03-09-2018 tarihinde eklendi
Tahran Üçlü Zirvesinde, "İdlip'in Kaderi" Belirlenecek
Siyonist kaynaklar, Ruslar için öncelik arz eden şeyin Suriye'de konumlarının güçlenmesi ve İran ile sağlam ve stratejik ilişkilerinin korunması olduğunu, bu nedenle Moskova'nın zorla İran güçlerini Suriye'den çıkaramadığını bildiriyorlar.

Ray el Yevm'in haberine göre, dün sabah saatlerinde Suriye'nin başkenti Şam'ın yakınındaki el Mazza Havaalanındaki patlama olayının mühimmat deposundaki elektrik kontağından kaynaklandığı bu ülkedeki resmi kaynaklar tarafından ilan edildi. Ancak bazı kaynaklar, bu patlamanın İsrail'in saldırısından kaynaklandığını ilan etti; Tel-Aviv şu ana kadar resmen veya medya üzerinden bu haberi ne doğrulamış ne de yalanlamıştır. Patlamanın İsrail kaynaklı olduğu iddiası doğru olursa, bu şu demektir ki, İsrail rejimi bu girişimiyle Rusya, Türkiye ve İran'a, İran güçlerinin Suriye'den çıkarmak için baskı yapmak istiyor, ancak Suriye'de şimdiki durumda bu imkansızdır.
 
Buna ilaveten, İsrail için Suriye'de tüm planları ve girdikleri bahisleri sonuç vermediği belirlenmiştir çünkü Şam topraklarında "bir şey"e ulaşmak için tehdit, korkutma, hava saldırıları ve diplomatik adımlar önemli ölçüde yenilgiyle sonuçlanmıştır. Ortadoğu uzmanı Semdar Beyri'nin üst düzey yetkililer olarak nitelediği siyasiler ve güvenlik kaynaklardan naklen bildirdiğine göre, İsrail Şam topraklarındaki son gelişmeleri yakından takip ediyor. Ayrıca bu rejim yetkilileri, önümüzdeki hafta Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve İran Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani'nin katılımıyla Tahran'da düzenlenecek Üçlü Liderler Zirvesi'ne özel ilgili ve özen gösteriyorlar. Bu zirveyi önemli kılan husus da, üçlü karar uyarınca bu görüşmeden sonra hiçbir konferans daha düzenlenmeyecek. Öte yandan, Tel-Aviv, İdlip'in kaderinin Tahran Zirvesi'nde belirleneceğine inanıyor.
 
Aynı kaynaklardan naklen Beyri, işgal rejiminin erkanının son 3 yılda Moskova'da 7 kez bir araya gelen Vladimir Putin ile Başbakan Benyamin Netanyahu'nun ilişkilerinin çok sağlam olduğu için Rusya'ya bel bağlamışlar.
 
İsrailli uzman, buna rağmen Tel-Aviv'in talebi üzerine Rusya, İran güçlerini Suriye'den çıkaracağı taahhüdünde bulunmamıştır. 
 
Moskova'nın İran'ı işgal toprakları sınırlarından 100 kilometre kadar uzaklaştıracağı sözü verdiği yönünde basında çıkan haberler, Rus tarafınca doğrulanmadı. Ayrıca İran güçlerinin sınırdan 100 kilometre geri çekilmesinin asla İran'ın uzun menzilli ve yüksek hassasiyetle hedefe isabet eden füzelerinin İsrail derinliğindeki hedefleri vurmasına engel olamaz.
 
Aynı uzmanın yazısına göre, İsrail'e karşı husumeti olan ve defalarca Netanyahu'ya yüklenen Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a güvenilemez, bu nedenle İsrail'in tek girizgahı, ABD'nin müdahalesinin azalması eşliğinde Ruslardır. Ancak sözkonusu kaynakların ifadelerine göre, birinci olarak Ruslar Suriye'den her şeyden önce kendi konumlarını güçlendirmek derdindeler. İkinci olarak da, Ruslar, İran ile sağlam ve stratejik ilişkilerini korumaya vurgu yapıyorlar. Böylece ABD Başkanı Donald Trump'ın Türkiye'ye karşı başlattığı korkunç ekonomik savaş etkisi altında, Moskova, Tahran ve Ankara'nın ortaklığıyla yeni bir cephe kurmaya çalışıyor.
 
Tel-Aviv'deki siyasiler ve güvenlik kaynakları, Rusya'nın geçtiğimiz haftanın sonlarına doğru Suriye açıklarına denizaltıları ve savaş gemileri göndermesinin Suriye'de büyük gelişmenin habercisi olduğunu çünkü Ruslar'ın ABD, İngiltere ve Fransa'dan oluşan Batılı Troyka'nın İdlip'te teröristlere karşı kimyasal silah kullanması halinde Suriye'yi bombalamakla tehdit etmesinin ardından bu girişimde bulunduğunu söylüyorlar.
http://caferider.com.tr/tahran-uclu-zirvesinde--idlip-in-kaderi--belirlenecek_h21940.html