08-06-2013 tarihinde eklendi
Yavuz bir çelişki


 Başbakan eski Erdoğan'ken demiş ki: “Üçüncü köprü İstanbul için cinayettir. Kuzeydeki yeşil alanları imara açılarak katledilmesinden başka bir şey değildir. İstanbul’un siluetini değiştirir. İnşallah bu cinayet bitmeden hükümet değişir.” Ne zaman mı demiş 27 Nisan 1995’te…

Şimdi ise cinayeti o işliyor. Ama benim söylediğim “Yavuz bir çelişki” bu değil… Çünkü o başka bir insandı. Milli Görüş yolunda idi. Gömleğini çıkardı, yolunu değiştirdi ve başka yollara yöneldi, başka birisi oldu. Şimdilerde o yeni Erdoğan… O zaman ki hangi görüşüne bağlı ki bugünde üçüncü köprü ile ilgili görüşüne bağlı kalsın.

Yavuz bir çelişki dediğim şudur: Söz gelimi Erdoğan ya da Gül ya da başka birisi; Birinci Selim’in karşısına geçse ve ona deseydi ki: “Ey Yavuz Padişahım…” Ne mi olurdu? Nerden bilsin Erdoğan, Gül ya da onların akilleri… O anda Selim’e Yavuz diyenin kellesi giderdi. Neden mi? Çünkü Yavuz, kötü demektir. Hatta en kötü anlamına da gelir.

İnanmadınız mı? Sayın Erdoğan ve Sayın Gül… Üstelik Sayın Gül’ün yanında bu işleri bilen Sayın İsen var. İnanmadıysanız ona sorun. Ya da en iyisi siz sözlüklere bir bakın…

Açın Kaşgarlı Mahmud’un “Divanü Lügatıt-Türk”ünü… Kavalcı Yayınevi yayını, sahife 676… Yavuz: Herhangi bir şeyin kötü, rezil olanı.

Şimdi o çok bilgili olanların karşı çıkışlarını duyar gibi oluyorum. Diyorlar ki: “O sizin dediğiniz bin yıl önceki sözlük”

Pek i en yeni ve en iyi bir sözlük alalım elimize Kubbe Altı Lügatı, Misalli Büyük Türkçe Sözlük İlhan Ayverdi Başkanlığında hazırlanmış… Onun üçüncü cildinin 3431nci sahifesini açalım ve okuyalım: “Yavuz: Fena, kötü”

Ayverdi sözlüğü örnekte vermiş: “Kendi tatlı canına nefsin yavuz yoldaştır… Nefsine uyma şahım aldar seni kallaştır (Eşrefoğlu Rumi) başka örneklerde vermiş”

Türk Dünyasının her yerinde yavuz, fena, kötü, zalim, kıyıcı anlamında kullanılır. Söz gelimi Kazaklar bu sözü başındaki “Y” yi “J” yaparak kullanırlar. Mağcan “Javuz Javu” derken “zalim düşman” der…

Peki neden bu kahraman ve başarılı Padişaha bu unvan verilmiş ki? Veren kim ki? Osmanlının onun dönemine yakın kaynaklarının hangisinde böyle bir söz olabilir ki?

İşin aslı şu: “1.nci Selim babasının o büyük hakan’ın 2.nci Beyazıt’ın tahtını zorla elinden alıp ağabeylerini ve yeğenlerini öldürtüp; babasının hazırladığı döneminin en büyük savaş cihazı olan Osmanlı Ordusunu iyi değerlendirip; Müslüman Türk olan Şah İsmail ile savaşıp onu yendiği için; Müslüman Türk olan Memlük Devletini ortadan kaldırdığı için, evet başarılıdır ve kahramandır.”

Ama Selim aynı zamanda zalimdir. Halk onu kötü olarak görmüş ve öz Türkçesiyle ona Yavuz demiştir. Döneminde Türkmenlerin büyük çoğunluğunun alevi olması ve Kızılbaş denilen Alevilere yapılan katliamlar dolayısıyla halk arasında bu kötü unvan yaygınlaşıp gitmiştir.

En yakın Vezirleri bile Selim’in hışmından kurtulamadıklarından halk arasında bir beddua yaygınlaşmıştır: “Yavuz Selim’e Vezir olasın”

Zamanla Türkiye halkının zorla ve Memlüklü eşari alimlerce Sünnileştirilmesi sonucunda Selim’in kötülüğü unutulmuş; başarıları ve kahramanlığı akılda kalmıştır. Bu yüzden de “Yavuz” kelimesinin anlamı başkalaşmıştır.

Bu iş böyledir. Bilmeyenler okursa öğrenirler.

Ama Global Kapitalist Emperyalizm’in İslam Dünyasını Sünni ve Şii-Alevi savaşına sürüklemek için oyunlar peşinde olduğu bu dönemde, tam da bugünlerde İstanbul’un üçüncü köprüsünün adını Yavuz koymak ta neyin nesi? Diyelim ki Erdoğan, Gül ve onlara akıl verenler bu işi bilmiyorlar. Niyetleri asla kötü değil diyelim… Ama işte anlattık. Nasıl olsa bu yazımı kendileri okumasalar da adamları okuyup değerlendirecekler. O zaman hatadan dönmek erdemini gösteremezler mi?

http://caferider.com.tr/yavuz-bir-celiski_m3241.html