Yeniçağ gazeteci yazarı Ahmet Takan, bugünkü yazısında Suriye Devlet Başkanı Beşşar Esad ve Cumhurbaşkanı Erdoğan'la ilgili çok çarpıcı bir iddiada bulundu. Takan, Genelkurmay Eski İstihbarat Başkanı emekli Korgeneral İsmail Hakkı Pekin'e dayandırdığı bilgiye göre Esad'ın "Suriye'nin menfaatine olacaksa eğer Erdoğan'ı kucaklarım" dediğini söyledi.
Gazeteci-Yazar Ahmet Takan, Yeniçağ'daki bugünkü köşesinde Suriye'deki gelişmelerle ilgili çarpıcı bir bilgiye yer verdi. Genelkurmay Eski İstihbarat Başkanı emekli Korgeneral İsmail Hakkı Pekin'den önemli bilgiler aldığını aktaran Takan, yazısında Suriye Devlet Başkanı Beşşar Esad'ın 2 hafta önce yakın ekibiyle beraber basın mensupları ve devlet medyasıyla toplantıda bir araya geldiğini belirtti.
TÜRKİYE İLE İSRAİL'İ AYNI KEFEYE KOYMAYIN
Toplantının ardından Esad, hükümete yakın medyaya, "Siz yanlış haberler yapıyorsunuz, yönlendiriyorsunuz özellikle düşman olarak Türkiye ile İsrail'i aynı kefeye koyuyorsunuz. Türkiye ile İsrail aynı kefeye konulacak ülkeler değil. 'Eğer, Suriye'nin menfaatine olacaksa Erdoğan'ı kucaklarım" şeklinde konuştuğu ileri sürüld.
İşte Ahmet Takan'ın (30 Mart 2018) "Esad, "Erdoğan'ı kucaklarım" başlıklı köşe yazısının ilgili kısm:
"Suriye'deki gelişmeleri yakından izleyen Genelkurmay eski istihbarat başkanı emekli Korgeneral İsmail Hakkı Pekin ile konuşurken de çok önemli haberlere ulaştım. Pekin, "Esad, 2 hafta önce kendi adamlarını toparlıyor. Soru soruyorlar; 'Türkiye ile bir araya gelir misiniz tekrar görüşmek için' diyorlar. 'Suriye'nin menfaatine olacaksa Erdoğan'ı kucaklarım' diyor." İsmail Hakkı Pekin'e "biz bunu Türkiye'de hiç duymadık" diyince açıklamalarına şöyle devam ett;
ESAD: TÜRKİYE İLE İSRAİL AYNI KEFEYE KONULACAK ÜLKELER DEĞİL
"Yani şöyle; bütün basın mensuplarını toplamış, yabancı basın mensupları dahil yarım saatlik bir konuşma yapmış. Ondan sonra çıkıyor herkes dışarıya sadece hükümete bağlı basın kalıyor. Onlara diyor ki, 'siz yanlış haberler yapıyorsunuz, yönlendiriyorsunuz özellikle düşman olarak Türkiye ile İsrail'i aynı kefeye koyuyorsunuz. Türkiye ile İsrail aynı kefeye konulacak ülkeler değil. Dost olarak İran ile Rusya'yı aynı kefeye koyuyorsunuz. İran bize verdiği hiçbir şeyin parasını almıyor. Rusya, verdiği her şeyin parasını alıyor. Buna benzer konuşmalar yapıyor. Bu arada birisi bir soru soruyor, o toplantıya giren birisi ile görüştüm. 'Türkiye ile iş birliğine ne diyorsunuz' diyor. 'Eğer, Türkiye ile iş birliği olacaksa Erdoğan'ı kucaklarım' diyor. Böyle bir istekleri var. Aslında Afrin Harekâtı başladığında onlar, Afrin Harekâtı'nın Türkiye ile Suriye arasındaki fiili resmi görüşmeleri başlatacaklarını değerlendiriyorlardı. Öyle bir hava vardı hem Baas Partisi'nde hem de bir takım gruplarda."
"Esad'ın genel tavrı Baas'ın genel tavrı bu şekilde" diye konuştuktan sonra İsmail Hakkı Pekin, değerlendirmesine şunları ekledi;
"Afrin'de çok büyük tepki göstermediler. Belki başka işleri vardı. Şöyle; Doğu Guta'yı temizlemeleri gerekiyordu. Temizlediler. Şimdi aşağıda Duma diye bir yer var. Doğu Guta'daki adamlar tamamen Suudi Arabistan tarafından desteklenen gruplardı. Şimdi Duma'da da böyle bir grup var, onları da oradan atmak için bir operasyon yapacaklardı. Ama Rusya operasyonu durdurmalarını, yapmamalarını bu işi diplomasi ile halletmelerini istemiş. Şöyle bir şeyler söylüyorlar; o bölgelere, tünellere çok büyük patlayıcılar konulmuş eğer böyle bir şey olursa orası Şam'a çok yakın bir yer. Şam'a çok yakın olduğu için de Şam çok büyük zarar görür diye bir gerekçeleri var ama asıl gerekçeleri dünya kamuoyunun işte Doğu Guta'da katliam yapıyorsunuz burada katliam yapıyorsunuz söylemini durdurmak olarak değerlendiriyorum.
"Ülkeler arası baş döndüren süratle gerçekleştirilen manevralarda bir gerçek çok açık ortada duruyor; Türkiye, Fırat'ın doğusunda oyuna gelmemesi gerek. Dayanışma içinde göründüğümüz ülkelerle bile arazide çekişme içindeyiz. Fırat'ın doğusu ile alakalı olarak saray danışmanları ile devlet koridorları farklı görüşlere sahip. MGK bildirisi kağıt üzerinde kalmaz ise saray danışmanları auta çıkacak!..
Bu arada, geçtiğimiz yıl sonunda Suriye'ye planlanan heyetler ziyareti R. Erdoğan'ın bazı çıkışları ve Suriye'deki kabine değişiklikleri yüzünden gerçekleşememişti. Nisan ayında bu ziyaretlerin olabileceği yönünde Ankara'da beklenti var."
|
|