28-09-2019 tarihinde eklendi
Suudi Arabistan Başkonsolosluk binası satılsa da mühürlenebilir
Gazeteci Cemal Kaşıkçı'nın canice katledildiği Suudi Arabistan başkonsolosluğu binasının satılmasını değerlendiren uzmanlar, savcılığın gerekli gördüğü taktirde konsolosluğu mühürleyebileceğini belirtti. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığının iddianameyi hazırladığını ve önümüzdeki günlerde mahkemeye sunacağının altının çizen Marmara Üniversitesi Hukuk Profesörü Selami Kuran, "Başsavcılık iddianame için yeterli delillere ulaştı ancak dava için kullanabileceği yeni deliller olursa binayı mühürleme hakkı var" ifadelerini kullandı.

Gazeteci Cemal Kaşıkçı'nın Suudi Arabistan başkonsolosluğunda öldürülmesinin üzerinden yaklaşık bir yıl geçti. Bu süre zarfında Suudi Arabistan hükümeti, katilleri Türkiye'ye teslim etmek bir yana cinayetin delillerini ört bas etmeye çalıştı.
 
Öte yandan, Suudi Arabistan Dışişleri Bakanlığı'nın cinayetin gerçekleştirildiği konsolosluk binasını iki ay önce sattığı ortaya çıktı. Riyad hükümetinin yeni binayı ABD konsolosluğuna yakın bir bölgede seçmesi de dikkatlerden kaçmadı. Türkiye'ye henüz resmi bir bildiri yapılmasa da, konsolosluğun önümüzdeki günlerde taşınması bekleniyor.
 
Bu gelişmeler ışığında, taşınma sonrası cinayetin işlendiği konsolosluk binasında savcılığın inceleme yapıp yapmayacağı gündeme geldi.
 
Konuyla ilgili yenisafak.com'dan Hasan Hız'a konuşan Marmara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Uluslararası Hukuk Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Selami Kuran, gerekli gördüğü taktirde İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'nın konsolosluk binasında arama yapabileceğinin altını çizerek, "Konsolosluk olay mahalli. Dolayısıyla gerekli deliller için başsavcılık mühürleyebilir. Ancak davanın üzerinden bir yıl geçti ve başsavcılık yeterli kanıtları topladı. Önümüzdeki günlerde iddianame mahkemeye sunulacak." dedi.
 
Konsolosluğun özel statüsünü hatırlatan Prof. Dr. Kuran, "Binanın 3. şahıslara devriyle birlikte, başsavcılığın delillerle ilgili kanaati değişirse bina mühürlenebilir" ifadelerini kullandı.
 
Ne olmuştu ?
 
Suudi gazeteci Kaşıkçı, evlilik işlemleri için 2 Ekim 2018'de gittiği Suudi Arabistan'ın İstanbul Başkonsolosluğunda öldürülmüştü. BM İnsan Hakları Yüksek Komiserliği (OHCHR), tarafından haziran ayında açıklanan 101 sayfalık raporda Suudi Arabistan, Cemal Kaşıkçı'yı kasten ve taammüden öldürmekten sorumlu tutulmuştu. Raporda, aralarında Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed bin Selman'ın da bulunduğu üst düzey yetkililerin soruşturulması için güvenilir kanıtlar olduğuna işaret edilmişti. Raporda ayrıca BM Genel Sekreteri Antonio Guterres, Kaşıkçı'nın öldürülmesine ilişkin tamamlayıcı kriminal soruşturma başlatmaya davet edilmiş, Kaşıkçı'nın öldürülmesine ilişkin yaptırımların Veliaht Prens ve onun yurt dışındaki kişisel mal varlıklarını da kapsaması gerektiği vurgulanmıştı.
 
Prens Selman'dan itiraf geldi: Benim sorumluluğumda
 
Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed Bin Selman'ın, gazeteci Cemal Kaşıkçı'nın İstanbul'daki Suudi Arabistan Başkonsolosluğunda öldürülmesine ilişkin, "Bu olay benim sorumluluğum altında oldu, tüm sorumluluğu üstleniyorum." itirafında bulundu.
 
Arjantin'de iki gün süren G-20 Liderler Zirvesi'nin ardından basın toplantısında konuşan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Suudi gazeteci Kaşıkçı cinayetine ilişkin 'Bizim için bu olay alçakça bir cinayettir ve öyle de kalacaktır. Kaşıkçı'nın 7,5 dakikada boğularak öldürüldüğünün kanıtı var. Sorumlular Türkiye'de yargılanmalıdır' ifadelerini kullandı.
 
Kaynak: Yeni Şafak
http://caferider.com.tr/suudi-arabistan-baskonsolosluk-binasi-satilsa-da-muhurlenebilir_h23662.html