Siyonist Rejim İsrail Amerika'nın tam desteğinden yararlanarak Filistinlilere karşı geçmişte görülmemiş derecede baskı uygulamaktadır. Özellikle de Trump hükumetinin Yüzyılın Anlaşması ile bilinen projesi tamamen Siyonist İsrail çıkarları doğrultusunda hazırlanan bir anlaşmadır.
Bu mesele Filistin ile ilişkilerini geniş bir düzeyde yürüten uluslararası güçlerden sayılan Rusya'nın da tepkisine yol açtı.
Filistin Özerk Teşkilatı Başkanı Mahmud Abbas ise 18 Mayıs Cumartesi günü Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'den Moskova'nın Filistin'in Ramallah'taki Uluslararası Meşruiyetini desteklediğine dair bir mektup aldı.
Rusya'nın Ramallah'taki Filistin büyükelçisi Haydar Aganin bu mektubu Mahmut Abbas'a teslim etti. Putin Filistin Özerk Teşkilatı başkanına yazdığı mektupta şu ifadeye yer verdi: "Rusya, uluslararası kurallar ve ilkelerin ayaklar altına alınması hususunda endişe duymaktadır".
Rusya Devlet Başkanı Putin işgal altındaki Kudüs gelişmeleri ve Yüzyılın Anlaşmasına değinerek şöyle bir vurguda bulunmuştur: "Rusya Filistin'in uluslararası meşruiyetini desteklemektedir".
Putin'in değinmek istediği nokta Trump hükumetinin ciddi derecede hayata geçirmek istediği Yüzyılın Anlaşması projesidir. Sözkonusu Amerikan projesine göre Siyonist İsrail, Filistin Kurtuluş Örgütü'nün eski taahhütlerinden ve BMGK'nin kararnamelerinden daha fazla tavizler verilmesi isteğinde bulunarak kimi Filistin topraklarının da Siyonist İsrail'e verilmesini isteyip Filistinlilerin Kudüs'ü başkent olmasından vaz geçmeleri halinde Filistin Bağımsız Hükumetinin kurulmasına onay verecektir.
Burada önemli olan nokta ise, Batı Şeria'daki tüm Siyonist yerleşim yerlerinin Siyonist İsrail'e verilmesi, böylece Filistin ülkesinin daha önce planlanmış ve anlaşması yapılmıştan çok daha az bir alanda kurulmasıdır. Bunun yanı sıra bu anlaşmaya göre Filistin, ordu sahibi bile olamayacaktır.
Bu projeye göre Filistinliler BM Güvenlik Konseyinin 194 sayılı kararı ile tanınan ana topraklarına dönme hakkından bile vaz geçmeleri gerekiyor.
Trump, damadı Jared Kushner'i bu anlaşmanın arabulucusu olarak tayin etmiştir. Moskova açısından ise Yüzyılın Anlaşması BMT ve uluslararası kurallara tamamen aykırıdır.
Şimdiye dek Siyonist İsrail Rejimi ile pek çok alanda uzlaşan Filistin Özerk Teşkilatı bile bu projeyi kabul etmemiştir. Mahmud Abbas birkaç ay önce Fetih Hareketinin Ramallah'taki kuruluşunun 54'üncü yıldönümünde yaptığı konuşmada şöyle bir ifadede bulundu: "Amerika Başkanına Kudüs'ü İsrail'e satmasına hayatta müsaade etmeyeceğiz".
Trump son üç yılda Siyonist İsrail elebaşı Benyamin Netanyahu gibi Siyonist üst düzey makamlarının hayal bile edemediği derecede hizmetler vermiştir.
Trump hükumeti Siyonist İsrail Rejimi'ne para ve silah destekleri çerçevesinde yıllık olarak 3 milyar 800 milyon dolar bütçe ayırmaktadır. Bir başka taraftan da, Amerika Başkanı 25 Mart 2019'da Siyonist İsrail'in Suriye'nin işgal altındaki Golan bölgesindeki hakimiyetini de tanımıştır.
Bundan bir sene önce ise Trump hükumeti kışkırtıcı ve uluslararası kurallar ve anlaşmalara aykırı bir şekilde Amerika büyükelçiliğini Telaviv'den Kudüs'e taşıyarak Kudüs'ü Siyonist Rejim başkenti olarak tanımıştı.
Amerika'nın Siyonist İsrail'e verdiği desteklerden biri de Trump hükumetinin Birleşmiş Milletler Yakındoğu Filistin Mültecilerine Yardım Ajansı-UNRWA'ya insani yardımları kesmesi, Filistin Büyükelçisinin Washington'dan kovulması ve onun banka hesabının kapatılması idi.
Şimdi ise Trump Siyonist yerleşim yerlerinin İsrail rejimine eklenmesini tanıyarak Yüzyılın Anlaşması'nın bir sonraki etabını hayata geçirmekle Siyonist Rejime yaptığı hizmetlere bir diğerini de eklemek istiyor.
Buna rağmen Filistin'de, bölgede ve dünyada Trump'ın Yüzyılın Anlaşması gibi projelerine olan karşı tutum bu projelerin uygulanmasının sorgulanmasına neden olmuştur.
|
