Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Görmez, Diyanet'e ilişkin Sayıştay raporunda yer alan usulsüzlüklere, "Usulsüzlük varmış gibi gösterilmesi üzücü" diye yanıt verdi.

Sayıştay raporunda Hazine arazilerine cami yapıldığı, cami ve mescitlerin üçüncü kişilere kiraya verilmesinin hukuki dayanağı bulunmadığı, kamuya ait olması gereken tutarın vakfın kasasına girdiği bilgileri yer almıştı.

Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Görmez, Türkiye'de tüm camilerin, halk tarafından yapıldığını söyledi. Camilerin müştemilatı içinde yeralan binaların gelirlerini geçen yıla kadar devletin aldığını belirtti. Görmez, bu uygulamanın değiştirilerek gelirlerin yüzde 30'unun devlete, yüzde 70'inin de Dini Sosyal Hizmet Vakfı'na aktarıldığını söyledi.

Eski Alevi Bektaşi Federasyon Başkanının, Diyanet TV için sadece bir mezhebe yönelik yayınlar yapıyor gerekçesi ile dava açmasına ise Görmez, "Bunlar rutin şeylerdir. Tartışma başlatmak doğru değildir" dedi.

Sayıştay’ın Maliye Bakanlığı raporunda şu saptamalara yer verildi:

Hazine gelirleri, dini vakfa: Hazine’ye ait taşınmazlar üzerinde bulunan Diyanet İşleri Başkanlığı’na tahsisli cami ve mescitlerin ticari nitelikli ünitelerinin kiralanması yetkisinin herhangi bir mevzuata dayanmaksızın Diyanet İşleri Başkanlığı’na devredildiği ve bu devre istinaden başkanlıkça söz konusu Hazine gelirlerinin yüzde 25’inin bir vakfa (Dini ve Sosyal Hizmetler Vakfı) aktarıldığı görülmüştür. (…) Gelirlerin yüzde 30’unun, arz bedeli Hazine’ye, yüzde 10’unun taşınmazın bağlı olduğu müftülüğe, yüzde 25’inin Dini ve Sosyal Hizmetler Vakfı’na, yüzde 35’inin ise ilgili cami derneğine veya vakfına aktarılacağı kararlaştırılmıştır. Dolayısıyla herhangi bir dayanaktan yoksun olarak Maliye Bakanlığı ile Diyanet İşleri Başkanlığı arasında imzalanan 21.12.2006 tarihli protokolle, kira gelirlerinin yüzde 70’inin dağıtılması inisiyatifinin başkanlığa bırakılmış olması; mülkiyeti Hazine’ye ait taşınmazların kiraya verilmesi sonucu elde edilen ve kamuya ait olması gereken genel bütçe gelirlerinin vakfa aktarılması yolu açılmıştır. Söz konusu yönetmelik hükümleri yeniden düzenlenmelidir.