilim havzasında eğitimini tamamladıktan sonra İstanbul Hz. Ebu Talib Camisinde göreve yaptığını daha sonra Zeytinburnu İmam Sadık Camisinde göreve başladığını söyleyerek Caminin yapım sürecini anlattı.

H. Ş. Ahmet Şahin, Camiamızın saygın şahsiyetlerinden H. Mehmet Tahan beni davet etti.  Ben de davete icabet ederek 1994 yılında buraya geldim. Altı ay sonra camimizin yanında bulunan mütevazı bir yerde cemaat namazlarımıza ve toplantılarımıza başladık. 28 Mayıs 1994 yılında İmam Sadık Camisinin temelini attık.     

Bu caminin yapımında ve bu günlere gelmesindeki baş mimar olarak niteleyebileceğimiz kişi de hiç şüphesiz H. Mehmet Tahan beydir. 

Bu bölgede maalesef Caferi olmayan insanlar burada böyle bir faaliyetin olmasını istemiyorlardı. Bizi ve inancımızı tanımadıkları için olumlu bakmıyorlardı.  Ama H.Mehmet Tahan beyin ve cemaatimizin cesur duruşu sayesinde bu sıkıntıları aştık. Hatta öyle zamanlar oldu ki bize siz mum söndürüyorsunuz diye şikâyette bulunuyorlardı. Şikâyetler neticesinde birkaç kez yetkililer teftişe bile geldiler.  Beni birkaç defa karakola götürdüler defalarca ifademi aldılar. Neden böyle namaz kılıyorsunuz, neden böyle ezan okutuyorsunuz şeklinde sorulara muhatap olduk. Ama elhamdülillah alnımız açık başımız dik bir şekilde cesaretimizle bu tür soruların hepsini üstesinden geldik.   

H. Mehmet Tahan beyle birlikte büyük emekleri olan ve dernek yönetiminde görev alan İsmail Başyavuz, Zeki Tahan, H.Nevruz Elmas, Cengiz salman, Hacı Elarslan vardı.

Şu anda derneğimizde aktif olarak görev yapan Kıyas Aras, ferman Arpa, Hacı Elarslan, Rıza sarıcan, Mikail Sarak ve şuanda ismini hatırlayamadığım arkadaşlar görev yapmaktadır.

Camimizin bugüne gelmesinde yine büyük emekleri olan ancak hakkın rahmetine kavuşarak aramızdan ayrılan H.Mehmet Tahan’ın Abisi merhum Hacı Muzaffer Elmas ve kendisine ikinci başkan da diyebileceğimiz Karslı hemşerilerimizden olan İsmail Çağlamaz, Behram Sarak ve Yaşar Sevindik beyefendiler oldu.

Camimiz yapılırken cemaatimiz yedinden yetmişe seferber oldular. Kimi camlarını yaptırdı, kimi halılarını, kimi kapılarını yaptırdı. Camimizin temeli 850 metre karedir. Ancak genel alanı 2500 metre karedir. Kıbleye dönüş yönünde sağından ve solundan çekmeler oldu. Şu an namaz kılınan alan 650 metre karedir. Bayanların ibadet alanı ise 400 metre karedir. Toplamda namaz kılma alanı 1050 metre karedir.

Bölgemizde takriben 500 ve 600 hane olduğu tespit edilmiştir. Buna rağmen Cuma namazlarında kadınlı erkekli 500’e yakın kişi namaz kılmaktadır diyen şahin yıllık faaliyetleri hakkında da bilgi verdi.

  Yıllık faaliyetlerimiz arasında 14 masumun viladet ve şahadetleri, yaz Kur’an kursları, haftalık sohbetler, dini içeriği de olan bahar bayramı Nevruz kutlamaları da yapmaktayız.


Nevruz Bayramını siyasallaştırıp lastik yakıp olay çıkaranların aksine asırlardır bu bayramı barış ve kardeşlik üzere bahar bayramı, Ali bayramı olarak coşkuyla kutluyoruz. İmam Caferi Sadık ve Hz. peygamberimizin Doğum gününü kutluyoruz ve İmam Ali ve İmam Hüseyin (as)’ın doğum günlerini kutluyoruz ve her yıl Muharrem yasını burada tutmaktayız. Sabah namazlarını cemaatle kılmaktayız. Gençlerimiz için Kuran-ı Kerim kurslarımız vardır. Yaz dönemi Kur’an kurslarından 50 gencimiz her yıl Kur’an öğrenmektedir. Camiamızda 400’ü bayan 200’ü gençlerimizden Kur’an öğrenmiş durumdalar.

Benim onay verdiğim kızlarımızdan 3 tanesi evlerde derseler vermektedirler ki bunlardan biri de benim kızımdır.   Camimizde gençlere fıkıh, Akait, Ahlak dereleri anlatmaktayız.  Gençlerimiz Cumartesi günleri kendi aralarında toplantı yapıyorlar sportif faaliyetlerde bulunuyorlar. Camiler arası halı saha maçları düzenlemeyi düşünüyorlar.   Burada ilk defa cami dışında Aşura matem töreni yaptığımızda bölgemizde, inancımızı tanımayanlar bizi yadırgadılar. Ancak 3,4 yıl sonra bizleri yakından tanıdıktan Ehli Sünnet kardeşlerimiz de bizimle birlikte namaz kılıyor, Aşura günü matemimize iştirak ediyorlar.   Her akşam çeşitli konularda verdiğim ilim irfan derslerine onlarda katılıyorlar.  Buranın tek alimi benim ama bazen ihtiyaç duyduğumda, H. Ş. Muhtar Elmas hocamız yardıma gelerek hizmet etmektedir kendisine teşekkür ediyorum.

Burası kurulmadan önce bölgede yaşayan cemaatimiz elbette sadece Azeri olduklarını Caferi olduklarını biliyorlardı ama inançsal ve ibadet yönünden cahildiler.   Mezhebi bilgi ve kaygı taşımıyorlardı. Ama İmam Sadık Camisi inşa edildikten sonra haliyle bilgilendi, bilinçlendi ve kendilerine olan özgüvenleri arttı. Ehli Beyt mektebini insanlar tanımaya ve anlamaya başladılar. Gençlerimiz, cemaatimiz irşat çalışmaları yürüttüler. Gençlerimiz kötü alışkanlıklardan uzak durmaya başladı. Halkımız bilinçlendi, birlik ve beraberliğimiz pekişti.

Kutsal topraklara gitmeye başladılar, gençliğimiz İmam Rıza (sa)’nın ziyaretine gidiyor, Kerbela ziyaretine gidiyor diyen Şahin sözlerini şu mesajla noktaladı,

Türkiye’deki Caferilerine ve tüm dünyaya vereceğimiz mesaj şudur: “Allah’ın ipine sımsıkı sarılmalarını, aramıza tefrika ve fitnenin sokulmasına izin vermemelerini ve alimler olarak bizlerin de bu önemli hususa azami gayret göstermemiz gerektiğini düşünüyoruz.  Gücümüz birliğimizdedir, ayrılıkta ise fitne ve azap vardır.” Beraberlikten güç, yalnızlıktan ise fitneler doğmuştur diyerek sözlerini noktalıyor.

 İmam Caferi Sadık Camisi dernek başkanı H. Mehmet Tahan  ise yaşanan süreç hakkında şunları anlatarak başlıyor konuşmasına: İmam Caferi Sadık ( as)’ın isminin bu camiye verilmesinin özel bir anlamı vardır. İmam Sadık (as) bizim mezhebimizin imamıdır. İslam fıkhının babasıdır. Birliğin ve kardeşliğin sembolüdür.  

  Zeytinburnu’nda yürüttüğümüz azimli mücadelemizi Allah boşa çıkarmadı ve İmam Caferi Sadık (as) adında bir cami yaptırmayı bizlere nasip etti.  Bu güzide Caminin yerini Tahan, Elmas, Kolbak ve Hazar aileleri üstlenmiştir bu ailelere saygı duymak benim bir ömür boyu insanlık açısından görevimdir. 1960 yıllarında Zeytinburnu’nda bir gecekondu memleketlerimizden gelen Azerilerin buluşma noktası olmuştu. Orada yaşadığımız mutluluğu şimdi de İmam Caferi sadık (as) adına yaptırdığımız camimizde yaşamaktayız.

Burada bir projemiz daha var o da camimizin yakınında bir sağlık ocağı yaptırmaktır. Mehmet Tahan adı altında bir çocuk parkı yaptırdık, camimizi İstanbul’a yakışır şekilde modernize ettik.

 Diğer camilerimize de sahsım adına diyorum yardımımı esirgemedim. Vurgulamak istediğim şey elimizden geldiği kadar Camilerimiz arasında, hocalarımız arasında, cemaatler arasında dostluğu, akrabalığı geliştirmek sosyal amaçlı hizmetlere devam etmek, din,dil, ırk ayrımı gözetmeden her yere bunu yaymaktır.

Camimizde ibadetlerimizi, matemlerimizi, örf ve adetlerimizi layıkıyla yerine getirmenin mutluluğunu yaşamaktayım.  

İmam Caferi Sadık Camisi yapılmadan önce Zeytinburnu’ndaki vatandaşlarımız sıkıntı yaşamaktaydı. Özelikle Kurban ve Ramazan bayramlarında, önemli dini günlerde, Aşura matemlerinde var olan camilere gitmekteydiler. Fakat camimiz yapıldıktan sonra halkımız inançlarını kendi bölgelerinde yaşamaya başladı.

Buruda şunu da ifade etmem gerekiyor İstanbul Halkalı’da yapılan ilk cami Zeynebiye Camisi olmuştur. Buradan H. Selahattin Özgündüz hocamıza özellikle teşekkür ediyorum. Onun sayesinde birlik ve beraberliğimizin temeli atıldı. Oradaki camimize de yardımlarımız devam ettirmekteyim.   

İmam Caferi Sadık camimizde sosyal çalışmalarımızın bir amacı vardır, İmam Caferi Sadık içtihatlarına uymak, Aşura’yı layıkıyla anmak, Nevruz bayramını ve kültürünü layıkıyla yerine getirmektir. Bunları yaptığımızda bizi ve inancımızı tanımayan, yetirince bilgi sahibi olmayan Ehli Sünnet kardeşlerimiz de zamanla bizleri daha iyi tanıdı onlar da camimizde ibadet ediyorlar, özel günlerimizde aramıza katılıyorlar.

Zeytinburnu 82 ilin insanından oluşan 320 bin nüfuslu bir ilçemizdir. Bu Cami sayesinde, İmam Caferi Sadık mezhebini ve Aşura’yı tanıdılar ve bilgi sahibi oldular her yıl 5 -7 bin kişi Aşura matemine katılmaktadır.  Binlerce kişiye İmam ihsanı vermekteyiz. İmamlarımızın doğum günü ve şahadetlerinde de büyük katılım olduğu zaman misafirperverliğimizi ortaya koya bilmek için örf ve adetlerimiz gereği onlara hizmet ediyoruz. Zeytinburnu haklı da cemaatimizde sevgi ve sempatiyle bakmaktadır.  

   Camimize yardım için diğer genelde kendi imkânlarımızı seferber etmeye çaba gösteriyoruz diyen başkan Tahan, sözlerini şu mesajla noktalıyor. “Peygamberimiz ve Ehlibeytin yolunda inancımızı toplumumuza aktaran hocalarımızın kendi aralarında birlik ve beraberliğini muhafaza etmelerini, Cemaatlerimizin birbirlerine gidiş gelişlerinizi toplumsal birliğimizi pekiştirmelerini temenni ediyorum.

Siyasi yönden de toplumumuzun kendi siyasetçilerini yetiştirmelerini istiyorum. Ben de bir siyasetçiyim eğer siyasetle uğraşmasaydım belki de bu gün buralara gelemezdik ve belki de bu camiyi de burada yaptıramazdık.

Ben tekrar İmam Caferi Sadık Camisine maddi ve manevi yardımda bulunan herkese teşekkür ediyorum.  Size de Caferiyol aylık bültende bize yer verdiğiniz için teşekkür ediyorum.

http://caferider.com.tr/kutlu-bir-davaya-gonul-verenler--4--_h8763.html