Bu gazete, Arabistan’ın “kararlılık fırtınası” adı altında başlattığı operasyonlara değinerek şunları yazdı: “Yenilerde twitter’da “kararlılık fırtınası Farsların rüyasını yok etti” heşteki yayınlanmaya başladı. Bunun amacı, kararlılık fırtınası operasyonlarını ve Suudi ordusunu başarılı ve İran’ı zayıf ve pasif olarak göstermeye çalışmaktır. Bu heştek özetle sanal bir kutlamadır. Kararlılık fırtınası operasyonlarını başlatanlar bu heştek ile kimsenin sonunu göremediği savaşın terazisini kendi lehlerine ağırlaştırmak istemektedir.
Çok ilginçtir ki, bu heştekin amacı kararlılık fırtınasına ve operasyonun komutanlarına sınırsız övgüler yağdırmak olmasına rağmen, bu haçteki başlatanlar, Yemen halkını Suudi Kralına minnettar olarak göstermeye çalışmışlardır. Ama bu heştek kararlılık fırtınası operasyonlarına yapılan iğneleyici eleştirilerden de yoksun değildir. Mesela Muhammed Eş-Şehri bu heşteke şunları yazmıştır: “Bu kararlılık fırtınası Arabistan ekonomisin belasıdır ve ekonominin gerilemesine neden olmuştur.”
Suudi bir genç te Yemenli şehit bir çocuğun ve Suudilerin bombardımanı nedeniyle açlık acısı çeken Yemenli çocukların resimlerini ve mutlu Yemen’i cehenneme çeviren resimler yayınlamıştır.
Gözlemciler, üçüncü yılına girmek üzere olan Yemen savaşı arifesinde, kararlılık fırtınası için hiçbir amaç belirtilmeden yapılan bu sanal kutlamanın, Arabistan halkı nezdindeki mevcut gerçekleri ve onların Yemenli kardeşlerinin öldürülmesi karşısındaki görüşlerini göstermediğini düşünüyorlar.
Gözlemcilerin ifadesine göre Suudi hükümeti bu konuyu çok iyi anlıyor ama kararlılık fırtınası operasyonlarının başarısızlıklarını sanal kutlamalarla örtbas etmeye çalışıyor. Çünkü şimdi, Ensarullah Hareketi ve Ali Abdullah Salih Sana’da kontrolü elinde bulunduruyor ve onların füzeleri Arabistan’ın başkenti Riyad’a kadar ulaşıyor ve gelecekte Arabistan’ı bekleyenler ise, bunların daha da ötesindedir. Şimdi gözlemciler şu soruyu soruyor, “bu nasıl gerçek bir başarı ki, twiter’daki sanal ortamdan öteye geçemiyor.”
Uzmanların da ifade ettiği gibi, Arabistan Yemen’de gerçek anlamda bir bataklığa saplanmıştır ve Arabistan halkı özellikle Sudi yetkililerin yabancı bölgelere askeri müdahalede bulunmak adına para ihtiyacını karşılamak için ülkede kemer sıkma politikası uyguladığı ve bu parayı halkın cebinden ve Arabistan’ın petrol gelirlerinden karşıladığı bir durumda, bu ülkenin kardeş ve bir Arap ülkesi olan Yemen’e askeri müdahalede bulunması nedeniyle üzüntü duymaktadır. Arabistan’ın bu politikası, Suudilerin petrol gelirlerinin özetlendiği Aramco şirketinin %5’inin ihalelerle satılmasına neden olmuştur.
Arabistan’ın iç işleri konuları uzmanlarının ifadesine göre, Suudi yetkililer basın ve bu tip sosyal ağları kullanarak durumun kontrol altında olduğuna ve herkesin “kararlılık fırtınası” ya da “umuda dönüş” operasyonlarını hiçbir yorgunluk ya da üzüntü duymadan onayladığına dair genel bir atmosfer oluşturmaya çalışıyor.
Hal böyle iken, Uluslararası Af Örgütünün raporları Arabistan liderliğindeki koalisyonun Yemen’in istifa eden Cumhurbaşkanı Abd Rabbuh Mansur Hadi’yi desteklemek için Yemen’in okullarını, hastanelerini ve alt yapı tesislerini bombaladığını ve bu saldırılarda sivillerin öldüğünü ve yaralandığını gösteriyor.
İnsan Hakları İzleme Örgütünün raporlarında da Suudilerin liderliğindeki koalisyonun Yemen’e karşı uluslararası düzeyde yasaklanan misket bombaları kullandığı hatırlatılıyor.
Bu kuruluşun raporlarında şu ifadeler yer alıyor: “Suudilerin liderliğindeki koalisyonun, Yemen’in sınırlı üretimine bilinçli olarak zarar verdiğine dair endişeler bulunmaktadır.”
Bu kuruluşun araştırmaları, Suudilerin 14 ekonomi merkezine 15 hava saldırısı düzenlediğini, birçok fabrikada üretimin durduğunu ve yüzlerce işçinin günlük kazanç sağladıkları kaynağı kaybettiğini gösteriyor.”