05-02-2013 tarihinde eklendi
Suriye'li Generalden Çarpıcı Açıklamalar
Dışarıdan Yıkamadıkları Suriye’yi İçeriden Yıkmaya Çalışıyorlar

Suriye Ordu ve Silahlı Kuvvetler Genel Komutanı Yardımcısı Savunma Bakanı Korgeneral Fahd Casim el-Freyc, İsrail düşmanıyla savaşmak üzere donatılan ve hazırlanan kahraman Suriye ordusunun güçlü, eğitimli ve kırılmaz olduğunu tüm dünyaya kanıtladığını söyledi.

Korgeneral el- Freyc, Suriye topraklarının bütünlüğünün korunacağını, teröristlerin bu toprakların hiçbir parçasını koparamayacaklarını vurguladı.

İsrail Düşmanı Teröristlere Hava Savunma Sistemleri Hedef Alma Emri Verdi

Suriye televizyonuna dün akşam verdiği mülakatta Savunma Bakanı, İsrail düşmanının silahlı terör gruplarına hava savunma sistemlerini vurma ve hizmet dışı bırakma emri verdiğini, çünkü Suriye’nin elinde kapsama alanı geniş bir hava savunma sistemi bulunduğunu ve İsrail uçaklarının ihlallerini engellediğini bildiğini belirtti.

Genel komutanlığın yıllar önce gerçekleştirilen düşman ihlalinin ardından bu ihlalleri engelleyecek belirli icraatlar aldığına işaret etti.

El- Freyc, silahlı terör gruplarının yıkmak ve hizmet dışı bırakmak amacıyla radar, elektronik savaş araçları ve uçaksavar gibi hava savunma sistemlerini günü birlik hedef aldığını, Suriye’nin dört bir yanına kurulan bu sistemlere ulaşamadığı zamanlarda da radar sistemlerini bozmak için havan topuyla saldırdığının altını çizdi.

“Ordu ve Silahlı Kuvvetler Genel Komutanlığı terör gruplarının saldırılarını hava savunma sistemlerine yoğunlaştırdığını fark edince silahlı terör gruplarının ulaşamayacağı güvenli bir yerde toplama kararı aldı. Savunma sisteminin bir yerde toplanması radarların bazı yönlerde kapsamı alanını daralttı. Silahlı gruplar ve İsrail bu boşluğu iyi biliyordu” dedi.

Bilimsel Araştırma Merkezine Saldırısını Terör Gruplarının Koordinasyonuyla Gerçekleştirdi

Korgeneral el-Freyc, İsrail’in Şam Kırsalının Cemraya bölgesindeki Bilimsel Araştırmalar Merkezine saldırısını silahlı terör gruplarıyla koordinasyon içinde gerçekleştirdiğini bildirerek silahlı grupların bu merkezi ele geçirmek ve yıkmak için onlarca saldırı düzenlediğine dikkat çekti.

Terör taşeronlarının savunma hizmeti veren bu merkeze saldırmakta başarısız kalmasının İsrail’i müdahale edip kendi uçaklarıyla saldırmaya, taşeronluğunu yapan terör çetelerinin kayıplarını telafi etmeye ve düşmanların istediği sonuçların alınmasını engelleyen Suriye askeri operasyonlarına yanıt vermeye ittiğini belirtti.

El-Freyc, silahlı kuvvetlerin askerlerinin hayatını tehlikeye atmamak için bazı askeri noktaları boşalttığını, bir kısım noktalarda çok az koruma bulunduğunu bir kısmının da önemsiz olduğunu söyleyerek “bazı noktalar ana karargâhtan çok uzak bölgelerde bulunuyor ve günlük takviye gerektiriyor. Silahlılar günlük takviye için kullanılan yollara bomba düzenekleri yerleştiriyor. Bu da şehitlerin düşmesine yol açıyor. Bununla birlikte asker sayısının azlığını fırsat bilerek herhangi bir noktaya on kat fazla bir güçle saldırıyorlar. Bu nedenle askerlerin hayatını korumak açısından askeri noktaları boşaltmak gerekiyor” diye konuştu.

Teftenaz Havalimanının Türkiye sınırında yer aldığına değinen el-Freyc, helikopterler için hazırlanan bu havalimanının uzun süredir mevcut olduğunu, içinde bozuk ve koordineli helikopterler bulunduğunu, kadrosunun özel güç olmadığını, teknisyenlerden oluştuğunu ve bu koşullarda savaşmak için eğitilmediklerini ifade etti.

Savunma Bakanı, teröristlerin Teftenaz Havalimanına bir ay boyunca saldırması ardından genel komutanlığın kadrolarının hayatını tehlikeye atmamak için havalimanını boşaltma ve içindeki araçları başka yere nakletme kararı aldığını, geri kalan araçların ise bir yıkıntıdan ibaret olduğunu, bu nedenle havalimanının askeri stratejik bir önem taşımadığını kaydetti.

El-Bukemal Havalimanının ise tarım uçakları için kullanılan keşif alaylarından birine bağlı tarım havalimanı olduğuna dikkat çeken el-Freyc, bu havalimanına savaş uçaklarının iniş yapamayacağını sadece helikopterlerin iniş yapabileceğini, bu nedenle boş bir arazi olması nedeniyle bu havalimanına tutunmanın anlamsız olduğunu bildirdi.

Savunma Bakanı, Şam’ın Ğuta bölgesinde keşif alaylarına ait karargâhlar bulunduğuna işaret ederek terör gruplarının büyük sayıda silahlılarla saldırıp ele geçirdiklerini, askeri önem taşıyan bu kampın düzenlenen askeri bir operasyonla 24 saat içinde geri alındığını söyledi.

Suriye savaş uçaklarının özellikle hedef alanında bulunmayan büyük bir üniversite binasını vurma hatasına düşmeyeceğine işaret eden el-Freyc, hatanın belirli hedeflerin bulunduğu yüz ya da iki yüz metrelik mesafede olabileceğini kaydetti.

Savunma Bakanı, Halep kentindeki tüm yetkililerin Halep Üniversitesine terör saldırısının düzenlendiği günün sınav günü olduğunu bildiklerini, bu nedenle uçakların üniversite binasını hedef alma hatası yapmayacağını ve bu hataya asla izin verilmeyeceğinin altını çizdi.

Ordu Yermük Semtine Girmedi..Silahlı Gruplar İsrail’in Emriyle Girmeyi Planladı

Savunma Bakanı el-Freyc, ordunun Şam’ın Yermük semtine asla girmediğini, silahlı terör gruplarının Suriye’yi zor durumda bırakmak ve ordunun Filistinlileri hedef aldığı konusunda itham etmek için İsrail’in emriyle bu semte girmeyi planladığını söyledi.

“Fakat Suriye oyuna gelmedi ve semti sorunu silahlıları zor durumda bırakacak uygun şekilde çözmeleri için semtin sahipleri Filistinlilere bıraktı. Ordunun bu semtte hiçbir varlığı bulunmuyor” diye ekledi.

Suriye’nin bölgede Amerikan Siyonist planlara karşı koyan direniş eksenine öncülük ettiğini belirterek bu planın yıllardır 2006 yılı saldırısı, Irak’ın işgali ve ABD’nin tehdit etmesi aracılığıyla Suriye’yi dışarıdan yıkmayı hedeflediğine işaret etti.

Dışarıdan Yıkamadıkları Suriye’yi İçeriden Yıkmaya Çalışıyorlar

Korgeneral el-Freyc, Suriye’yi dışarıdan yıkma planlarının başarısızlığa uğraması ardından komplocuların içeriden yıkma planını uygulamaya yöneldiğini ifade etti.

Planın Arap rejimleri tarafından finanse edildiğini, dışarıdan getirilen ve tekfirci düşünceler taşıyan başta Nusra cephesi olmak üzere silahlı terör gruplarının taşeron olarak kullanıldığını, bununla birlikte içerideki işbirlikçilerin görevlendirdiğini kaydetti.

“Asker olarak dış savaşa nazaran içten açılan savaşın çok daha zor olduğunu biliyoruz. Bu nedenle Suriye’ye komplo kurmak ve istikrarını sarsmak için devasa askeri, mali ve teknik imkânlar kullanıldı” diyen el-Freyc, silahlı terör gruplarının okuldan temel hizmetlere kadar tüm alt yapıyı yani Suriye vatanını hedef aldığının altını çizdi.

Terör Grupları Vatandaşın Geçim Kaynaklarını Hedef Alıyor

Savunma Bakanı, silahlı terör gruplarının gerçekleştirdiği öldürme, cesetleri parçalama ve yıkma eylemlerinin reform ve gelişme sürecine hizmet etmediğine değinerek bundan sadece düşmanın faydalandığını, hedefinin vatanı tamamıyla yıkmak, vatandaşın geçim kaynaklarına saldırmak olduğunu ekledi.

Devletin ve silahlı kuvvetlerin vatandaşlara tüketim ve yardım maddelerini ulaştırma görevi taşıdığını bildiren el-Freyc, silahlı terör gruplarının bu yardımların köy ve kentlere ulaştırılmasını engellediğini, yardım konvoylarını soyduğunu, bu maddeleri taşıyan araçları yaktığını ve yoluna bomba düzenekleri yerleştirdiğini dile getirdi.

Savunma Bakanı, “silahlı kuvvetler görevini yapmaktadır. Fakat Suriye’nin dört bir yanını binlerce kilometrelik alana her gün ulaşması imkânsız. Her elektrik direğinin, okulun ya da devlet kurumunun yanına asker konuşlandırması da mümkün değil.

Bunu dünyadaki herhangi bir devletin gerçekleştirmesi zor” diye belirtti.

Silahlı kuvvetlerin vatanı yıkmaya çalışan silahlı terör gruplarını kovuşturduğunu ve her türlü yolla hedeflerini gerçekleştirmesine engel olduğunu belirterek “bir hırsızlık çetesi normal koşullarda bir bölgeye korku salabiliyorsa kentlere yayılan, askeri, maddi ve lojistik dış destek alan binlerce tekfircinin neler yapabileceğini siz düşünün” diye konuştu.

Ekonomik Tesisleri Korumak ve Vatandaşlara Yardım Ulaştırmak İçin Elinden Geleni Yapıyor

Savunma Bakanı, silahlı kuvvetlerin ekonomik ve hizmet tesislerini korumak, vatandaşlara yardımların ulaştırılması için elinden gelen çabayı harcayacağını bildirerek vatandaşları terör çetelerinin yerini bildirerek orduyla işbirliği yapmaya çağırdı.

Silahlı kuvvetlerin temel görevinin sınırları korumak ve toprağımızı işgal eden Siyonist düşmana ya da sınırlarımıza yönelik herhangi bir saldırıya karşı koymak olduğunu belirten el-Freyc, ordunun temel görevinin silahlı çeteleri kovuşturmak olmadığını, fakat komployu uygulamak için binlerce terörist görevlendirilince ordunun teröristlerle mücadele etme görevi üstlendiğini ifade etti.

Savunma Bakanı el-Freyc, teröristlerin herhangi bir bölge ya da semtte vatandaşları göç ettirdiklerine yandaşları ve kendilerine katılanlar dışında vatandaşları katlettiklerini söyleyerek ordunun teröristlerin bulunduğu bölgelere girerek teröristlerden temizlediğini ve vatandaşların evlerine dönmesini sağladığını bildirdi.

Ordu güçlerinin herhangi bir bölge, kent ya da semtte sürekli konuşlanamayacağını belirten el-Freyc, bu nedenle temizlediği bölgelerden çıkmak zorunda kaldığına dikkat çekti.

Korgeneral el-Freyc, “ne yazık ki bazıları silahlıların temizlenen bölgelere yeniden gizli şekilde girmesini kolaylaştırıyor. Bölgelere küçük silahlı gruplar şeklinde tekrar giren teröristler bölgeyi ele geçirdiklerini ilan etmeleri ardından ordu güçleri bu bölgeleri temizlemek için yeniden müdahale etmek zorunda kalıyor” diye belirtti.

Vatandaşların silahlı terör çeteleriyle tarafsız davranarak mücadele etmesi gerektiğine vurgu yapan Savunma Bakanı, ulusal konularda taraflı davranılamayacağını, bu alanda koordinasyon ve işbirliği yapılması durumunda ordunun teröristlerden temizlenen bölgelere yeniden girme ihtiyacı duymayacağını kaydetti.

Korgeneral el-Freyc, silahlı grupların girdikleri ve sakinlerini göç ettirdikleri bölgelerde caddelere ve evlere bomba düzenekleri yerleştirdiğine, evlerde nişan almak için delikler açtığına, aileleri ve sivil vatandaşları beşeri kalkan olarak kullanmak için rehin aldığını belirtti.

“Silahlı kuvvetler silahlıların gizlendiği herhangi bir evi bombalayıp yıkabilir. Fakat bu yöntemin kullanılması semtin veya beldenin tamamıyla yıkılması demektir. Bununla birlikte evlerde rehin alınmış sivillerin bulunma olasılığı da var. Bu nedenle silahlıların işgal ettiği bölgeye girerken yıkımı azaltmak, vatandaşların ve askerlerin hayatını tehlikeye atmamak için yavaş hareket ediliyor” diye belirtti.

Korgeneral el-Freyc, genel komutanlıkta şehit durumunu takip etmekle yükümlü üst düzet bir subayın başkanlığında bir komitenin oluşturulduğuna, şehit işlerinden sorumlu, her ilde şubesi bulunan bir ofis kurulduğuna değinerek şehit yakınlarının bu ofise müracaat ederek şehitlere verilen hakları alabileceklerini söyledi.

Kaçırılanlar dosyası konusunda ise Korgeneral el-Freyc, teröristlerin bazen kaçırdıkları vatandaşların aileleriyle iletişim kurduklarını, ordunun ise imkanları dahilinde kaçırılan vatandaşları zarar vermeden askeri yollarla kurtarmaya çalıştığını, aksi durumda bölgedeki ileri gelenlerle ve halk kesimleriyle temas kurulduğunu belirtti.

http://caferider.com.tr/suriye-li-generalden-carpici-aciklamalar_h8517.html